Heyecan.
Çok güzel bir duyguydu.Bazen elin ayağın birbirine girerdi bazende bayılacak gibi olurdun.Belkide kendini rezil ederdin.
Çocukken babam beni tatile götüreceğini söylediğinde çok heyecanlanmıştım.Çünkü yeni bir yeri keşfedecektim.o zaman ki heyecanım saftı.
Ama şimdi Jin hyung randevuya çıkmak için teklif etmişti.Heyecandan elim ayağım birbirine girerek ne söyleyeceğimi unutacaktım.
Kendime gelerek bileklerimi kavrayan ellerini tutarak onu sevdiğimi söylemiştim.Daha sonra Jin hyung bana sarılmıştı.sımsıkıydı aynı teşekkür eder gibiydi.Bende ona aynı şekilde karşılık vererek kafamı yaslamıştım.
Ayrılmamıza sebep olan yalancı öksürük sesleriydi.Anın verdiği heyecanla hemen ayrılmıştık.
"Bizi unuttunuz sandım.Artık bittiyse pasta yiyebilir miyiz?" dedi Yoongi hyung sitemle.
Ayakta olduğum için sandalyeler yerine koltuğa oturmaya tercih ettim.
"Eeee nasıl anladınız birbirinizi sevdiğinizide açıldınız?" dedi yoongi hyung.Herhalde ağzında yemek olduğu için boğuk çıkmıştı.
"Ne zaman sevdiğimi anladığımı bilmiyorum. Ama bana ne zaman güven verdiğini çok iyi hatırlıyorum" demiştim.Dediğim gibi ne zaman sevdiğimi bilmiyorum ama Sevgi zamanla olacak bir şey değil mi?
"Peki ya sen Jin hyung?" demişti Jimin.biraz sert söylemişti.Sinirli miydi acaba? Sinirli olabilirdi Çünkü ona bahsetmemiştim Jin hyungla olanları.yalnız kaldığımızda konuşmamız lazım olacaktı
"Benim ki sır olarak kalacak.bu yüzden bana sormayın" demişti Jin hyung.Neden demiyordu ki? Meraktan çatlardım.
"İyi tamam be.Neyse Jimin biz kalkalım.Geç olacak saat.Her şey için teşekkürler.bu arada Tae bey doğum günün kutlu olsun.hediyeleri beğenmişsindir.Güle güle kullan " diyerek adım seslerinin uzaklaştığını duydum.bende peşlerinden giderek savdurmak istemiştim.
Kapı açılma sesini duymuştum.
Jimin geldikleri için teşekkür ederken kulağımda sıcaklık hissetmiştim
"Yarın hafta sonu.benimle ilk randevunu gerçekleştirir misin?" demişti.bende anın verdiği heyecanla hemen kafamî sallamıştım.
Kendimi şuan aptal olarak görmüştüm.Sıcak nefesi hissetmem heyecanlandırmıştı.Daha sonra yanağımdan makas alarak "çok tatlısın" demişti gülerek.
Ben tatlıyım onun için .Onun için ben tatlıyım diye düşünürken kapının kapanma sesini duydum.
"Sen bana hemen ne yaşadığınızı anlatacaksınız.Baştan sona en ince ayrıntısına kadar anlatacaksanız." demişti bağırarak Jimin.
Ben daha heyecanın etkisindeyken anlatmamı istiyordu.Ama bu haksızlık.Heyecanımı mutluluğumu yaşamak bugünkü olanları tekrar düşünmek istiyordum.
Jimin beni itekleyerek yatağa oturttu ve sorgulamaya başlamıştı.
Anlattığımda tekrar yaşayacak gibi olacağıma emindim.Anlatırken kalbim heyecandan atmayı unutmazdı.
*****
Jimin her şeyi en ince ayrıntısına kadar sordu ve bende en ince ayrıntısına kadar anlatmıştım.
Ama şunu bilmiyordu 'jin hyung ile öpüştüğümü' .ne o sordu ne de ben söyledim.
Jiminin uykusu geldiği için hemen uyumuştu.Bende gece boyunca internetten ilk randevuda neler olması hakkında bilgi sahibi olmak için videoları dinlemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RAINBOW / TAEJIN
Fanfiction...Hyung peki aşkın rengi ne? yoksa diğerlerin saçmaladığı gibi kırmızı falan mı? -Hayır.Aşk bütün duyguları içerir.Kıskançlık,öfke,kontrolsüzlük,kendini tatmin etme,gurur,üzüntü,nefret ve sevgi.Aşık olduğunda bunların hepsini yaşarsın bu yüzden aşk...