2. Bölümü yazdık.iyi okumalar ve arkadaşlar siz karakterlerden en çok hangisini kendinize yakın buldunuz? Cevaplarınız bekliyorum İYİ OKUMALAR SEVİLİYORSUNUZ😘😘
ADA KARAHAN'IN ANLATIMIYLA
Kızlar gittikten sonra kafeye geçtim. Etrafı toparladıktan sonra yavaş yavaş müşteriler gelmeye başladı.
İlerleyen saatlerde kafede kimse yokken kafeye 3 tane 20-22 yaşlarında genç girdi. Aralarında gülüşürlerken masanın birine oturdular.
Yanlarına giderek "Hoş geldiniz ne alırdınız?" diye sordum gülümseyip. Onlar gözleriyle beni süzerken huzursuzca yerimde kıpırdandım.
" Seni alabiliyor muyuz güzelim?" diye sordu kumral olan çocuk. Birden yüzündeki gülümseme soldu.Ne saçmalıyordu bu?!?!Elimle kapıyı göstererek
"Lütfen zorluk çıkarmadan gider misiniz?" diye sinirle soludum.
Sarışın olan çocuk alınmış bir edayla "Ama neden kovuyorsun ki bizi. Çok bişey mi istedik?" diye küstakça sorunca üçü birden kahkaha attı. Artık iyice sinirlenmeye başlamıştım. Tam konuşacakken hiç konuşmayan cılız çocuk kalktı ve kafenin kapısını kilitledi.
YOK ARTIK!! Bu...bu züppe ne yaptığını sanıyor?!
Ben bu yaptığına şok olurken yine kumral olan bana yaklaşmaya başlamıştı. İşte şimdi çok feci derecede korkmuştum.O bana yaklaşırken ben de geri geri gidiyordum. Ama Sırtım kafenin duvarına değdiğinde mecburen durdum.
"Ne kadar korkak bir kız ya, ürkek ceylan gibi." diye iğrenç bir şekilde kahkaha attı. Anlaşılan ben kendim burdan çıkamayacağım. Bağırsam falan birileri duyar mı ki?
"Bakın benden ne istiyorsunuz? Nolur beni bırakıp gidin buradan" diye ağlamaklı bir ifadeyle konuştum.
"Hıı-ı gitmeyeceğiz" dedi sesini çocuk sesi gibi çıkarmaya çalışarak. Tam biraz daha yaklaşacakları sırada çığlık attım ve çığlık atmamın ardından kafenin büyük cam penceresi kırıldı ve içeri esmer oldukça uzun boylu ve iri 26-27 yaşlarında birisi girdi . Anlaşılan olanları görmüş ve benim çığlık atmamla da içeri dalmıştı.
"Noluyo lan!" Ah! Hadi ama! Noluyo mu yani verdiğin tepki bu mu? Gözlerimi devirecekken son anda bundan vazgeçtim.
"Sen kimsin" dedi sarışın olan çocuk dayılanarak. O ise "Asıl siz kimsiniz lan!" diye adeta kükreyerek sarışın çocuğa kafalık attı. Ben yaptığıyla ve çıkan sesten dolayı çığlık atarken o diğerine geçiş yapmıştı bile.
Ve üstelik Kafemin biricik pastel tonlarındaki sandalyelerini almış onlara fırlatıyordu. İster istemez bu yaptığına sinirlenmiştim. Ben onları ne kadar heves ederek almıştım ama şu an kullanılacak halde bile değildi.Bildiğiniz kafemi yağmalıyordu!!
Yanına gidip omzundan dürterek "Yeter artık! Naptığını sanıyorsun sen?" diye bağırdım. Eğer devam ederse kafem belki kapanabilirdi de. Daha da kötüsü polislerle uğraşmak zorunda kalabilirdim.
O ise benim yaptığım davranışa şaşırarak "Ne diyorsun kızım sen? Teşekkür edeceğine bağırıyor musun? " diye suratıma bağırdı.ister istemez gözümü kapatttım.O sırada o serseriler kalkmış koşarak gidiyorlardı.
Onları umursamadan "Kafemi ne hale getirdin? Ben kendim de halledebilirdim" dedim kendi gibi bağırarak. KÜLLİYEN YALAN! Ama bunu onun bilmesine gerek yok demi ama?
Sinirle güldü ve iyice yaklaşarak "Sen nasıl birisin lan! Ben senin hayatını kurtarıyorum, senin düşündüğün şeye bak!" dedi ve cüzdanından çıkardığı tam 500 lirayı masaya koydu. "Al bunu bu kafene yeter de artar bile " diyerek benim konuşmama fırsat vermeden çekip gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Girift #wattys2019( ASKIDA)
Chick-LitKafamın içinde binlerce düşünce ordan oraya savruluyordu. O kimdi? Kim olacak polis işte diye düşündüm ama sebebini anlamadığım bir şekilde beni huzursuz eden bir şey vardı. Bir şey..... adını koyamadığım. Tam da mutlu olacağım artık ben de dediğim...