Müdüre bir kaç adım attıktan sonra arkada saklanan miniği gördüm. Ceylanım tıpkı anneme benziyordu maviş gözleri o saç rengiyle herşeyiyle anneme çok benziyordu. Direk önüne diz çöktüm ve elimi uzattım. N: Merhaba ben Nefes. Sadece bakıyordu hiçbirşey demiyordu müdüreye baktığımda bana konuşmadığını söylemişti şaşırmıştım. Ben yüzümü geri ceylana döndüğümde yanıma tahirinde diz çöktüğünü farkettim. T: Merhaba prenses ben tahir. Ceylan ikimize birden ellerini uzattı. Bizde tahirle sanki anlamış gibi aynı anda elini öptük. Ceylanı geri odasına götürmüşlerdi. Bizde müdüreye konuşmaya başlamıştık. N: Neden konuşamıyor? M: Konuşamıyor değil konuşmuyor. Bir çok psikolog görüştü ama kimseyle konuşmuyor arada çok kısa şeyler söyler ama çok nadiren oluyor oda. Arkadaşlarıyla oynamaktan çekiniyor. Tek başına sürekli. N: Anladım... Fazla birşey konuşamadan geri çıkmıştık ordan. Tam yurttan çıkarken gözyaşlarıma hakim olamadım ve ağlamaya başladım. N: konuşmuyor, yalnız, onu yalnız bıraktım tek başına, ben naptım Kendi kendime bunları söylerken bağırarak söylediğimin farkına vardım ve nereye gideceğimi bilmeden koşmaya başladım. Tahir arkamdan sesleniyordu ama onu duyamamaya çalışıyordum. Birden beni kendine çekti ve o kaslı kolları arasına beni sardı. Beni sakinleştirmeye çalışıyordu. T: şşş tamam geçti, sakin ol, derin derin nefes al. Dediğini yapmıştım derin derin nefes almaya başladım ve bir süre sonra kendime gelmiştim. Beni bir banka otutturdu. N: Eğer ben onu o zaman bırakmasaydım kendini yalnız hissetmeyecekti. Konuşacaktı. T: Onu yanımıza aldığımızda yine konuşacak bir sakin olabilirmisin nefes. N: Onu nasıl yanımıza alacağız ki? Tahir bir süre konuşmadı sadece Önüne baktı ve uzun bir sessizliğin ardından konuşmaya devam etti. T:EVLENİYORUZ N:Ne yapıyoruz Ne yapıyoruz? T: Evleneceğiz N: Hayır ben bunu kabul edemem T: Nefes sen kardeşinle yaşamak istemiyor musun? N: İstiyorum ama sen ne dediğinin farkındamısın. T:Gayette farkındayım. N: Tahiir benden böyle bir şey bekleme. T: Nefes ben sana nikahıma gel dedim, yatağıma gel demedim. N:Yani kardeşimi alabilmek için kağıt üzerinde diyorsun. Bunu söylediğimde tahirin yüzünde bir gülümseme belirmişti. Şakayla karışık "Jeton dört köşeli falan heralde" dedi. Hemen omuzuna vurdum. "Yaa dalga geçmesene" dedim ve güldü o gülünce bende güldüm. Of be tahir sende ne var bilmiyorum ama beni kendine yavaş yavaş bağlıyorsun. Kimseden görmediğim ilgiyi bana gösteriyorsun. Babamdan görmediğim şefkati bana sen veriyorsun. Şimdide kardeşim için bana evlenelim diyorsun. Kalbi güzel adam kim böyle birşey yapar ki. Sevmediği bir kız için zorunlulukla evlenir. N: O zaman şimdi ne yapacağız? T: Evleneceğiz. N: Her şey bu kadar basit mi? T: Evet . N: Ailen ne tepki verecek ? T: Az üzerimize gelecekler ama bir şey olmaz. N: Az ??? T: Azucuk Dedi ve güldük. Gerçekten ailesi hiç istemeyecekti çünkü daha geleli 4 yada 5 gün olmus bir kızla evlenecekti. Kendimi bir yanda zorunlu tuttuğum için buruk. Bir yandan da kardesime kavuşacağım içinde mutlu hissediyordum. Tahir ayağa kalktı o kalkınca bende ayağa kalktım ve yüzüne öyle boş boş baktım. T: Ne bakıyorsun öyle da. Hayde biraz daha yemek yemezsem midem sırtıma yapışacak. N: Tamam bir şeymi dedimki kızıyorsun? Demiştim tüm masumluğumla. Sonra bir restoranta geçip kahvaltı siparişi verdik ve beklemeye başladık. T: Ne o pek bir düşüncelisin? N: Tahir ben evlenmek istemiyorum T: Derken? N: Daha seni tanıyorum bile benden bunu bekleme lütfen. T: Ama kardeşin? N: Ben bunca zaman o olmadan yaşamışım zaten biraz daha o olmadan yaşayabilirim. Bunu dediğimde tahir bozulmuştu. Anlamıştım, yüzü düştü o az önceki gülümsemesinden eser yok şimdi. Ama gerçekten kardeşim içinde olsa evlenmek için daha çok erkendi. Belki tahiri biraz daha tanıdıktan sonra eğer teklifi geçerliyse kabul edebilirdim. Kahvaltı süresi boyunca ne o konuşmuştu ne de ben konuşmuştum. Bu gece de burada kalıp geri sürmeneye dönecektik. Otele geldik ve resepsiyon dan oda almak için tahir konuşmaya başladı. T: iki tane tek kişilik oda varmı? R: Bir bakayım efendim. Bir süre sonra resepsiyonist adam geri bize döndü ve konuşmaya başladı. R: Maalesef 2 tane odamız kalmamış. Sadece bir odamız boş oda çift odası tek yatak yani. T: Tamam olur. Adam islemleri hallettikten sonra odaya geldik. N: Ben seninle aynı yatakta yatmam. T: Merak etme bende seninle yatmaya meraklı değilim. Koltukta yatacağım ben. N: Sanırım ben yanlış anladım. Özür dilerim. Hiçbirşey dememişti. Kendini direk koltuğa atmıştı ve gözlerini kapattı. Teklifi red ettikten sonra bana tabiri caizse trip atmaya başlamıştı beyfendi. Neredeyse hava kararmıştı tahirde hala uyuyordu bende televizyon izlemeye karar verdim. Tahirden anlatım: Otel odasına geldiğimizden beri yatıyordum tam uyanacaktim ki nefesin oflayarak tv açtığını gördüm. Daha fazla sıkılmasın diye uyanmıştım. Nefese bakmadan ve hiçbirşey demeden banyoya geçip elimi yüzümü yıkadım sonrada odaya geçip koltuğa geri oturdum. T: sıkıldınmı N: hemde çok T: hadi dışarıya çıkalım. N: Bu sefer nereye gideceğiz? T: süpriz. Arabaya bindiğimiz gibi direk aracı lunaparka sürmüştüm . Her kız severdi lunaparkı. N: Lunaparkami geldik. Sevinçle ve ellerini çırparak söylemişti bunu. Onu mutlu görünce ister istemez bende mutlu oluyordum. T: Evet lunaparka geldik. N: Tahir çok teşekkür ederim gerçekten çok teşekkür ederim. T: Rica ederim nefes biraz daha arabadan lunaparkı izlersen kapatacaklarmış burayı. Deyince güldü, güldüm. Hemen arabadan indim ve içeriye geçtik. T: İlk önce hangisine binelim istersin? N: ımmm sanırım çarpışan arabalar favorim. Gelde bu kıza sevdalanma. Sen başına gelen en güzel şeysin be nefes. Çarpışan arabalara bindiğimizde bir çocuk misali eğleniyordu. Birsürü oyuncaklara binmiştik. Sonra banklarda oturmaya karar verdik. Önümüzden pamuk şeker satan biri geçiyordu nefes öyle bir bakıyordu ki pamuk şekerlere isteyipte söyleyemediginin farkına varınca gidip hemen 2 tane pamuk şeker aldım ve birini nefese uzattım. N: Çok severim teşekkür ederim. T: Anlamı pekte zor olmadı. N: Nasıl Yani? T: Az önce diyorum gözünle bitirdin pamuk şekerleri. Kızacağını sanmıştım ama birden gülmeye başladı. Pamuk şeker bitince arabaya doğru yürüdük. N: yürüyelimmi? T: olur sonra arabayi aliriz. Sessizce yürümeye devam ettik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(NAZLI ATEŞ COSPLAY HDJDJD BOYLE YOLDA YÜRÜYORLAR IŞTE SESSIZCE ) Bu sessizliği nefes bozmuştu. N: Tahir bana kendini anlatsana. T: Nasıl anlatayım? N: Ne bileyim anlat işte nasıl birisin. T: Bence bunu senin daha iyi bilmen gerekmezmi. Beni az zamanda olsa gördüm tanıdın. N: Peki . Yine sessizlik oluştu bende susadığım için ilk gördüğüm bakkaldan su almaya gececektim. Ileride gördüm. T: Şu alicam sende istermisin. Onaylar anlamda kafasını yukarı aşağı salladı. Bakkala geçtiğimde nefesin yanına 2 tane serserinin geldiğini gördüm hemen suları alıp dışarıya. Kavga etmek istemediğim için nefesin elini tuttum ve sevgiki rolü yapmaya başladım. T: Sevgilim kim bunlar. Nefes te anlamış olacakki bana dahada yakınlaştı ve elini belime sardı bende elimi omzuna attım. N: Bilmiyorum aşkım sanirim bir şey sormak için durdular. X: Pardon abi rahatsız ettik. Y: En iyisi biz gidelim. T: Bencede gidin yoksa elimden bir kaza çıkacak. Çocuklar gidince direk nefesten uzaklaştım. T: Umarım yanlış anlamamışsındır. Gitsinler diye öyle yaptım. N: Yok yanlış anlamadım. Aksine teşekkür ederim böyle yaptığın için. Elimdeki suyun birini nefese uzattım ve yolumuza devam ettik. Yolda çocuklar top oynuyordu. Dayanamadım aralarına girdim. Topu sektirmeye başladığımda nefes topu ona göndermemi istedi. T: Al işte en fazla ne kadar yapabilirsin demi çocuklar. Çocuklar hep bir ağızdan gülmeye başladılar ve veni onayladılar. N: Öyle deme Deli tahir, ummadık taş baş yararmış. T : Vaay iddalisin. N: Tabiki, ne sandın ? Topu nefese attım. N: iddaya girelim eğer kazanırsam bana pamuk şeker alırsın. T: Eğer kaybedersen. N: O biraz zor ama eğer kaybedersem seninle evlenmeyi kabul ediyorum. T: O zaman başlayalım, 5 taneden fazla yaparsan sen kazanırsın 5 ten az yada 5 te kalırsan ben kazanırım. N: Okey lets go Deyip gülmüştü ve topu sektirmeye başladı. N: 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,11,12,13,14,15,16... Resmen şok olmuştum böyle bir kız nasıl bu kadar iyi top sektirebilirdi. N: Pardon ya hedef 5 ti degilmi kaptırdımmı kendimi geri duramıyorum . Dedi ve gülerek yanıma geldi. N: Pamuk şekerimi unutma başka güne alırsın. T: Sen neymişsin be nefes. Helal olsun valla. N: Teşekkür ederim tahir bey. Böylece yola devam ettik ve en sonunda otele geldik. Odaya geçtik yarin erkenden kalkıp yola çıkacağız diye kendimizi uykunun kollarına bıraktık...
Ve ve ve soon dedimki bu sefer mutlu son olsun 😄😻 heyecanlı bitirmeyeyim.❤ yorumlarınızı ve bölüm hakkında düşüncelerinizi bekliyorum 🌸
