T: Nefes istersen seni eve ben bırakırım. Ne dicem şimdi ben kabul etsem dert etmesem dert. En iyisi çaktırmadan Berrağa kaş göz yapıp sorayım. Ben sorduktan sonra Berrak da gözleriyle onay verdi. İnşallah Tahir görmemiştir. Amin. N: Benim için fark etmez. T: Tamam o zaman seni ben bırakıyorum. Herkesle selamlaşıp Tahirin arabasına bindim. Evi tarif etmem dışında hiç konuşmadık. Bir süre sonra evin önüne geldik. N: Teşekkür ederim. Buraya kadar zahmet ettin. T: Rica ederim ne demek. Okulda görüşürüz. Iyi geceler. N: İyi geceler. Hızlı adımlarla eve girdim. Kapıya yaslandım ve kalbimi yokladım. Şaka maka kalp krizinden ölüceğimden korkuyorum. Bir dakika bir dakika o bana okulda görüşürüz mü dedi. Ayy evet öyle dedi. Allahım yarın bana yardım et. 5-10 dakika kapıya yaslandıktan sonra uykumun geldiğini fark ettim. Odama çıktım hemen üzerimi değiştirip kendimi uykuya telsim ettim.
Sabah yine alarmın çalmasıyla uyandım. Hemen 5 dakikalık bir duşa girdim ve çıktım. Dolabımdan kıyafetlerimi seçip giyindim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(şapka ve gözlük hariç)
Evim okula yakın olduğu için genellikle yürüyerek gitmeği tercih ediyorum. O değilde Tahir benimle konuşmak isterse ne yapıcam. Of bide aynı sınıftayım bide yanıma oturuyormuş. Ay azını hayra aç Nefes. Böyle düşünürken okula gelmişim de haberim yok. Yemin ederim aptal aşıksın. Hemen sınıfa çıktım ve kızların yanına gittim. Sınıfın içine göz gezdirdim Tahir daha gelmemişti.
N: Kızlar şimdi size bişey anlatıcam ama sakin olun. A: Noldu? Kötü bişey mi var? B: Yok kötü bişey değil. Ben anlatıcağı olayı tahmin edebiliyorum. S: Neyse susun da anlatsın. Na: Aynen. Herşeyi anlattım ve Berrak hariç hepsi şok olmuştu. A: Şaka mı bu? Na: Ne yani şimdi o konuşmak için yanına gelicek. S: Ve sende ondan kaçmayacaksın. N: Aynen öyle olucak. Şuan tek korkum yanıma oturmaması. B: Ya bence otursun daha çok kaynaşırsınız. Hem belki konuştukça senden hoşlanıcak. A: Aynen bence mantıklı. Na: Bencede. N: Kızım saçmalamayın kalp krizi geçirmek istemiyorum. Ayrıca çok dikkatimi dağıtır. Onun yüzünden ders dinleyemem. S: Sende haklısın. Ama kızlar da haklı. Of ne olucaksa olsun artık. Neyse susun geldi. Selin geldi diğince hemen başka bir konu hakkında konuşuyormuş gibi yaptık. Asiye benim masamı rahatça görebiliyordu. Aniden gözlerini pörtletti. Şaşkınca masama bakıyordu. B: Asiye noldu hortlak görmüş gibi bakıyorsun. A: Çaktırmadan Nefes'in masasına bakın ama sırayla. Hepsi sırayla baktı ve Asiyenin verdiği tepkiyi verdiler. Bende merak edip kafamı çevirdim. Bakmamla tekrar kızlara dönmem bir oldu. N: Kızlar ne yapıcam ben şimdi. S: Sakin ol ve zil çalınca normal bir şekilde sırana otur. O konuşana kadar da konuşma. A&B&Na: Aynen. Saatime baktım zilin çalmasına 3 dakika vardı. Nefes alış verişimi kontrol etmeye çalıştım. O sırada da zil çaldı. Ne çabuk 3 dakika geçti ki. A&B&Na&S: Bol şans kardeşim N: Lazım olucak saolun Dedim ve sırama geçip hiç bir şey olmamış gibi oturdum. Sınıf başkanı geldi ve dersin boş olduğunu söyledi. Ama bizim gerizekalı sınıf başkanımız yer değiştirmemizi yasakladı. Hay şansıma tüküreyim. Al işte şom ağzını açmasaydın bunlar olmayacaktı. Defterimi çıkardım ve resim çizmeye başladım. Göz ucuyla Tahire baktım. Beni ve yaptığım resmi izliyordu. Bozuntuya vermedim.
T: Günaydın. N: Günaydın. T: Nasılsın? N: Iyiyim sen? T: Bende iyiyim. T: Ne zamandır resim çiziyorsun? N: İlkokuldan beri. T: Tahmin ettim. Çok yeteneklisin. N: Teşekkür ederim. T: Biliyor musun bende hep resim çizmek istemişimdir. Ama bir türlü beceremedim. Daha doğrusu karşıma güzel resim çizmeyi öğreten biri olmadı. Senden bir ricada bulunabilir miyim? N: Tabiki T: Bana resim çizmeyi öğretir misin? Al işte bir bu eksikti. Ama çok masum sordu yerim ya. Reddedemem ki şimdi bu çocuğu. N: Olur tabi neden olmasın. T: Çok teşekkür ederim. Diyip sarıldı. Allahım bu sefer cidden öldüm. Kızlar da ordan bize bakıp sırıtıyor. Komik mi yani. Ben burda ölüyorum. Tövbe ya. Biraz durup geri çekildi. T: Ş-Şey b-ben bir an sevinince aniden sarıldım kusura bakma. Ne kusuru canım senelerdir bunu bekliyordum. Kıyamam ya bir de kekeledi. Oyyş yanağını sıkmamak için zor tutuyorum kendimi. N: Sorun değil. Dedim ve tebessüm ettim. Ben tebessüm edince o da tebessüm etti. Öyle gülme zalimin oğlu. Daha çok aşık ediyorsun kendini bana. Ben biraz daha çizmeye başladım o sırada da zil çaldı. Zil çalınca ben de kızların yanına gittim. Olanları anlattım. Biraz sohbet ettik. Berrağın telefonuna mesai gelmesiyle 32 diş sırıtması bir oldu.
