~6~

35 4 2
                                    

Sonra bir an gözleri dudaklarıma kaydı ve asla tahmin edemeyeceğim bir şey yaptı.

Pembe dudaklarını dudaklarıma kilitledi. Ve çılgın gibi beni öpmeye başladı.

***

Sanki dipsiz bir okyanusta hiç durmadan batıyor veya bir uçaktan paraşütsüz atlıyordum.

Sanki uyuşturulmadan bir kalp ameliyatına alınmış, kalbimi söküp alırlarken ruhum bedenimi izliyordu.

Sanki bir oda dolusu uyuşturucuyu içime çekiyordum.

Kalbim atmaz, beynim düşünemez, bacaklarım beni taşıyamaz olmuştu artık.

Sanki kanatları bağlanmış bir kavanoz kelebek mideme koyulmuş ve sonra kanatları açılıp özgürlüklerine bırakılmıştı.

Bu bütün hislerimin sorumlusu küçük bir öpücüktü belki ama, dudaklarım nefes almayı ilk kez öğreniyor gibiydi.

Mete elini belimden çektiğinde ve benden ayrıldığında ne zaman kapattığımı hatırlayamadığım gözlerimi açtım.

O ne yaptığını daha yeni idrak etmiş gibi bana bakıyor, ben ise vücudumun kontrolünü tekrar ele almaya çalışıyordum.

Kalbim o kadar hızlanmıştı ve başım o kadar dönüyordu ki sanki şu an hiç bitmeyecek bir rüyada gibiydim.

İkimiz de birbirimize bakıyorduk. Ruhum çoktan koşarak buradan uzaklaşmış fakat bedenim koşmak için fazla yorgun, fazla korkak, fazla çaresizdi.

Gözyaşlarım, kontrolsüzce gözlerime hücum ediyor, hafiften dudaklarım titremeye başlıyordu.

Hissiz kaldığım yetmezmiş gibi şimdi de görüşüm bulanıklaşmıştı. Mete'nin yüzünü seçmekte zorlanıyordum.

Mete'nin bana yaklaştığını hissettiğimde hemen bir adım geri çekildim ve ellerimle gözyaşlarımı hızlı ve umursamaz bir şekilde sildim.

Şimdi görüşüm netleşmişti. Mete bana korkmuş ve pişman olmuş gibi bakıyordu.

Ona sövmek, ona vurmak, yüzüne, yumruk atmak, ağzıma geleni söylemek istiyordum ama bedenim kilitlenmişti resmen.

Hüngür hüngür ağlıyor değildim ama sağ gözümden bir damla yaş çoktan yolunu bulmuş, yanağımdan çeneme doğru umursuzca ilerliyordu.

Sonra sorgulamaya başladım. Neden yapmıştı bunu şimdi? Neden ortada hiçbir şey yokken kendisine ve bana bunu yapmıştı? Nedeni neydi tüm bunların?

Beni öpmeden önce söylediği cümleler kafamda bir o tarafa bir bu tarafa koşturuyordu.

"Hala anlatmamı istiyor musun?" demişti bana.

"Evet!" diye bağırdım birden. Aslında bunu kafamda dönüp duran o sese cevap olarak söylemiştim ama cevabım içimde durmayı reddedip bağırarak kendini dışarıya atmıştı.

"Evet, hala anlatmanı istiyorum." dedim sonra normal ses tonumda.

Anlatmasını istediğimde emin değildim oysa ki.

Şimdi sol gözümdeki gözyaşım da yolunu bulmuş bir şekilde ilerliyordu.

Mete tekrar bana doğru yaklaştı. Bu sefer geri çekilmedim.

Yaptığı onca şey yetmezmiş gibi şimdi elleriyle yüzümü tutmuş, utançtan yere bakan yüzümü kendisine doğru çevirmişti.

Ona baktım. Gözleri artık eski maviliğindeydi. 'Mete mavisi' ismini verdiğim rengine dönmüştü tekrar. Eskiden ait olduğu rengine.

Görev TamamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin