*HER AŞKIN BİR ÖLÜMÜ VARDIR*
22 YIL ÖNCE
Hümeyra kadın, alnından akan terleri elinin tersi ile sildi ve acı feryatları ile üzerine örtülen çarşafı daha sıkı tuttu. Sancılar yaklaşık 40 dakikadır kadına acı veriyor, Hümeyra da bitsin diye dua ediyordu. Etrafına toplaşan teyzelerin kimisi dua ediyor kimisi de Hümeyra'nın terlerini siliyordu. Son can havliyle ıkındı ve gözlerini kapattı. Korkuyordu. Bebeğine bir şey olacak diye çok korkuyordu. Annesi yanında yoktu, desteği yoktu. Sanki tek başına hissediyordu. Yutkunamayacak kadar boğazı kurumuştu ve korkuyla ağlamaya başladı. Çünkü doğan çocuğun ağlama sesleri etrafı sarmıyordu. Ebe kadın soğukkanlılığı ile bebeğin nefes alması için sırtını sıvazladı ve poposuna vurdu. Hümeyra içinden 'lütfen nefes alsın' diye dua ediyordu.
Dışarıda, pervazın altına çömülmüş Hasan, içeride doğum yapan karısının artık bağırma sesleri duymayınca endişe ile olduğu yerde dönüp durarak haber beklemeye başladı. Adamın ilk aşkından, ilk göz ağrısı olacaktı, heyecanlıydı, tecrübesizdi. İlk kez baba olacaktı, belki de en duygusal kız babası. İsmi dahi hazırdı. Ahsen Tuna koyacaklardı kızlarının ismini. Ama malesef ki ters giden bişey vardı. Doğum erken başladığı için hastaneye gidememişlerdi ve mahallenin eski ebesine gitmek zorunda kalmışlardı.
Mahallenin sevilen gelini Hümeyra'nın doğum yaptığını duyan mahalle ahali kadınlar işlerini güçlerini bırakıp acele içinde ebenin evine gitmişlerdi.
Hümeyra çok mutuydu. Aşık olduğu adamın gelini, aşklarının meyvesinin annesi olacaktı. Anne olmanın en güzel duygularını annesinden dinleyememişti ama anlayabiliyordu artık acısının bile güzel olduğunu.
Dua eden kadınlara göz ucuyla bakan ebe, güzeller güzeli bebeğin ağlama sesini duyunca içinden şükürler olsun geçirdi.
Artık korkulu gözyaşları yerini mutluluk gözyaşlarına bırakmıştı. 20 yaşında anne olmuştu.
Dünyaya gözlerini açan, sürme gözlü bebeği silip kundaklayan ebe, bebeği annesinin titreyen kollarına verdi.
Hümeyra bebeğinin cennet kokusunu içine çekti ve annelik duygusunu tattı. O artık anneydi. Duygularını tarif edemediği için mutluluk gözyaşlarını birer birer akıtıyordu yanaklarından.Mahallenin başında gelen Hanife teyze, eteğini toplayarak dışarı çıktı Hasan'a haber vermek için.
-" gözün aydın olsun hasan evladım. Güzeller güzeli kızın gözlerini açtı dünyaya."
Hasan sevinçle Hanife teyzenin elini öpüp sarıldı. Hızlıca içeri girerek karısının alnını öptü ve kızını kucağına aldı.
-" ismi ne koyacaksınız? " diye sordu ebe kadın.
-" Ahsen."
-" Ahsen mi evladım. Zorluk içinde doğdu bu bebek, ama maşallah annesi gibi güçlü. 30 yıllık ebeyim. Bu bebek bu ismi taşımaz, ona uygun en güzel isim Sûveyda."
Hava yağmurlu bir Ekim gecesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Sûveyda• BİTTİ
RomanceRengarenk düşler sayfasında uçan bir kuştum, uçurumda salladım kanatlarımı... Şimdi atlasam... gökyüzü ve deniz arasında varolsam.... intihar mı derler buna söyle. Yoksa kavuşma mı... ? Bir gülüş kenarına mavi balonlar hediye et. Bir bakışta kaybol...