bu bölüm niye uzun oldu ya?..
hangi kitaba yb gelsin???????????kelime sayısı: 641
"Beni mi beğeniyorsun?"
"Gel şu tarafa geçelim." havuzdan uzaklaşıp baş başa kaldık.
"Bak şey, yani buraya ilk geldiğimde dikkatimi çektin. Senden kendimi soğutmaya çalıştım. Ama işe yaramadı. Ben de bu yüzden tam tersini yapmayı denedim. Seni kendimden soğutacaktım."
"İşe yaramadığını biliyorsundur umarım."
"Biliyorum."
"Duygularına saygı gösteriyorum. Yani ben de seni beğeniyorum ama..sadece birkaç günlüğüne geldiniz ve gideceksiniz. Yaz aşkı gibi olacak. Anlamsız, kısa ve tatsız."
Biraz duraksadı."Belki sonra Amerika'ya gelirsin. Ya da ben gelirim Türkiye'ye."
"Sadece biraz daha düşünelim olur mu?"Kafasını sallayıp kollarını açtı.
Sanırım sarılmam gerekiyordu.Ben de kollarımı açarak onu karşıladım ve sarıldık.
Güzel hissettiriyordu.
Güvende gibiydim."Yarın görüşürüz."
"Görüşürüz." gülümseyip içeri girdim ve odama koştum.
Telefonumu elime aldım ve sırıtarak Sude'ye yardırmaya başladım.Gece: evlenyiroym
Gece: çeyizim haıze mı
Gece: EVLENYŞRUEHM LAN EVŞEJYİRUM
Sude: kanka sana yine kim ümit verdi amk
Gece: noah beni beşeniyormuş
Sude: siktir deli
Gece: öyle deid kanka çok heyxablsndım
Sude: LAN KANAKAM EVLENŞYO FINN BANA GEL YAVRUM
Gece: ._.
Gece: ay anem gelyio uyuyo nuamrssı yapcm bbUyuyor numarası yaparken yine teslim olup gerçekten uyudum..
Uyandığımda güneş parlıyor, kuşlar cıvıldıyordu...ne güzel bir gündü böyle?!
Saate baktığımda geç kalacağımı fark edip hemen giyindim.
Saçımı taradım ve mutfağa gittim."Günaydın mamito."
"Sana da günaydın kızım. Yeni oturdular menü verip siparişlerini alman gerekli."
"Aldım say." gülümseyip menüleri aldım ve kahvaltıya gelenlerin masalarını dolaşmaya başladım.Şansa bakın! İlk masa ST ekibi. Harika değil mi?
Hepsine tek tek menüleri dağıttım ve biraz daha mutfakta oyalandıktan sonra geldim.
"Karar verdiniz mi?"
"Evet." dedi Noah. Ben nasıl yüzüne bakacaktım şimdi?! "Burda yazan sumurtalı yucuktan istiyorum."
"Ne?" gülmemek için dudağımı ısırırken o ise tekrar menüye baktı.
"Sumurtalı yucuk işte ya."
"Sucuklu yumurta mı?"
"HAH! Evet ondan." kahkahalarımı bastıramayacak bir hale geldiğimde kendimi salıverdim.Gözümden yaş gelene kadar gülüyordum ki birisi kolumdan beni kenara doğru çekene kadar.
"Kızım napıyosun sen?"
"Sucuklu yumurtaya sumurtalı yucuk dedi!"
Murat da bir anda gülmeye başlayınca benim daha da gülesim geldi."Sen niye geldin Murti?"
"Sorma kanka ya duydum ki burda herkes halay başı olabilecek kapasiteye sahipmiş, ben de dedim dur azcık şunlara günlerini göstereyim."Yüzüne bön bön baktığımda gülmeye başladı ama bu sefer ben gülmedim. Kendisi durana kadar bekledim.
Sonra da konuşmaya devam etti. "Ya ne için gelebilirim? Kahvaltı etmek için geldim işte."
"İyi tamam be. Dur düzgünce siparişleri almaya çalışayım."Stranger Things ekibinin siparişlerini başarıyla (!) aldıktan sonra mutfağa götürüp şefe ilettim. Sonra da ikinci masaya gittim.
2 Kişilerdi.
Annesi ve çocuğuydu sanırım.Siparişlerini aldıktan sonra annesi olduğunu düşündüğüm kadın konuşmaya başladı.
"Biz buraya bugün geldik. Sanırım Onur ile yaşıtsınız. Ona bugün sahil taraflarını gezdirebilir misin?"
"Ah şey, yani, tabii neden olmasın.."Onur elini uzattığında ben de elimi uzatıp sıktım.
"Onur ben."
"Memnun oldum Onur ben de Gece." gülümsemeye çalışıp konuşmayı daha fazla uzatmak istemediğimden mutfağa doğru ilerledim.Noah'a gözüm kayınca Onur'a 'bu ne ayak len mq' bakışları atıyordu.
Ama gülemeyecek kadar meşguldüm.Kahvaltı saati biter bitmez yukarı çıkmıştım.
Yaklaşık 1.5 saat sonra aşağıya inmeye karar verdim.
Onur'u gezdirmek için.Lobiye gidip anneme baktım.
Lobide ki telefon çalınca hemen yanı başında olduğum için açıverdim.
"Buyrun?"
"..."
"Hey?"
"..."
"Ah pekal-"
"Gece?"
"Noah?"
"Gece?"
"Noah söylesene noldu?"
"Şey ımm, bugün konuştuğun çocuk kimdi?"
"Müşteri. Annesi etrafı gezdirmemi rica etti."
"Hmm..ben de buluşup bir yerlere gidelim mi diyecektim."
"Çok isterdim ama Onur'a söz verdim. Üzgünüm."
"Önemli değil. Onur'la iyi eğlenceler."Telefon bir anda yüzüme kapanınca donakaldım.
Telefonu yerine bırakıp tam anneme hoşçakal diyecektim ki telefon yine çalmaya başladı."Buyrun?"
".."
"Alo?"
"......"
"Alo?!"
"......." sadece nefes alış-veriş sesleri vardı.Ve çağrı Noah'nın kaldığı odadan geliyordu.
Başına kötü bir şey mi gelmişti yoksa?
Koşar adımlarla onların odasının olduğu koridora doğru gitmeye başladım.Kapısı açıktı?
İçeri doğru kafamı uzattığımda karşımda gerçekten bu dünyada en son görmek isteyeceğim görüntüyle karşı karşıyaydım.
Noah ve Sadie öpüşüyorlardı.
bölüm sonu
——//——//——//——//——//
evd yb attım arkdşlr umarım gününüz güzel geçer tşk öd bb
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Just Hold On For Me // Noah Schnapp Fan-Fic 🍕
FanfictionOtelde her günü normal geçerdi. Çalışırdı orada nasıl olsa. Ta ki bir yabancıya vurulana kadar. Bilmiyordu onun milyonlarca hayranı olduğu. Tek istediği gözlerine daha yakından bakmaktı. "Bekle." dedi Noah Gece'ye. "Sadece bekle, benim için." Gece...