YAĞMURDAN KAÇARKEN

Bölüm 14

KEYİFLİ OKUMALAR 

*SON KISIMDAN ÖNCESİNİ OKUMAK İSTEMEYEN ATLAYABİLİR HAFİF CİNSELLİK İÇERİYOR. 

Bugün işe başlayalı tam bir ay oldu. Sanki göz açıp kapayıncaya kadar sürdü. Aslında bu iyi bir şey çünkü günler geçmek bilmiyor demekten iyidir. 

Her sabah olduğu gibi bugün de güle oynaya geldim şirkete , Burçinle çok iyi arkadaş olduk tam benim kafamdan , Duruyla da tanıştırdım o da çok sevdi bazen iş çıkışı beraber vakit geçiriyoruz. Ara sıra Umut ve Mertte bize katılıyor. Evet artık Mert oldu iş sınırlarında olmadığımız zamanlarda. Mert geldiği zaman Burçin'in keyfi kaçıyor ama yapacak bir şey yok , birbirlerine laf sokup duruyorlar bu durum bizi eğlendiriyor tabi. 

Aralarındaki meseleyi de öğrendim bu arada Burçin ilk iş için geldiğinde şirket kapısında çarpışmışlar bizim deli kız bileğini incitmiş aklına geleni saydırmış sonra iş başı yapınca sorumlu üstünün Mert olduğunu görünce iyice delirmiş , çizdikleri modellerin hepsi çok güzel olmasına rağmen Mertte inadına yeniden çizdirip durmuş. Tek bununla kalsa iyi tabi , bir hafta sonu Burçin hafta başına yetiştirmesi gereken çizimleri şirkette unutmuş , onu almak için şirkete geldiğinde Mert'in kapısının önünden geçerken bir takım sesler duymuş güvenlik var ama bir an için hırsız olabileceğini düşündüğünden koridorda duran çiçek vazosunu eline alıp pat diye odaya dalmış keşke dalmasaymış Mert kızıl bir kadınla birlikte oluyormuş elindeki vazo anın şaşkınlığıyla tuzla buz olmuş. Sese dönen Mert karşısındaki sarışın güzeli görünce " Seyirci kabul etmiyoruz çık sonra bir seansta senle yaparız deyince filmler oradan sonra kopmuş ve bir yıldır hala düzelmemiş. Aslında gözlemlerime göre çapkın biri değil ama işte o durumun da Burçin'e denk gelesi tutmuş .

Tahminlerimde yanılmıyorsam aslında ikisi de birbirinden hoşlanıyor ama Burçin gururuna yediremiyor,  Mertte doğru hamleleri yapamıyor.

Masama geçip bugünkü çizimlerimi çıkartıp ufaktan başladım . Güne güzel başlayınca çizimlere kendimi daha çok verebiliyorum. Tabi nereden bilebilirdim ki bugün her gün ya görürsem diye tedirgin olduğum adamı göreceğimi...

Bir kaç saat çalışmanın ardından Filiz ve Burçinle yemeğe gidiyorduk ki karşıdan ultra yakışıklılığıyla gelip önümüzde durdu şaşırmış görünüyordu. Yüzümü olabildiğince ifadesiz tutmaya çalıştım illaki karşılaşacağımızı biliyordum. Gözleri gözlerimde Filize sordu.

-Filiz hanımefendi yeni mi ?

-Evet İnanç Bey bir ay oldu . Gözlerinde yaramaz pırıltılar görüyordum Allah bilir aklından neler geçiriyordu.Bakışları hiç hayra alamet değil çünkü.

Birkaç dakika gözlerime baktı kızlar neler olduğunu anlamamış olacak ki birbirlerine bakıyorlar. Burçin dikkati dağıtmak için öksürüp müsaade istedi, önümüzden çekilip yana kaydı , bir kaç adım atmıştık ki bu sefer direk bana seslendi .

-İpek..... hanım o hanımı oraya kinayeli bir biçimde koyduğunu sesinin tınısından anladım.

-Buyurun İnanç.... Bey bende onun yaptığı gibi yaptım. Aramızda ki bir kaç adımı kapatıp kulağıma eğildi " Seninle zaten özel olarak ilgilenecektim ama görüyorum ki benim aramama gerek kalmadan sen ayağıma kadar gelmişsin , kısa bir nefes alıp devam etti. İşte bu daha sevindirici ... deyip kulağımın altına tüy kadar hafif bir öpücük kondurdu. Bu bile bedeni mi titretmişti . Geri çekilip yüzüne baktım .

-İlginizi başka bir şeye yönlendirirseniz daha iyi olur çalışan küçük patron ilişkisini koruyalım dedim ve kızların yanına ilerledim onlar hala şaşkın şaşkın bana bakıyorlardı. Merak ettiklerini biliyorum ancak şu an açıklama yapacak durumda değilim. Kızgınım ama beni etkilemeyi başarıyor her seferinde.....