Hemen Ali'yi kolundan tutup kenara çektim. (Salondalar. İşte filmi izledikleri yer.)
Ali: Noluyo Eylül?
Eylül: Babam orda babam!
Ali: Ne!?
Eylül: Selen ablayla gelmişler. Sinemaya giricekler sanırım.
Ali: Eylül yakalanırsak nolucak!?
Eylül: Allah buraya geliyorlar!
Ali: Napıcaz şimdi!?
Eylül: Sen gir şuraya!
Ali: Eylül delirdin mi? Kolinin içinde ne işim var benim! (Koli ne bilmeyenler için büyük karton kutu)
Eylül: Ya geliyorlar ya gir işte!
Ali: Başımın belasısın ya yemin ediyorum başımın belasısın!
Eylül: Ali bak valla gelcekler gir artık şuraya.
Ali: Of Eylül ya of!
Ali kolinin içine girdi. Sinema salonunda başka giricek yer mi yok dersenizde, varda hem zamanımız yok hemde böyle daha eğlenceli oldu sanki! Zaten koli çok büyüktü başka saklanıcak yerde olmadığı için mecburen kolinin içine girmek zorunda kaldı. Çok komikti ama şuan ciddi olmam gerekiyordu. Zaten yakalanırsak başımız çok büyük belaya girebilirdi.
Eylül: Babamların yanına gidiyorum. Sakın biryere kıpırdama.
Ali: İstesemde kıpırdayamam zaten.
Küçük bir kahkaha patlatıp koşarak babamların yanına gittim. Çok uzakta değillerdi zaten neredeyse gelmişlerdi.
Vedat: Kızım senin ne işin var burada?
Eylül: Babacım sinemaya gelemez miyim?
Vedat: Gelirsin tabide. Hangi film?
Eylül: Eee şey ben filmden çıktım. Ş-şimdi eve gidicem.
Selen: İyide kızım film yeni başlıyor.
Eylül: Ş-şey ben b-bir öncekine girmiştimde anca çıkabildim.
Selen: Bize ilk filmin şuan olduğunu söylediler.
Eylül: Ş-şey başka salondur o!
Selen: Tamam o zaman. Vedatcım gel biz yiyecek bir şeyler alalım.
Vedat: Olur olur.
Onlar gider gitmez derin bir oh çektim. Ali'nin yanına gittim.
Kendi kendine söyleniyordu.Ali: Ya hayır anlamıyorum sen gir kolinin içine tabi bücür ya sığardı o. 2 metre adamım ben sıkıştım zaten. Of başımın belası bu kız ya. Ama tatlı belası.
Eylül: Demek ben başının tatlı belasıyım öyle mi?
Ali kutunun kapakları açtı.
Ali: Yooo!
Eylül: Neyse hadi çabuk çık kaçmamız lazım.
Ali: T-tamam.
Ali'yi zorda olsa çıkarmayı başarmıştım. Ben başarmıştım. Çünkü beyefendi 2 metre ya sıkışmış!
Hızlıca koşarak AVM'den çıktık.
Eylül: Of ya! Ya babamlar neden heryerden çıkıyo anlamıyorum ki!
Ali: Aynen.
Eylül: Ne yapıcaz şimdi?
Ali: Ne yapalım?
Eylül: Bilsem sormazdım herhalde!
Ali: Başım şişti zaten seni hiç çekemiycem Eylül!
Eylül: Sus sen gıcık gamzeli!
Ali: Bücür mavi!
Eylül: Ben eve gidiyorum!
Ali: Git!
Eylül: Sende benimle geliyosun biliyorsun dime!
Ali: Maalesef!
• • • • • • • • •
Esma: Doğruluk!
Şişe çevirmece oynuyorlardı. Esma, Bahar, Alp ve Oğuz gelmişti.
Alp: Aşık olduğun birisi var mı ?
Esma: Ee v-var.
Alp: Kim!?
Eylül: Tek soru hakkın var.
Alp: P-pardon.
Eylül: Ali sıra sende.
Ali'nin gözleri dolmuştu. Nedenini sadece o biliyor gibiydi. Eylül'ün mavilerine takılıp kalmıştı.
Eylül: Ali iyi misin?
Ali: Ha şey iyiyim. Kim çeviriyo?
Eylül: Sen.
Ali: T-tamam.
Ali çevirdi şişeyi. Esma Ali'ye sorucaktı bu sefer.
Esma: Doğruluk mu Cesaret mi?
Ali: Cesaret.
Esma: Hmm.
Esma yanında oturan Bahar'a bakıp göz kırptı Bahar olayı anlamıştı.
Esma: Solundaki kişinin en sevdiğin özelliği ne?
Ali Eylül'e döndü.
Eylül: Ya siz var ya elimde kalıcaksınız artık!
Ali: Kızlar siz artık gerçekten abartıyorsunuz.
Esma: Ya banane siz bana yapıyorsunuz sizin yüzünüzden Oğuz'u öptüm.
Bahar: Ben Alp'i.
Ali: (sessizce Eylül'e) Aslında tam tersi olması gerekiyordu.
Eylül küçük bir kahkaha patlattı.
Esma: Hadi Ali kural ihlali bu!
Ali: Tamam.
Ali Eylül'e baktı. Uzunca. Mavilerinde kaybolmuştu adeta.
Ali: Hmm, sanırım bücürlüğü.
Eylül Ali'nin omzuna yumruğu geçirdi. Eylül dahil herkes gülme krizine girmişti.
Eylül: Ya öküz!
Ali: Bide mavileri!
Herkes suspuş olmuştu. Eylül ve Ali bakışıyordu. Bir anda içeri pat diye birisi girdi.
X: Eller havaya!
_________________________
Selamlarr. Nasılsın? Yeni bölüm ile karşınızdayım. Geç geldi. Kusura bakmayın. Sizleri çok seviyorum. Umarım beğenmişsinizdir. Kocaman öpüldünüz canlarımm.
Sınır: 25 oy 10 yorum 105 okunma.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana Emir Verme!
DiversosNeden sürekli beni korumak zorunda? Babasından nefret eden bir insan neden onu korumak için herşeyi yapabilir ki?