gone with the sin

3 - önümde diz çök.

Kyungsoo kendini bildi bileli hayatını düzene sokmakla uğraşıyordu. Lisede öğretmenlerin standartlarına uygun bir öğrenci olmuş, herkesin takdirini kazanmıştı. Alfalar kendilerine ait özel okullarda okurken, o oldukça rahattı. Okuduğu okulda, diğer omegalar ve betalar ile sıkı arkadaşlıklar kurabilmiş, birbirlerini üstün görmemişlerdi. Kyungsoo yaşadıkları hayatta ilk defa, alfalar için yapılan ayrıcalığı olumlu karşılamıştı.

Tanrı şahit, şimdi önünde dünyaya hüküm sürüyormuş gibi yürüyen Alfa kardeşleri görmek, onda katil olma isteğini körüklüyordu. Eğer eğitim hayatı boyunca onlarla aynı ortamı solusaydı, kuşkusuz tuvalet kabinlerinde bir omega tarafından katledilen alfaların leşleri bulunurdu.

"Adam Viagra haplarını etrafa saçıyormuş gibi yürüyor." Baekhyun birden arkasında belirip kulağına doğru fısıldadığında, alev saçan gözlerini toplantı odasına giren alfalardan çekti.

"Daha çok burnuma kanalizasyon kokuları geliyor." diyerek gözlerini devirdi.

"Hadi oradan." dedi Baekhyun. Küçük bir küfür ağzından çıkmıştı bile. "Asansöre onlardan sonra bindim ve inanır mısın, bilmem ama kabine sinen adamın kokusuyla kurt formuna dönüşüp kendimi öldüresim geldi." Duraksadı. "Fazlasıyla... Erotik bir kokusu var."

"Erotik koku?" Kyungsoo anlamayarak gözlerini kıstı.

"Zevkten kıvrandıracak cinsten."

"Spastiksin, Byun Baekhyun."

Baekhyun gülümsedi. "Hayır, fazlasıyla arsızım..." Gözlerini alayla parıldattı. "Tıpkı senin gibi, küçük kurdum."

"Kaltak."

"Tanıştığıma memnun oldum, ben güzeller güzeli Byun Baekhyun."

Kyungsoo arkaşına vebalıymış gibi baktıktan sonra derin bir nefes aldı. Aynı evde yaşadığı kişiler, kesinlikle ölümü hakediyordu.

"Burada ne işin var?" diye sordu. Elinde toplantıya götürelecek dosyaların listesini tutuyordu. "Omegalar, en alt katta unuttun mu?"

Baekhyun elini kalbinin üstüne koyup, kırılmış bir surat ifadesi takındı. "Bir omegadan bu sözleri duymak... Kabasın."

"Hiçte bile..." dedi Kyungsoo ve istenilen dosyaları bir ara toplayıp göğsüne bastırdı. "...eğer benimle birlikte takılıp, okulun verdiği belgelerde kendini 'Beta' olarak olarak işaretleseydin, sende burada o kıçımın kenarı şerefsizlerle aynı katı paylaşabilirdin."

"Ne var biliyor musun?" Dosyaları zorlukla taşımaya çalışan arkadaşına gözdağı verirmiş gibi üstüne doğru yürüdü. "Senin aksine, ben omega olmaktan gurur duyuyorum ve sen şeytanın tekisin dostum."

Kyungsoo onun bu sözlerine alışkın olduğu için kahkaha atmakla yetindi fakat kahkahasını hemen sonlandırıp suratına yaydığı korkutucu aurayla Baekhyun'a yaklaştı.

"Önümde diz çök."

"Tanrım, alfa sesini kullanma." Baekhyun dizleri üstüne çöküp, ellerini Kyungsoo'nun cilalı ayakkabılarına yasladı.

İki arkadaş kendi aralarında yaptıkları alfa-omega ilişkisinin sahnesinin, bir başkası tarafından izlendiğini çok sonradan farketmişlerdi.

"Siz ikiniz ne yapıyorsunuz?" Boğuk ses, ikilinin oynadıkları oyununun sonunu getirmekle beraber suratlarındaki gülümsemeleri yok etmişti.

"Bay Kim." Baekhyun anında toparlanıp ayağa kalktı ve üç kere saygıyla eğildikten sonra, hareketsizce Kim Kazuya'nın suratına bakan arkadaşını doğrulmadan önce kendine gelmesi için bacağını cimcikledi.