4🌙

41 12 0
                                    

🌙

Çalan telefonumu elime aldığımda arayan Meryemdi. Meryemle şu son bir kaç gündür çok samimi olmuştuk. Birlikte alışverişe bile gitmiştik.
Çalan telefonu daha fazla bekletmeyip açtım.
"Nerdesin Yavru ?" Dedi gülerek cevap verdim
"Okula geliyorum yavru sen nerdesin ?"
"İyi bende okuldayım Ne giydin ?"
Kahkaha atarak konuşmaya başladım
"Meryem cidden bunu mu soruyorsun ? "
"Evet Yavru hadi söyle "
Üstüme bakıp
"Yüksek bel Siyah kotumu giydim ve üstüme beyaz önünde ufak bir cepi olan bir tişört giydim Meryem nerden aldığımı da merak ediyorsan hiç çekinme sorabilirsin "
Telefonun diğer tarafında gülme sesini duyabiliyordum
"Ya kızım öyle diyorsun ama sende biliyorsun bu savaş muhabbeti olayını yalanladılar. Ama bu millete belli olmaz bir anda çıkı verir savaş sonra sik gibi ortada kalma diyorum canım arkadaşım seni düşünüyorum ben "
Görüş alanına okul girdiğinde
"He Meryem he. Ben geldim okula hadi görüşürüz " dedim
"Görüşürüz Diana " dedi telefonu kapatıp arka cebime koydum.

Hızla okula gidip sınıfıma çıktım Meryem oturmuş hem tırnaklarını yiyor hemde  beni bekliyordu.
"Tırnak Yemek Ölümcül olabilir canım " dedim hızla yanına oturarak
Gözlerime bakıp gülümsedi
"Oooo teşrif etmişiz hoşgeldiniz hanım efendi okula geldim diyorsun 20 dk seni bekliyorum burda"
"Neyapiyim kantine uğrayıp ikimize de çikolata aldım." Dedim şirince sırıtarak
Çikolatayı görünce gözleri parladı hemen elimden kapıp ambalajını açmaya başladı
"Teşekkür ederim" dedi gülümsedim.
Birden sınıfa geçen gün yumruk attığım çocuk girdi.
Meryem eğilip kulağıma fısıldadı
"İyi yumruk attın afferim kız sana " dedi gülerek çocuğun yüzüne baktım bana bakmıyordu. Sanırım akıllanmıştı.
Burnundaki sargı çok kötü görünüyordu
"Evet baylar bayanlar hepinize günaydın" dedi Engin hoca güne enerjik başlamıştı masasına oturup yoklama aldı
"Serhat senden şiir istemiştim neoldu o ?"
"Getirdim hocam. Siz mi okursunuz ben mi okuyayım ?"
Serhat hocaya dosyayı uzattığında aynı hızda hoca aldı elinden
"Yok ya okumaya gerek yok derste işlemeyeceğim bugün. Takılın" diyince arka sıralardan bir 'ooo' duydum.
Kafamı meryeme çevirip "Ne yapacaksın demiyorum ki görüyorum yine denklem çözüyorsun " gülümseyerek başını salladı
"Ozaman bende müzik dinliyim "
"Hiç kafanı buraya verme zaten hep boş işlerle takıl."
"Müzik dinlemek boş iş mi ? Birkere müzik ruhun gıdasıdır" dedim ve göz kırptım
Kulaklığımı takıp herhangi bir müzik açtım kafamı sıraya koyup dinlemeye başladım.
Bir kaç dakika sonra Engin hocaya bir telefon gelmiş ve apartopar sınıftan çıkmıştı.
Kafamı meryeme doğru çevirdim pür dikkat denklem çözüyordu onun için çocuk oyuncağı olmalıydı artık. Hem Bukadar zeki olmak bünyeye fazla yani.
Gözlerimi gökyüzüne çevirdim sabah evden çıkarken parçalı bulutlu olan gökyüzü şimdi kara bulutlara ev sahipliği yapıyordu bulutlar öyle bir birine tutunmuştu ki sanki hiç bir kuvvet onları ayıramazmış gibiydi ama yinede çok güzel gözüküyordu.
Meryem'i dürtüp gökyüzüne bakmasını sağladım.
Gökyüzüne bakarken birşey fısıldadı tam anlayamamıştım kulaklık olduğu için
"Zamanı geldi " gibi birşey söylemişti kulaklığımı kulağımdan tam tutup çekekceğim sırada öyle bir şimşek çaktı ki gök yarıldı ve yere düştü sandım.
Kulaklıkları çıkarıp çantamın içine teptim meryeme doğru eğilip az önce ne dediğini sordum.
Gözlerime bakıp "Zamanı Geldi Diana" dedi
"Neyin Zamanı ?" Dememle İkinci şimşek okula isabet etmişti heryer her yerde idi
Okulun çatısı bizim sınıfa düşmüş sınıfın içindekiler ise yerde kan revan içinde yatıyorlardı Meryemi uyarmak için ona döndüğümde yanımda yoktu.
"Meryem " diye bağırdım korkuyordum hemde çok hala oturduğum sıradan kalkıp çantamı omuzuma attım ne yapacaktım
Heryer çökmüş ve ölmüş insanlarla doluydu
Sınıfın kapısına da duvar yıkılmıştı gidecek hiç bir yerim yoktu.
Kuvvetli esen rüzgar beni savuruyordu okulun çatısı uçmuştu bu nasıl olmuştu ? O şimşek buraya nasıl isabet etmişti ?
Korkuyla derin nefesler alıp veriyordum şimdi ne yapacaktım ?
Aniden bir şimşek daha çaktı yere yatıp Cenin pozisyonu aldım ölecek miydim ?
Kafamı olabildiğince bacaklarıma doğru çekmiştim. Hiç durmayan şimşekler kulağımı uğuldatmaya ağrıtmaya başlamıştı ağlamaya başladım.  Çünkü bundan başka yapacak hiç birşeyim yoktu.
Gözlerim yavaş yavaş kapanırken kendimi huzurlu derin bir uykunun kollarına bıraktım. Şu halde nasıl uyuyabiliyordum ? Yoksa ölüyor muydum ?
Karanlığa boyun eğip kendimi uykuya teslim ettim.

İçimdeki SırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin