Bölüm 3

20 6 0
                                    


3

Ali, kat kaloriferi yapan dükkanının önüne geldi. Meslek lisesini geçen yıl bitirmişti ve birçok işe girip çıktıktan sonra bu dükkana girmişti. Altı aydır burada çalışıyordu. İçeri baktı, patronu selamladı, gelen giden yoktu henüz, dışarı çıkıp kaldırıma çevreyi seyrederek oyalanmaya başladı.

Az sonra dükkanın önüne mavi eski kamyonet yanaştı. Araçtan Kemal indi: "Ne haber Ali?" dedi.

"İyidir abi."

"Araca takımları yükle."

"Reşit abi nerde, onunla çalışıyorum?"

"O bugün bir düğüne gitti. Yanımdaki çocuk nişanlandı. Reşit seni alabileceğimi söyledi, bugünlük sadece."

Bu dükkana bağlı üç usta iş yapardı. Her birinin yardımcısı; yani çırağı vardı.

Ali'nin duydukları hoşuna gitmedi.

41 yaşındaki Kemal'i hiç sevmezdi, normalde selam vermeyen, kibirli, sürekli futbol maçlarından ve siyasetten konuşan biriydi Kemal.

Boş biriydi, mankafanın tekiydi ve üstelik çok tehlikeliydi. Siyasetten konuşurken işin profesörü edası takınırdı, ona göre kendisi gibi düşünmeyen aptaldı. Kemal; saygısız, terbiyesiz ve küfürbaz biriydi, çok kolay sinirlenir, ağzına geleni söylerdi. Deli dolu biri olduğu için ve kuvveti de yerinde olduğu için kimse ona ses çıkaramaz, o deli deli konuşunca onunla ince ya da kaba yollu alay ederler, "sen haklısın canım, zaten dünya senin çevrende dönüyor, kazma herif" türünden laflar ederler, işi şakaya, şamataya dökerler, hep birlikte gülerlerdi. Kemal böyle lafları çok sever, hemen patlatırdı iri kahkahalarını. Mum gibi söner, yumuşardı.

Atıp tutardı Kemal başkaları hakkında, yalancının tekiydi. Kemal'in ailesi, kimlerle yaşadığını bilmezdi Ali, oysa dükkandaki herkesle samimiydi ve aileleri hakkında bilgiye sahipti. Kemal ailesinden hiç söz etmezdi kimseye. Neden acaba? Bekar, sorumsuz olduğu için pislik saçıyordu herhalde. Evli, çoluk çocuk sahibi adamın hali böyle olmazdı. Koca adamın liseli bir ergen gibi hareket etmesi, onca boş sözü vs. Ali, buna şaşardı. Mümkün olsa ona 25 sene unutamayacağı temiz bir dayak çeker, "yeter lan, adam ol" derdi. Onu çok itici bulurdu, tam boğazlanacak ya da dövülecek biriydi bu herif.

Sesi davudiydi ve yaygara gibi çıkarır gibi yüksek sesle konuşurdu. Kemal, esip gürlerdi, kafası bozunca tekme tokat girerdi karşı tarafa, Ali gözüyle hiç görmemişti; ama destan gibi anlatılırdı Kemal'in delilikli, olayları, Kemal ölümden korkmazdı, içkici diye bilinirdi. Ama işe içkili gelmezdi. Gözü kara biriydi ve kafası atmışsa, ucunda ölüm olacağını bilse geri adım atmazdı, onun namını bilen bilmeyenlere anlatıp dururdu.

SEVMEK  ZAMANIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin