Ayder'e doğru

417 17 0
                                    

Evet bir şeylerin başlangıcıydı bu şehir artık.
Tam birbirimize söylemesekte bir nevi sevgiliydik.Rehberler çayelinde başlayan gezimiz tüm sürat devam ediyordu.Ben çayelinden çok Eray'a bakıyordum.
Aslında huzursuzdum.Bu ilçede olmaktan.
Buram buram ihanet kokuyordu bana.Bir kişi yüzünden bir memleketi sevmiyordum.Hamsisine dahi küsmüştüm aslında karadenizin.saçma biliyorum bu düşüncelerim ama bir türlüde yapılanları unutup boş veremiyordum .Azra kendine gel diye iç sesim yine seslendi bana.
Öğlenin güneşinden pek nasibimizi almamak için bir lokanta tarzındaki pideciye oturduk.Eray hala elimi tutuyordu.
Kıymalı pide sevmeme rağmen peynirli yemek istedim o anda.Eray ise kıymalı yedi.
Harika bir tadı vardı pidenin ama kendimle sürekli celişiyordum.Sevmeme rağmen iki üç dilim yemeden doydum dedim.
Eray hem kızgın hem şaşkın bir ifadeyle
Iyimisin Azra bir garipsin diye karşılık verdi.
Iyiyim tabi Eray daha yeni gezi başladı.

Azra kendine gel kendine gel onunla karşılaşmayacaksın bile gezmeniz bitince merkeze gideceksiniz zaten.Bu ilçe de sana ölmüyor zaten.
Evet yine iç sesimle kendimi başbaşa dertlesirken buldum.
Eray da pidesini bitirmişti.Herkes yemeğini yerken biz biraz lokantanın bahçesindeki küçük havuzun kenarında oturmaya karar verdik.
Küçük bir havuzdan gelen dinlendirici su sesi beni bir nebze olsun kendime getirmişti.
Eraysa sürekli bana bakıyordu.
Bir dakika gözlerini benden ayırmadan.
Cüzdanını lacivert şortunun cebimden çıkardı. Cüzdanından ise küçük bir kağıt çıkardı.
Kağıdı ters çevirdiğinde bir fotoğraf olduğunu anladım.
2 yaşlarında bir çocuk.
Simsiyah saçları ela gözleriyle boncuk boncuk bakmış kameraya sanki.
Elime alıp fotoğrafı  bir kez baktıktan sonra başımı Eray'a kaldırdım.
Sanırım bu yakışıklı minik sen olmalısın dedim.
Gülümsedi gamzeleri yine hüküm sürdü gönlüme.
Tekrar baktım fotoğrafa.başımı kaldırdığımda bu kez dayanamadım.
Burnunu sıktırdım.bazen sevgimi böyle ifade ederdim.
Eray afalladı bir surat buruşturdu.Sonra yine gamzeli gülümseme.
Gözlerim den ayırmadı gözlerini.
Tabi bu anı bozan grup arkadaşlarımız oldu.Gezmeye devam gençler sesiyle irkildik.
Apar topar kalktık.fotoğrafı bende kalmıştı.
Çayelinin çarşı pazarını gezdikten sonra Ayder e geçecektik.Bir nevi serbest vakitti.
Yine el eleydik.
Nerde incik boncuk Eray'ı da oraya sürüklüyordum.
Tuğra işaretini çok seviyordum ve dayanamadım bir kolye aldım kendime.
Buz mavisi tişörttümle çok şık duracağını düşünmüştüm.
Eray a takması için verdiğimde saçlarımı nazikçe ön tarafa doğru bıraktıktan sonra kolyemi taktı.
Allah'ım git gide aşık oluyordum sanki.Yürümeye devam ederken bir yerde durdu Eray belliki oda kendine bir şeyler alacaktı.
O an çalan telefonumdan dolayı küçük dükkana girmemiştim.Telefonumu kapatıp arkama döndüğümde Eray geliyordu.
Elinde bir poşet.
Ne aldı....diyemeden
Al bakalım Bal kız dedi
Bana mı aldın
Evet sana aç bakalım beğenecek misin
Açtığımda en çok istediğim puşiyi almıştı bana
Dayanamadım boynuna sarıldım.
Sonra Başıma bağladım ve gezmeye devam ettik.
Kuyumcuların bulunduğu alana gelmiştik.
Biraz soluklanıp geri döneriz deyip bir banka oturduk.
Susadım diye elimi çantama attığımda suyumun kalmadığını görünce Eray bekle sen burda ilerden alır gelirim ben diye gitti.
Gitmeden önce ise elimi tuttu ve uzun uzun elime baktı.ve gitti
15 dakika olacaktı nerdeyse hala gelmedi. Meraklanıp telefonu elime aldım ve aradım.geliyorum  diye açtı.
Bir kaç dakikaya da geldi.
Suyu aldım içerken karşıdan tanıdık bir sima geçer gibi oldu.
Suyu bırakıp tekrar baktım karşıya
Bir şey görmedim.
Kendi kendine kuruntu yapıyorsun diye kendime kızdım.
Erayla birlikte grupla toplanacagimiz  yere doğru yürümeye başladık.
Yine el eleydik.

Yürürken sanki bir gözün ilerden bana baktığını seziyor gibiyim eray dedim.
Eray dikkatli ve bir O kadar sınırlı bir şekilde bakındı etrafa.
Yeşil gömlekli birimi Azra dedi.
Tam alıcı gözüyle rahatsız olduğum yere baktığımda
Karşımdakinin o olduğunu anladım.
Evett...diyebildim
Eray'ın elini sıkıca tutup çabuk uzaklasalim burdan dedim.
Grubun toplanma yerine kadar yürüdük. Eray a sıkıca sarıldım
Ben varım yanında Azra rahat ol dedi.
Eray da anlamıştı onun Oktay olduğunu.
Otobüs Ayder e doğru hareket etmek üzereydi.cam kenarına geçen ben Eray'ı bekliyordum gruptakilerle sohbeti koyulastirmisti.MasaAllah beyefendinin umrunda değiliz dedim.
Yanıma oturduğunda ise yüzüne bile bakmadım
Kızdığını anlamıştı.
Dedi bir kişi gelmemiş dediler onu sordular derken yine beni ikna etmişti.
Yola koyulurken yine oktay'ı görmüştüm.
Sanki canımı yakmak istercesine karşıma çıkıyordu lakin canım yanmıyordu sadece nefret ediyordum.Erayın omzuna yaslanıp umursamazcasına kafamı çevirdim.
Ne hali varsa görsün...

SEVDALUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin