NEFESTEN ANLATIM:
Sabah güneşin yüzüme vurmasıyla uyandım. Kızlar hala uyuyordu bende fırsattan istifade kendimi buz gibi suyun altına bırakarak yaşadığım tüm olayları düşündüm. Kendime yeniden bir hayat kurmuştum, yeni arkadaşlar edinmiştim. En önemliside beni seven birini bulmuştum. Aslında çok aptallık ettiğimin farkındayım, beni öylesine seven biri varken kıymetini bilemedim. Kapının çalmasıyla düşüncelerimden ayrıldım. Havluyu üzerime sarıp banyodan çıktım birden boşluğuma geldi ve kim olduğunu sormadan kapıyı açtım, karşımda tahiri görmeyi beklemiyordum. Aniden kapıyı suratına kapattım. Banyoda hızlıca üzerimi giyip odaya geri girdim kızları uyandıracaktım ama kızlar odada yoktu. Kapıyı tekrar açtığımda tahirin hala beklediğini gördüm.
N: Geçsene kapıda kaldın.
Kapıdan geri çekildiğimde tahirde birşey demeden içeriye geçti ve camın kenarındaki tekli koltuğa oturdu bende karşısına geçip oturdum.
N: Az önce olanları unutsak olurmu?
T: Az önce noldu ki? Ben haturlamayrum.
N: Çok teşekkür ederim.
Gözlerimin içine bakıp ufak bir tebessüm etmişti. O gülünce bende güldüm.
T: Hayde kahvaltıya inelum.
N: Eee kızları ben bir arayayım.
T: Gelirken gördüm ben onlar indular.
N: Nasıl yani beni burda tek bırakıpmı.
T: Belki onlar tek bırakmamuş olabilur.
Şimdi anlamıştım başbaşa kalmak için kızları tahirin gönderdiğini. Aşağı inip tahirle kahvaltı yaptık ardından tahir beni eylemin evine bıraktı ve işe gitti. Bende apartmana girdim ve eylemin evinin kapısını çaldım. Kapı açıldığında ikisi bana bakıp sırıtıyorlardı.
N: Siz varya çok fenasınız.
E: Dedik azıcık yalnız kalsınlar kötümü ettik.
Bu arada içeriye geçmiştim. Sonra kızlarla biraz oturduktan sonra dışarıya çıktık. Bugün akşam yemeğini hep beraber dışarıda yiyecektik.
TAHİRDEN ANLATIM:
Nefesi eylemin evine bıraktıktan sonra gemiye gittim. Bugün Fethi eyleme evlenme teklif edecekti o yüzden hep beraber akşam yemeğine çıkacaktık. Gemide işim bitince eve gittim soğuk bir duş aldım ardından yangazlar ve abimle oturmak için verandaya gittim.
T: Burda oturuyosunuz, hemde bensuz.
M: Ula zevzeklik etmaa gel.
F: Abi nefes ne yapıyor berrak falan.
T: Hayurdur fatih noldi?
F: Birşey yok abi öyle merak ettum.
M(urat): Berrak kimdur da?
T: Valla muhabbetinize doyum olmuyor ben kaçuyorum fatih anlatsun.
Saat yaklaşık 19.00 olmuştu Arabaya bindiğim gibi kızları almaya eylemin evine gittim. Nefes mor uzun bir elbise giymişti ilk önce boydan bir süzmüştüm o kadar güzel olmuştu ki gözlerimi ondan alamıyordum. Berrak hasta olduğu için gelemiyormuş. Restoranta geldiğimizde fethi bizi içeride bekliyordu. Masaya gittik ve oturduk.
T: Ali nerde?
F: Onlar esmayla başbaşa kalmak istemişler.
Kafamı onayalar anlamda salladım. Yemekleri siparişi verdikten sonra kizlar lavaboya gittiler.
F: Noldu oğlum istanbuldan geldikten sonra konuşamadık. İyimisin?
T: Herzamanki gibi. Gittum getirdum buraya ama bir değişikluk yok.
F: Tekrar konuşsana belki kararı değişmiştir.
T: Bakaruz, neyse kızlar geliyor.
Yemekler gelince yemeye başladık. Daha sonra fethi elinden kutuyu çıkardı ve eylemin önünde diz çöktü konuşmaya başladı.
F: Gözlerimde tutuyorum seni, gözyaşlarım sen. Kalbime hapsettim, her atışı sen. Dilimdeki içli şarkı, burnumdaki sıla kokusu, yanımdaki yamacımdaki yoldaşlık, içimdeki bambaşkalık hepsi sen, sen, sen. Olmasan neylerim ki ben. Varlığını varlığıma armağan eder misin? Benimle evlenir misin?
E: Evet, evet, evet...
Eylem ve fethi sarılırken nefeste onlara öyle bir hayranlıkla bakıyordu ki.. o kadar güzel gülüyordu ki.. Gecenin sonunda fethi eylemi bir yere götüreceği için nefes ile ben tek kalmıştık. İki tane çay sipariş verdim.
T: Nasılsın?
N: iyiyim sen nasılsın?
T: iyi
Yine bir sessizlik çökmüştü sadece göz göze geliyordu o arada çaylar bitince kalkmaya karar verdik. Hesabı ödedikten sonra arabaya bindik.
N: Tahir seninle birşey konuşmam lazım.
T: Aslında benimde sana söyleyeceklerim var ama burda olmaz çivraya gitsek olurmu ?
N: Olur.
YAZARDAN ANLATIM:
Yol boyunca ne nefes nede tahir konuşmamıştı. Çivraya gidince kısa bir süre yıldızları izlediler.
N: İlk önce sen söyle.
T: Belki sürekli söylüyorum artık bunları duymaktan sıkıldın ama nefes ben sana çok aşığım be kızım hiçmi şans veremezsin bize. Hicbir zaman biz olamayacakmıyız.
Tahirin sesi gittikçe yükseliyordu. Ama 1 dakika bile nefese güzel bakmaktan vazgeçmiyordu.
T: Geceleri uyku uyuyamıyorum, her an sana birşey olucak diye çok korkuyorum. Saçının bir teline zarar gelicek diye aklım çıkıyor. Seni ilk gördüğüm andan beri seviyorum seni be. Gözlerinin içine bakıp tek bir kelime etmek için tüm dünyayı yakarım..
N: Yeter be ne bağırıyorsun. Sen erkeksin tabi dur bir kenarda haykır duygularını bende kadınım dinliyim demi çok romantik. Hayır ya bu sefer ben konuşacağım sen dinleyeceksin. Bende seni seviyorum . Çünkü seni bu kadar nasıl sevdiğimi ben de bilmiyorum. Nefes almak gibi seni sevmek. İçim o kadar seninle dolmuş ki yokluğunu düşünemiyorum. Artık düşlediğim tek bir şey var. Kalan ömrümü seninle, senin yanında geçirmek. Akşam gözlerimi yanında kapatmak, sabaha seninle açmak. Çok mu uzak dersin kokunla uyumaya başlayacağım günler? Baharın kokusu sen gelince geliyor sanki, yokluğun ise kış ortasındaki ayaz gibi. Bir yürek nelere yeterse, bir can bir canı ne kadar severse bir damardan ne kadar çok kan geçerse, yaşam ölüme ne kadar değerse, sen de benim için o kadar değerlisin..
Tahir nefesi kendine çekti ve dudaklarına masum bir öpücük bıraktı. Ardından kendi alnını nefesin alnına dayadı. Kısık sesle konuşmaya başladılar.
T: Seni çok seviyorum.
N: Bende seni çok seviyorum deli tahir, beni asla sensiz bırakma olurmu?
T: Tüm gökyüzü ve karadeniz şahit seni ömrümün sonuna kadar bırakmayacağına söz veriyorum..
