11. Bölüm (FREEZE)

9 3 0
                                    

Yalnız kalmayı pek sevmezdim çocukluğumdan beri annem nöbetçi iken hep yanımda arkadaşlarım kalırdı.
Eskiden.

Şimdi ise yalnızdım yapayalnız.Can sıkıntısından ne yapacağımı bilemezken biraz salonda dolandıktan sonra film izlemeye karar verip mutfağa gittim ve kendime Mısır patlattım kocaman bir kaseye koyduğum mısırları kucağıma alıp salona gittim DVD 'lere bakıp güzel bir film aradım biraz filmleri kurcaladıktan sonra elime aldığım filme baktım ve gözlerimden bir damla akmasına izin verdim. Çünkü bu filmi eski sevgilim bana almıştı onunla beraber izlemenizi istedi ama ben korkutuğum için bir kaç sahneyi tek izleyip geri kalan sahnelerde başımı yastığa görmüştüm. Ama şimdi izleyecektim korkmadan. Filmi elime alıp güzelce inceledim.

FREEZE (DONMAK)

Aslında film çok korkunçtu ve ben korkunç filmleri severdim eskiden ama eski sevgilim konusunu anlatınca izleyesim gelmedi çünkü kızın sevgilisi kurtlar tarafında yiyiliyordu ve kız bunu görüyordu çok acı bir ayrılıktı.

Tıpkı bizimki gibi.

Filmi televizyona taktım ve başlattım filmin sonlarına doğru artık gözyaşlarım akarken kızın kurtulmasına sevindiğim sırada yukardan bir ses geldi ve bu ses benim odamdan geldi olduğum yere resmen çivilenmiş gibiydim hareket edemiyor nefes dahi alamıyorum.
Bütün gücümü toplayarak mutfağa gidip en büyük ve keskin bıçağı aldım ev artık çok sessiz olunca bu sessizlikten daha çok korkmaya başladım ama korkunun ecele faydası yok sürekli duyduğum bu seslerin gerçek mi yoksa hayal ürünü mü olduğuna bakmadan içim rahat etmeyecekti.

Küçük ve temkinli adımlarla yukarı kata çıkıyorken duyduğum sesle olduğum yerde kaldım.
Buda neydi böyle. Bir süre sonra ses kesilince sessiz ve kararlı adımlarla odamın kapısının önüne gelip yavaşça tutkundum ve içeri girdim.Oda darmadağınık ve eşyalarım kırık dökük ve yere savrulmuştu  alanı gibiyfi odam Gördüğüm manzara karşısında ne yapacağımı bilemeyerek çığlık attım tam kaçıp odadan çıkacağım sırada aynadaki siyah kalemle yazılmış olan yazı ilgimi çekti.

"Daha yeni başlıyoruz prenses.Sende bana ait olan birşey var ama senin olabilir hatta sonunu sen yazacaksın ve şunu unutma hiçbir suç cezasız kalmaz"

Ne demek oluyor du bu? ne emaneti? ne cezası? kim yazdı bunu. Pencereye baktığımda sadece uçuşan bir perde gördün sanırım pencereden girmişti. Daha fazla bu odada kalamazdım korktum ve polisi aradım ardından annemi kısa sürede polis gelip evi güzelce araştırdıktan sonra yanıma bir polis memuru geldi ve oturduğum koltuktan kalkıp konuşmasını bekledim.

"Sen kaç yaşındasın"dedi. Ne alaka şimdi bu .
""17 de bunun benim yaşımla ne alakası var" dedim ve ardından annem telaşla içeri girdi yanında psikiyatri doktorum Meral Hanım da vardı. Annem;
"Canım. iyi misin ne oldu burada anlat bana" dediğinde anneme sarılıp ağlamıştım eski hatıralarım geldi aklıma annemde bana sıkıca sarılarak korkmamamı sağlamaya çalıştı ama olmuyordu çok korkunçtu. Ben hala inanamıyorum ben Kendi gölgemden korkan bir insan olarak nasıl odaya kadar gittim.

"Merhaba Memur Bey burada neler olduğunu anlayabilir misiniz?" Annemin sorusuna karış polis şekilden şekle girdi.

"Bakın Hanımefendi kızınız 155 polis imdat hattını arayarak yardım istedi bizde olay yerine intikal ettik evin her yarafını aradık ama..."

"Ama ne "dedi annem sinirle bende şaşkınlıkla ikisinin konuşmasını dinliyordum yakalayamadık diyeceksin işte niye bu kadar dolandırıyorsun lafı

"Ama eve bitirisinin girdiğine dair en ufak bir ipucu dahi bulamadık"annem, doktorum ve ben polis memurunu dinlerken şok olmuştuk
"Nasıl eve kimse girmemiş mi? "Dedi Meral Hanım şaşkınlıkla

PARANOYAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin