☀️Mağaradaki Kızlar ☀️

4.3K 178 15
                                    

Merhaba sevgili okuyucularım.Bugün GTKK (Güneş Tanrıçasının Küçük Kızları) başlamıştır.Herşeyden önce bu kitapta (Zaten başlıktan belli) Tanrılar ve Tanrıçalar vardır ve size rica ediyorum lütfen yorumlarda "Kafir" "Allah'a inanmıyor musun?"demeyin Bende bir Müslümanım ve sizler gibi bende Allah'a inanıyorum lütfen bunu bilerek okuyun ve keyfinize bakın.

Şimdi Bu kitapta yerler ve Tanrılardan biraz bahsedelim sonra hemen kitabımıza geçelim.

Bu kitaptaki yerimiz Hassia adı verilen antik bir kent tabii başka yerlerimiz de olacak ama ana yerimiz Hassia.Buradaki insanlar Antik Yunan elbiseleri giyiyor ve onlara benzer inançları var ama bu insanların büyü yetenekleride var.Evlerin çoğu kerpiç, çamur ve kesme taşlardan yapılıyor

Şimdi gelelim Tanrı ve Tanrıçalarımıza

Güneş Tanrıçası Auranio
Ay Tanrısı Mooa
Su Tanrıçası Aquaria
Ateş Tanrısı Flamus
Hava Tanrısı Winddip
Toprak Tanrıçası Goi
Ölüm Tanrıçası Waoipa
Ruh Tanrıçası Ein
Karanlık Tanrısı Yapo
Değerli Taşlar ve Mücevherler Tanrıçası Gemna
Zaman Tanrıçası Cosmica
Adalet Tanrısı Justo
Savaş Tanrıçası Wania
Eğlence ve Mutluluk Tanrıçası Festiva
Gökyüzü Tanrısı Sartipo

"Kaç güne orada oluruz Yanso?"dedi kadın yanındaki Yaşlı Büyücüye bakarak

"Hemen bakalım efendim"dedi Büyücü ve gözlüklerini çıkarıp haritaya baktı
"En az 10 saate orada oluruz efendim"

"Efendim bence kamp kurmalıyız.Akşam olmak üzere.Bu saatlerde dışarı çıkmak tehlikeli olabilir"dedi Askerlerden biri öne çıkarak

"Tamam o zaman burada kamp kuruyoruz yarın devam ederiz"dedi Kadın ve atından indi

Askerler çadırları ve atları hazırlarken kadın uçurumdan batan güneşe bakıyordu.Güneş kadının arkasındaki dağa fazlasıyla ışık gönderiyor sanki içeride bir şey varmış da Güneş onun orada olup olmadığını kontrol ediyormuş gibi gözüküyordu.Kadın bu durumu fark etmişti

"Auranio bir şey biliyor herhalde..Tanrıçamızın işine karışılmaz"dedi ve aşağıya bakmaya devam etti

"Kraliçe Ahtyrenna?"

Kadın arkasından gelen bu sesle arkasını döndü

"Efendim Yanso?"dedi kadın

"Yemek hazır Kraliçem"dedi yaşlı büyücü gözlüklerini düzelterek

"Geliyorum"dedi Kraliçe ve beyaz elbisesini düzelterek kampın olduğu tarafa gitti

Herkes çimenlerin olduğu büyük masada oturuyordu.Hizmetkarlar herkese servis yaptı.Yemekte askerlerin avladığı geyik ve kırmızı şarap vardı.Herkes yemeğini sakince yedikten sonra eğlenmeye başladı.Eğlenceler ya Tanrıların hikayeleri yada kurulan ateşten atlama oluyordu ama eğlencelere tek bir kişi katılmıyordu o da Kraliçe Ahtyrenna'ydı

Kraliçe eğlenceleri melül melül izliyordu ama yüzünde bir hüzün vardı.Son zamanlarda Kraliçe hüzünlenmişti bunun sebebi ise 7 yıldır kendini devam ettiriyordu

Kraliçenin çocuğu olmuyordu

Ahtyrenna 28 yaşında evlenmişti.Testa Prensi Phili ile muhteşem bir yaz günü evlenmişti ikisi çok mutluydular.Ama hep bir çocukları olsun isterlerdi ne yazık ki olmamıştı.Bu yüzden de Kral ve Kraliçe çok mutsuzlardı

"Kraliçem lütfen bir şeyler yiyin,birşeyler yapın çok uzun zamandır boş boş oturuyorsunuz"dedi Büyücü Yanso

"Nasıl olmamı bekliyorsun? Mutlu mu?"dedi Kraliçe boş boş bakarak

"Evet Kraliçem.Eskisi gibi Mutlu ve huzurlu"

"Beni mutlu edebilecek tek şey bir çocuğumun olması"dedi Kraliçe ve ayağa kalktı

"Ben biraz gezeceğim"dedi ve yürümeye başladı

Kraliçe kampın hemen yanındaki ormanda yürümeye başladı.Etraftaki cırcır böcekleri etrafa sakinlik katıyordu.Ay ışığı ise canlılık.Kraliçe yukarı baktı ve durdu sonra da ellerini havaya kaldırdı

"Tanrılarım lütfen bu hizmetkârnıza yardım edin.Sizin için herşeyi yaparım"dedi Kraliçe hüzünlü bir sesle

O anda çalılardan bir ses geldi.Kraliçe ellerini göğüsüne doğru çekti

"Kim var orada?"diye seslendi

Yanıt gelmedi ama çimlere basma sesi yeniden duyuldu.Kraliçe eliyle mor bir ışık oluşturdu

"Soruyorum,Kim var orada!?"dedi

Bu sefer sesler çimlerin üzerinde koşan birinin sesi gibi geldi.Kraliçe sesi takip etti ama bu sesi çıkartan kişiyi göremedi.Sesler bir mağaranın girişinde değişti ve 'tak tuk'sesleri gelmeye başladı.Kraliçe takip etmeye devam etti ve karşısına taştan merdivenler çıktı.Sesler bu sefer merdivenlerden gelmeye başladı.Kraliçe ise sesi çıkaran kişi merdivenlere tırmandı

Çok uzun bir sürenin ardından merdivenlerin sonuna geldi ve kocaman bir delik ile karşılaştı deliğin ilerisinde ise kocaman bir silüet vardı.Kraliçe korkuyordu ama ne olduğunu da merak ediyordu.Silüet'e doğru yürüdü.Silüet yavaş yavaş kendini belli etmeye başlayınca Kraliçe bir şok geçirdi

Silüet biri daha 6 yaşında diğeri ise 2 yaşında olan iki tane çıplak kızdı.Kraliçe elini ağızına götürdü ve küçük kızlara yanaştı

"Siz burada ne arıyorsunuz?"dedi Kraliçe

6 yaşındaki kız yanıt vermedi ve minik kardeşine daha çok sarıldı sonra da Kraliçeye boş boş bakmaya başladı

Kraliçe afallamıştı.Bu iki minik kızın bu büyük mağarada ne işleri vardı.Yüzlerindeki kir ve olmayan elbiselerinden burada uzun süre durdukları söylenebilirdi.Küçük kız, Kraliçenin elindeki mor ışığı fark edince kardeşine daha çok sarılarak geriye doğru kaydı

"Hayır,Hayır korkmanıza gerek yok size zarar vermeyeceğim"dedi Kraliçe ve elini uzattı

Minik kız çekine çekine Kraliçenin elini tuttu.Bir süre durduktan sonra Kraliçeye daha şefkatli bir bakış attı

"Adınız ne sizin?"diye sordu Kraliçe

Kızlar yanıt vermediler

"Konuşamıyor musunuz?"dedi Kraliçe

Küçük kız mağrur mağrur bakmaya devam etti.Kraliçe bütün olayı anlamıştı.Bu minik melekler terk edilmişti

"Hadi gelin sizi evime götüreyim.Size birer banyo yaptırır yeni elbiseler giydiririm"dedi Kraliçe

Küçük kız ayağa kalktı ama kardeşi hâlâ yerde oturuyordu.Kraliçe onu kucağına aldı ve birlikte mağaradan çıktılar

Güneş Tanrıçasının Küçük KızlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin