RAINBOW / TAEJIN

İstenmeyen misafir

Öğrenmiştim ondan.
Sevgiyi,sadakati,güveni,değer vermeyi.Her şeyi ama her şeyi ondan öğrenmiştim.

Önceden kalbim bu duygulardan eksikken şimdi fazlasını tadıyordu.Haketmek istiyordum.O duyguları bana öğretti ve bu adama hakettiği değeri vermek istiyordum.En güzel şekilde.

Yanımda kollarımın arasında mışıl mışıl uyuyan bedenin saçlarından öperek geri çekilmiştim.Yumuşacıktı saçları.Hep öpme isteği uyandırıyordu ama eğer fazla öpersem  uyanırdı ve ben onun uykusunu almasını istiyordum.Bu yüzden belimdeki kolunu tutarak kaldırmış ve yatağa koymuştum.Bende ses çıkarmayacak şekilde yavaşça kalkarak mutfağa gitmiştim.

Yemek yapacaktım uzun aradan sonra.En son Jin ile beraber yemek yapmaya kalkışmış ve parmağımı kesmemle son bulmuştu.Hatırladımda en özel anımdı.İlk özel anımdı.Arkama geçip elimi tutarak yön vermesi ,kurduğu cümleler hala aklımdaydı.'sevdiğine kıyamadığın için kestin' demişti ve bu sefer sevdiğimi mutlu etmek için yemek yapacaktım.

●○

Mutfak malzemelerin yerini zor bulsamda her şeyi hazır etmiştim.Masadaki tabaklara çorbaları koymuştum.Şimdi her şey tamamlanmıştı.Bir tek hala uyuklayan sevgilim vardı.Uyandırmak için odaya doğru ilerlemiş ve yatağa oturarak elimle Jin'i aramıştım.Buluşmuştu. Çıplak omuzu ve ellerim kavuşmuştu.Hafifçe sallayarak seslenmiştim naif sesimle.

"Sevgilim,hadi uyan" derken hafif mırıltılar çıkarmıştı.Çok tatlıydı mırıltıları.Bir bebeğin mırıltısından farksızdı.

Jin kollarıyla belimi sararak kafasını bacağıma koymuştu.
"Okşa saçlarımı.Okşa ki biraz daha uyuyabileyim"
"Hayır uyuma.Uyumanı istemiyorum.Hadi kalk bizim için yemek hazırladım sevgilim" dedikten sonra Jin kafasını kaldırmıştı.

"Sen bizim için yemek mi yaptın?" demişti şaşırmış sesiyle.Omuzunda olan ellerimi ensesine getirerek saç uçlarını okşamaya başlamıştım."Evet yaptım.Hadi yiyelim sevgilim"derken Jin boynumu öperek geri çekilmişti "Sevdiğinin canını acıtmamak için kendine zarar vermedin değil mi?" O anda kafamı sağa sola sallayarak "Hayır.Bu sefer ikiside zarar görmedi.Hadi yiyelim ki mutlu olalım" dememle Jin kollarını belimden çekmesiyle ayağa kalkmıştım.Jin de yanıma gelerek elimi tutmasıyla mutfağa doğru ilerlemiştik.

"Hmmm sofra çok güzel görüküyor.Biraz önce zaten kokulardan iştahım kabarmıştı" demesiyle gülümsemiştim.
"Ne yani sen uyanık mıydın?" demiştim.İnsan uyurken nasıl iştahı kabarsın ki?

Jin ilk başta öfleyerek "Anlamadın mı gerçekten? İştahımın kabarmasının sebebi sensin .Senin bacağında yatarken ve senin boynundan öperken kokunu almamla kabardı.Gerçekten geç anlıyorsun bazı şeyleri" diyerek gülmüştü.Ne var ki bunda? Aklıma ilk gelen yemekti.Nerden bileyim senin bunu kastettiğini?

"Hmmmm yemek çok güzel olmuş.parmaklarımı yiyeceğim resmen " demişti ağzındaki lokmalara rağmen.

Bende yemek yemeyi akıl ederek yemeğe başlamıştım.Gerçekten güzel olmuştu.Biraz tuzu fazla olsada .

"Ellerine sağlık bebeğim çok güzel olmuş" demişti son şapırdatmasını yaparken.

"Eee 10 üzerinden kaç puan veriyorsun?" Demiştim heyecanlı heyecanlı.İlk yemeğim olduğu için merak etmiştim.

"9 puan veriyorum" demişti kikirdeyerek.
"Neden ya ? Parmaklarımı yiyeceğim diyen sendin."
"Evet dedim ama sunumun kötüydü.Mesela tabaktan yemek yerine ellerinden yemeği tercih ederim.Hala geç sayılmazsın oysaki" diyerek elini bacağıma koymasıyla hafif irkilmiştim.Sonra duran el baldırımı sıkmaya başlamıştı.Biraz önce aniden irkildiğim için kalbim hızlı hızlı atarken şimdi heyecandan atıyordu.