Ein ve Aura,Hizmetçi Vespi'nin dediği gibi Yanso'yu aramak için Kalenin içine girdiler
"Şu Yanso gene ne istiyor ya? Oyun bile oynayamıyoruz"diye söylendi Ein
Aura, Ein'e baktı ve ellerini iki yana açtı
"Özel Güçlerimiz hakkında çalışmalar yapacakmışız"dedi Aura
"Artı bizim yeteneklerimiz Kimse de yok o yüzden bu kadar üzerine gidiyorlar,Biraz daha büyüyelim inan bana peşimizi bırakmazlar"dedi Ein
Aura birazcık düşündü.Yetenekleri üzerinde çok durmuyorlardı.Aura yeteneklerini sadece Diana ve Ein ile gittiği o odada öğrenmişti.Sonra da sanki hiç olmamış gibi bahsedilmemişti
Ayrıca artık Kraliçe Ahtyrenna'yı da fazla görmüyordu.Kesinlikle bir sorun vardı ve Aura bu sorunun ne olduğunu çok iyi biliyordu
Odalarının başında bekleyen Yanso ve kucağındaki kardeşi Diana'yı gördü.Onları bekliyorlardı
"Aura,Sen benimle gel.Ein seni annen çağırdı onun yanına gitmen lazım"dedi Yanso
Ein ellerini iki yana açtı.Buraya yeteneklerini keşfetmek için geldiğini sanıyordu
"Ama...Hizmetçi Vespi bana yeteneklerimi öğrenmem için gelmem gerektiğini söyledi"dedi Ein
"Aslında sadece Aura'yı istiyorum şu anlık.Sen yanında olduğun için senide çağırmasını istedim ama sanırım ikinize de güç öğreteceğimi zannetmiş olmalı"dedi Yanso
"Peki...Annem nerede?"dedi Ein
"Annen,Kraliçe ile birlikte İksir Odasında"dedi Yanso
"Tamam! Sonra görüşürüz Aura!"dedi Ein ve koşarak oradan uzaklaştı
Aura giden Ein'e elini sallarken elini Yanso tuttu
"Hadi,Prenses.İkinizin yetenekleri üzerinde durmamız lazım"dedi Yanso
Aura, Yanso'nun elini tutarak yürümeye başladı
"Prenses,Dediğim gibi ikinizin de yetenekleri Nadir yetenekler.O yüzden bunun üzerinde biraz durmamız lazım.Hem senin hemde kız kardeşinin bazı antrenmanlara ihtiyacı var,Geleceğimiz için bu çok önemli"dedi Yanso
Diana ise Yanso'nun kucağında parmağını emiyordu.Aura ona doğru gülümsedi ve sonrada sağına doğru baktı
Sağı,duvara bakıyordu ve ayrıca Sağında Baş Düşmanı olan Tanrıça geri gelmişti.Yüzünde sinsi bir gülümseme vardı
Aura korkudan çığlık atacak cesareti bile bulamadı.Tanrıça işaret parmağını ağızına doğru götürdü ve ona susması için işaret verdi ve elini uzattı.Aura uzattığı elini mili miline takip etti ve elinin Yanso'nun önünde doğru işaret ettiğini fark etti
Tanrıça sadece Aura'ya gözüken bir gölge olduğu için Yanso hiç bir şey fark etmedi.Tanrıça elini yumruk yaptı ve Yanso'nun tam önünde kocaman ve kalın bir taş oluştu ve bu taş merdivenlerin hemen yanındaydı
Tanrıça yeniden gülümseyerek Aura'ya baktı.Aura neler olduğunu kestirmişti bile.Taş, Yanso'nun takılmasını ve aşağıya doğru yuvarlanmasını sağlayacaktı ve Yanso ile birlikte Diana'da yuvarlanacaktı
İşte o an herşey aniden oldu
Aura daha bağırmaya fırsat bulamadan Yanso taşa takıldı ve kucağındaki Diana'yı fırlattı.Aura çevik bir hareketle Diana'yı tutmuş olsa da merdivenlerden aşağıya doğru yuvarlanan Yanso'yu kurtaramamıştı.Yanso merdivenlerden aşağıya yuvarlandı
Aura, Yanso'yu yuvarlanması bitene kadar izledi.Yanso yere düşünce bacaklarını tuttu ve acıyla inledi.Diana ise olaylardan habersiz parmağını emmeye devam etti
Aura,Ölüm Tanrıçası'nın gölgesine baktı.Tanrıça yüzünde sinsi bir gülümseme ile onlara bakmaya devam ediyordu.Aura sinirle ona doğru baktı
"Sana bunu ödeteceğim"diye fısıldadı
Diana ise Ölüm Tanrıçası'nın yüzüne doğru dilini çıkardı ve ses çıkardı.Tanrıça yok oldu
Yanso'nun sesleri hâlâ geliyordu.Aura, Diana ile aşağıya doğru indi ve Yanso'nun yanına gitti
"Öğretmenim iyi misiniz?!"dedi Aura
Yanso elini uzattı
"Askerleri ve Anneni,Babanı çağır Aura"dedi Yanso boğuk bir sesle
Aura kafasını salladı ve Yanso'yu kurtarmak için bütün kaleyi gezmeye ve bağırmaya başladı.Yardım çığlıklarını duyan Askerler,Kral ve Kraliçeye haber verdi ve kısa bir süre sonra herkes Yanso'nun yanına doğru koşup ona yardım ettiler
Günün geri kalanında ise Aura ve Diana hiç bir şekilde ders görmediler ve odalarında zaman geçirdiler.Aura yerde otururken Diana ise onun üzerine çıkmaya çalışıyordu
"Yaptığım şeyi beğendiniz mi?"dedi bir ses
Aura sağına doğru döndü.Geri gelmişti ve onlara doğru yine o sinsi bakışlarını atıyordu.İkiside ona bakılı kalmıştı
"Hiç hoş değildi.Hiç beğenmedim"dedi Aura
Sesi sakın çıkıyordu ama yinede içinde birazcık olsun öfke vardı
"Aaa,Ama bunu sizin için yapmıştım özellikle de kardeşin için"dedi Tanrıça
Aura, Diana'ya baktı.Gözleri fal taşı gibi açıldı,Ne yapmak istediğini anlamıştı
"Onu öldürecektin değil mi? Kardeşimi öldürecektin!"dedi Aura öfkeyle
Tanrıça ellerini çırptı
"Bravo...Bravo! Amacımı çok çabuk öğrendin Prenses ama şanslıymış ölmedi"dedi Tanrıça
Diana öfkeli bir çığlık attı ve Ölüm Tanrıçası'nın üzerinde doğru emekledi ve duvarı yumruklamaya başladı
Tanrıça yüzündeki gülümsemeyi devam ettirdi.Diana'nın duvara vurması ona hiç etki etmiyordu
"Neyse...Zaten çok yakında intikamımı annenizden ve bu şehirden alacağım.İntikam sebebini biliyorsunuz değil mi?"dedi Ölüm Tanrıçası
"Evet"dedi Aura
"Güzel,O zamana kadar hoşçakalın"dedi Tanrıça ve gözden kayboldu
Diana hâlâ duvara vurmaya devam ediyordu,Aura onu kucağına aldı ve duvardan uzaklaştırdı.Saçını okşamaya başladı
"Korkma,Diana onun burayı yok etmesine izin vermeyeceğim"dedi Aura
Diana 'Ba Ba' ve 'Gı Gı' diye sesler çıkardı
Odalarının kapısı açıldı.İçeriye Kral ve Kraliçe girdi.İkiside kızlarına bakıyorlardı
"Yanso iyi mi?"dedi Aura
Kraliçe Ahtyrenna yanına geldi ve oturdu.Aura'nın saçlarını okşamaya başladı
"Korkma bebeğim,Yanso iyi sadece birkaç yeri incinmiş"dedi Kraliçe Ahtyrenna
Aura ağlamak üzereydi
"Keşke farkında olup söyleseydim"dedi
Kral Phili, Diana'yı Aura'nın kucağından aldı ve yanına oturdu
"Hayır,Tatlım senin suçun yoktu...Aniden oldu.Hem biliyorsun Yanso artık yaşlanıyor böyle şeylerin olması pek anormal değil"dedi Kral Phili
Aura keşke her şeyi söyleyebilseydi diye düşündü ama Kral Phili ve Kraliçe Ahtyrenna'nın yapacağı bir şey yoktu.Bir insan bir Tanrıyla kapışamazdı
Aura sesli bir biçimde ağlamaya başladı.Kraliçe ve Kral ona sarıldılar.Kraliçe onun saçlarını okşamaya devam ediyordu
"Herşey yoluna girecek Aura.Sana söz veriyoruz"dedi Kraliçe Ahtyrenna
Aura,Kraliçeye sarılırken Herşeyin yoluna gireceğine inanıyordu
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güneş Tanrıçasının Küçük Kızları
خيال (فانتازيا)Büyük bir mağarada sahipsiz iki tane kız çocuğu bulunur Ama onlar herkesin düşündüğü gibi sahipsizler mi?
