MUTİMEDYA'DA UFUK VAR
“Ufuk, oğlum senin ne işin var burada?”
“ Adnan amca” dedi ufuk. Çok şaşkın bir şekilde babama bakıyordu. Ama ben onlardan daha çok şaşkındım. Bunlar birbirlerini nerden tanıyorlardı? Babam gibi biriyle ne işi olur ki? Ahh unutmamak gerekiyor. Ufuk’un babamdan altta kalır yanı yok. Babam şerefsiz biridir. Ama Ufuk’un şerefsiz biri olduğunu sanmıyorum. Bir dakika yaa ben ne zaman Ufuk’a güvenir oldum ki? Ben-büyük, acımasız, şerefsiz, zengin, olan Adnan Polat’ın tek varisi- Ela Polat birine güvenecek haaa?? Hele de bir erkeğe. Daha neler? Ben Koray’dan başkasına güvenmem. Ama Ufuk da farklı bir şey var. Ama ne olduğu hakkında bir fikrim yok. Ufff o da hayatıma giren her erkek gibidir. Farklı olduğunu düşünmeyeceğim bir daha. Babamın sesiyle birden irkildim.
“ Ela, ne dikiliyorsun kapıda? Gel içeri.” Dedi gülümseyerek. Ne zamandır kapıda duruyordum ben yaaa? Salak gibi Ufuk’u görünce dondum kaldım. Bu çocuk ben de yan etki yapıyor. Her neyse az görüşsem iyi olacak. Bu düşüncelerden arınmak için derin bir nefes aldım ve kafamı kaldırdım. İki çift gözle denk geldim. Koray karşımda durmuş anlamayan bakışlarla bana bakıyordu. Koray o kadar derin ve yoğun bakıyor ki bir an rahatsız oldum. Neye yaptım diye düşünüyorum ama onu kızdıracak bir şey yapmadım ki. Ama Koray bana kızgın bakmıyor ki. Sanki bir şey soracak gibi ağzını açıp kapatıyor. Allah Allah Koray ve ikilemde kalmak haaa. Konu her neyse çok ciddi olmalı. Çünkü Koray hiçbir zaman ikilemde kalmayan biridir. Aklına ne geldiyse hemen söyleyen biridir. Ama patavatsız değildir. Ondan gözleri mi ayırdım ve Ufuk’un yanına doğru ilerledim. Gittim onların karşısına oturdum. Babam çok heyecanlı bir şekilde Ufuk’a bakıyordu.
“ Ufuk, baban nerde? En son Amerika da görüşmüştük.” Dedi. Ohaa babasını mı tanıyor?
“ şuan iş gezisin de. Yarın gelecek.” Dedi. Bunlar nerden tanışıyorlar ki? Ben soracaktım ama Koray benden önce davrandı.
“ ufuk, siz nerden tanışıyorsunuz?” dedi Koray. Ufuk da ona döndü ve piç bir gülüş takınarak konuşmaya başladı.
“ babamla eski ortaklardı. 2 sene önceye kadar Amerika’ daydım. “ dedi. ben ağzım açık onları dinliyordum. Ne yani babalarımız ortak ve benim yeni haberim oluyor. Doğru yaa babamla görüşmeyeli 2 yıl oldu. Sonra babam bana döndü.
“ kızım sen pizza siparişini iptal et. Şöyle güzel bir yemek yap. Bugün misafirimiz var.” Dedi Ufuk’u göstererek. Yok artık bir de yemek mi yapacağım. Ahh baba bunu ağır ödeyeceksin.
“ baba, bence sipariş versek çok daha iyi.” Dedim. Sesim yüksek çıkmıştı. Ben yemek yapmayı biliyorum ama değer verdiğim insanlara yaparım. Ufuk’ a değer vermiyorum ki.
“ Ela, mükemmel yemek yaptığını ikimizde biliyoruz. Hadi ben çok acıktım ve kızımın elinden yemek yemek istiyorum.” Dedi. ahh zıggım ye aptal adam. Koray’ a döndüm yardım et der gibi baktım. Ama beyefendi omuz silkti ve gözlerini devirdi.
“ baba Koray da bana yardım etsin o zaman. “ dedim. Babam kahkayı bastı. yine neye gülüyor ki.
“ yok sağol Elacım ben iyiyim böyle. Hem Adnan amcamı özledim ben” dedi Koray, sinsice gülerek. Hıı hıı Koray sen gül bakalım. Ben seni ağlatmasını da bilirim. Adnan amcasını özleşmişmiş. Hadi yaaa.
“ ahh çocuklar hiç değişmeyeceksiniz değil mi?” dedi babam. Heee hiç değişmeyeceğiz. Sana ne be adam. Offf sakin olmalıyım. O sırada gözüme ufuk takıldı. Gözlerini bana dikmiş bakıyordu. Bende ona sinirle baktım. Ve sonra önünden geçerek mutfağa doğru yürüdüm. Buz dolabından tavuk çıkarttım. Suyun altına koydum. Buzunun çözülmesini bekledim. Birkaç dakika bekledikten sonra, bıçağı çekmeceden çıkarttım ve tavuğu kesmeye başladım. İçerideki olanları düşünmeye başladım. Ufuk babamı tanıyor. Babaları ortakmış. Neden peki ortaklıkları 2 yıl sürmüş. 2 yıl önce babam başka biriyle ortaktı. Ama işleri çok parlak gitmediği için Amerika’ya gitti. Ben bunları düşünürken boynumda hissettiğim sıcak nefesle arkamı döndüm. Ve biriyle burun buruna geldim. Nefeslerimiz birbirine giriyordu. Kafamı biraz kaldırdım ve o mükemmel gözlerle karşılaştım. Kirpikleri gerçekten çok güzel, kıvrımlı bir şekildeydi. Ahh ben ne düşünüyorum. Hemen biraz geri adım attım. O da bir adım geldi. Ben bir adım atacaktım ki o biraz daha yaklaştı. Şimdi konuşsam dudaklarımız değecekti. Ama ne işi var ki mutfakta? Ve en önemlisi de dibimde ne işi var? Gözlerini bana dikmiş, kirpiklerini bile kırmadan bana bakmaya devam etti. Ben de donmuş gibi kıpırdamadan duruyordum. Ve gözlerine bakıyordum. Gözleri dudaklarıma bakmaya başladı. Midemde harekelenmeler başladı. Ne yapıyor bu çocuk bana? Ahhh kendini ne sanıyor ki? Hemen onu itmeliyim. Ben Kaan’dan sonra hiçbir erkekten etkilenmedim ki. Şimdi mi etkileneceğim. Hormonlarımdan dolayıdır. Ufuk kafasını biraz eğdi ve dudaklarını dudaklarıma yakınlaştırdı. Ben de tam o sırada konuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişin kırıntıları
Chick-LitGEÇMİŞİ YÜZÜNDEN AŞKA İNANMAYAN VE KİMSEYE GÜVENMEYEN BİR KIZ, GEÇMİŞİ YÜZÜNDEN AŞKTAN KORKAN VE KİMSEYE GÜVENMEYEN BİR ERKEK, GEÇMİŞLERİ BİRBİRİNE BU KADAR BENZERKEN ESKİSİ GİBİ AŞKA İNANACAKLAR MI YOKSA KADER ONLARA YENİ BİR OYUN MU OYNAYACAK?????