VOTELEMEYİ UNUTMAYIN LÜTFEN!! :)
Multimedya:Melike
Hava sıcak değildi ama soğuk suya ihtiyacım vardı.Hızla küvetin içine girip soğuk suyu açtım.Soğuk vücuduma temas ettikçe titriyordum ama sanki fonksiyonlarım böyle kendine geliyormuş gibi oluyordu.Kapı sesi geldi,sanki biri kapıyı açmış gibiydi.Ama bakmam için kabinden tamamen çıkmam gerekiyordu bu da benim işime gelmiyordu açıkçası.Yıldız Abla'ysa eğer beni böyle görmesini istemezdim.Fahişe olabilirim ama ben böyle olmasını istemedim.Ayrıca vücuduma ondan başka birisi dokunmadı.Her anımda aklıma lanet olası o adam geliyordu.Vücudumda öptüğü yerleri...Sanki yeniden beni öpmüş gibi kendimi tiksinç buldum.Kenarda bulunan lifine vücut jelini sıktım ve lifi vücudumun her yerine deli gibi sürtmeye başladım.Vücudum kızarana kadar durmadım.Burnumu çekmemle ağladığımı anladım.Tutmadım kendimi hıçkırarak ağlamaya başladım.Keşke hiçbir şey bu şekilde olmasaydı.Kapının kapanma sesini duyunca yerimden sıçradım resmen.
"Kim var orada?"
"Yıldız Abla?"Eris sen misin demeye dilim varmıyordu o sıralar...Ses gelmemişti.Saçımı yıkamak için şampuanı elime aldım.Kapağını açar açmaz ne zaman benimsediğimi bilmediğim koku burnuma doldu.Eris kokusu...
İşim bitince kabinin yanındaki vücut havlusunu vücuduma sardım.Uyluğumun biraz altında bitiyordu ve göğüslerim ortadaydı resmen.Bu nasıl bir havluydu böyle.Bornoz falan yok mu ya?Banyodaki bütün dolapları karıştırdım ama bornoz bulamamıştım.Pijamalar odada kaldığı için odaya dönmek zorundaydım.O iç çamaşırlarını giymek istemiyordum.Belki Eris'in baksırlarından birini kaçırırdım.Umarım odada değildir diyerek banyonun kapısını açtım ama sonra şom ağızıma içimden bir küfür savurdum.Eris elleri cebinde camdan dışarı bakıyordu.Kafasını yavaş yavaş bana çevirdiğinde kızardığımı hissetmiştim.Ama vücudum zaten kıpkırmızı olduğu için fark etmezdi.Yüzü hiçbir tepki vermezken gözlerinin büyüdüğünü ve koyulaştığını görmüştüm.Bu iyi bir şey olmasa gerek?
"Ş-şey ben kıyafetlerimi burada burada bırakmıştım o-onları almaya geldim."Hiçbir şey söylemedi.Bekledim,hareket etmeye korkuyordum.Bir müddet daha sonra kafasını yavaşça onaylar biçimde salladı ve tekrar cama doğru döndü.Yine hareket edemiyordum.Bu çocuk bütün fonksiyonlarımı ele geçiriyordu resmen.Silkelendim ve hızlıca yatağın kenarına doğru yürürken ayağımı yatağın köşesine çarptım ve derin bir şekilde inledim.Eris'in sert bir şekilde nefesini dışarıya verdiğini duydum.Nefesi düzensizleşip sıklaşmıştı.Kıyafetleri alıp hızlı bir şekilde banyoya geçtim.Of baksır almayı unutmuştum.Kıyafetleri koymaya yer ararken bir an kirli sepetinin üstünde siyah sütyen ve külot fark ettim.Bunlar benim giydiklerim değildi.Ahh lanet olsun Eris.Şuan ne kadar utandırıcı bir şey olduğunu düşünsem de şuan bunlara ihtiyacım vardı.Kendi kendime fısıldadım.
"Lanet olsun ve teşekkür ederim Eris."Hızlı bir şekilde üstümü giyindim.Ama sütyen dar olmuştu.Bulduğuma şükür diyerek üstümü giyinmeye devam ettim.Eşofman altı olmuş gibiydi ama tişört fazla büyüktü.Aynı havluyla saçlarımı kurulayıp suyunu sıktım.Banyodan çıktığımda odada Eris yoktu ama yine yatağın üstünde bir şey vardı.Biraz yaklaşınca kurutma makinesi olduğunu fark ettim ve Eris'e bir kez daha teşekkür ettim.Tabii içimden.Saçımı kurutma işini bitirmemle odaya Eris'in girmesi eş zamanlı olmuştu.
"Şey ben teşekkür ederim."Belli belirsiz kafasını salladı ve dolaba doğru yürüdü.İçinde tişörte oranla daha küçük gri bir sporcu atleti çıkardı.
"Bunu giy,tişört elbise gibi olmuş."Kıkırdadığımda bana gülümsemişti.Ne?Eris?Gülümsemek?Burası fazla sıcak oldu sanki?Bir gülümseme daha ne kadar güzel olabilirdi,bunu düşünmek üzere aklıma not ettim.Ona doğru yürüdüm ve elindeki atleti aldım.Biraz daha boş gözlerle bana baktı.Acaba odadan çıkması gerektiğini söylemeli miydim?Çıksana herif.