Nerde bitecek bu hikaye ? mutluluğun rivayet olduğu herhangi bir ülkede mi son bulacak yoksa her şey daha kötü mü olacak ? durun... bu hiçbir şey değil daha. bu hikaye daha başlamadı . Her bitişinde yeniden yazılacak. gölgeler ardında gelecek, peşinde bir soluk olacak. o dünyanın en güçlü kızı varya, ölecek. acı çeke çeke öldürecekler onu. o acı çekecek ama boşuna dememişler... acımasız gerçekler diye. yalan gerçeğe, aşk nefrete çok rahat dönüşür. yeter ki yalana inan, yeter ki sevilme.
o denizi tenimde hissetmedim ama sürekli boğazımdaydı. Boğuyordu.
4 gün sonra
O günün, bizde toplaşmanın ardından, 4 gün geçmişti. 3 günümüz üniversite derslerinde geçti, bugünümüz ise parti organizasyonu yapmak ile geçiyor.
Melike Cihad'ın getirdiği uzun sehpaların örtülerini koyuyor fiyonk ile bir güzelce süslüyordu. Mert her şeyden bihaber olan Mercan'ı ordan oraya gezdirerek oyalıyor geri kalan takım ise Cihad'ın bahçesini süslüyordu. Az önce pastaneden aldığım 50 kişilik pastayı ve kanepelerin olduğu poşetleri mutfak tezgahının üstüne koyup dışarı bir göz attım. Cihad aydınlatma için elektrik çekiyordu. Üniversiteden arkadaşımız olan birkaç kişinin de yardımı ile umarım her şeyi eksiksiz bu geceye tamamlayacaktık. Mert'in arkadaşı olan Barış müzik sistemini dışarıya taşımış ayarlarını yapıyordu. Bu Cihad ne böyle yahu mikrofon bile var adamda.
Yeniden mutfağa girip, 50 adet bardak ve tabak çıkartıp masaya dizdim. Pastanede dilimlenmiş olan üzerinde Mert ve Mercan'ın fotoğrafının bulunduğu pastayı kesik olsa bile bütünmüş gibi dururken son kez fotoğrafladım ve dilimleri teker teker tabaklara yerleştirdim. Yanlarına kanepeleri koyduğum gibi camdan Melike'ye seslendim.
İçkileri buz dolabına koyup bardakları teker teker camdan çıkardım. İşi biten gelip masalara ikişerli şekilde bardakları dizerken bende üst kata çıkıp yatak odasından 3 poşet süsleri aldım. Cihad ile kıyafetlerimiz yatak odasının gardılobına asılıydı.Yan odada ise Melike'nin ve Mert'in arkadaşı olan Barış'ın kıyafetleri asılı duruyordu.
Süsleri alıp bahçeye taşıdım. Melike Mert yazılı süsleri ipler yardımı ile astık. Her şey şahane gözüküyordu. Saat akşam üzeri 19.00 dı. Bahçe kapısının yanlarına uçan kalpli balonları astık. Cihad havai fişekleri alıp evin arka bahçesine getirdi. Mertler geldiğine onları yakacak başka bir arkadaş vardı.
Mumları masalara ve yerlere yerleştirdik. 20.15 te mumlar yanacaktı.Tüm dekorasyon işleri hallolduğunda hepimiz yani dördümüz yukarı çıkıp giyinecektik.
...
Zamanın nasıl geçtiğini anlamdıramıyordum. Şimdiden yarım saat geçmişti. Zamanla birlikte heyecanım da artıyordu.
Mert Mercan'a evlenme teklifi edecekti ama Mercan'ın böyle bir şey beklemediğini hepimizde biliyorduk. Ondan gizli buluşmalar, planlar yapmıştık. Her şey gönlümüzce olmuştu. Hepimizin katkısı da vardı. Nerede yapacağız dediğimizde Cihad bahçesinin uygun olduğunu, neyle süsleyeceğiz dediğimizde Melike'nin orasını bana bırakın diyişi, üstüne üstlük fiyat konusunda Mert'i zor duruma sokmamamız. Hepimizin yardımı dokunmuştu.
Ve umarım evlilikleri çok güzel geçer.
Arka bahçeden gelen Cihad'ı gördüğümde ona giyinmesi gerektiğini söyledim. Başını olumlu anlamda salladığımda misafirlerin çoğu gelmişti.
...
Mert'in ağzından
3 gündür kalbim ağzımda bir vaziyette yatıp kalkıyordum. Bugün ise özellikle akşam her şey bitecekti. Hayır hayır... bu daha başlangıçtı ama heyecanım beni tökezletiyordu. Acaba tüm her şey hazır oldu mu ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Sûveyda• BİTTİ
RomantizmRengarenk düşler sayfasında uçan bir kuştum, uçurumda salladım kanatlarımı... Şimdi atlasam... gökyüzü ve deniz arasında varolsam.... intihar mı derler buna söyle. Yoksa kavuşma mı... ? Bir gülüş kenarına mavi balonlar hediye et. Bir bakışta kaybol...