- 2 - Bölüm

33 10 0
                                    

Buluşmayı düzenlediğim kafeye doğru ilerledim. Biraz göz gezdirince Eylül'ü gördüm. Eylül beni görünce ayağa kalktı bende onun yanına ilerleyip sarıldım. 

Merida 

- Ben geldim!

Eylül

- Hoşgeldin canım. Gel şöyle otur. Mero ne oldu acele dedin geldim.

Merida

- Fatoş ile Mete gelsin anlatırım.

Eylül

- Peki. Sen nasıl istersen. Bir şeyler söyleyelim mi?

Merida

- Olur.

Garsonu çağırıp 2 çay söyledik. Bir süre sessiz kalıp çaylarımızı içtik. O sırada Fatoş ile Mete geldi. Bizi görüp yanımıza hızla geldiler. 

Eylül

- Nerede kaldınız?

Mete

- Fatoş sağ olsun 2 dakikası 2 saatmiş. 

Fatoş

- Sen dua et 5 dakika demedim. 

Fatoş'un bu sözüne hepimiz güldük. Masaya oturup 2 çay daha söylediler ve benim artık konuya girmem gerekiyordu. Tam konuşmaya hazırlanıyordum ki Eylül söze girdi.

Eylül

- Ee Merida Fatoş ile Mete geldiğine göre artık ne olduğunu anlatabilirsin.

Merida

- Biz Adana'ya taşınıyoruz.

Bunu söylediğim anda hepsi şok olmuş bir vaziyette bana bakıyorlardı. Söze devam ettim.

Merida

- Biliyorsunuz ki babam uzun zamandır tayinini bekliyordu ve tayini Adana'ya çıktı. Bu yüzden gidiyoruz.

Fatoş 

- Nasıl ya? Biz çocukluktan beri hiç ayrılmadık ve şimdi sen gidiyor musun?

Mete 

- Ciddi misin sen?

Eylül

- Sen gitme, bizim evde kalırsın hem sen Esra sultanın yemeklerine bayılırsın.

Merida 

- Üzgünüm...

Biraz dertleştikten sonra çaylarımızı içip vedalaştık. Daha sonra eve doğru yürüdüm. Eve vardığımda eşyalar kamyonete yükleniyordu. O yüzden küçük adımlarla eve ilerledim. Son bir kez odama bakmak için yukarı çıktım. Kapıyı açtım, bütün eşyalarımın yerine bir kaç tane koli duruyordu. Gözlerim dolmuştu ama ağlamadım. Aşağıya inip anneme yardım ettim ve kamyon Adana'ya doğru yola çıktı.

 Babam çoktan biletleri kesmişti. Bir taksi çağırıp havalimanına gittik. İlk kez uçağa binecektim. Bu yüzden çok heyecanlıydım. Taksiden inip havalimanına girdik, beklemeye başladık. Tam o anda aklıma hikayelerim geldi. Annemin yanına gidip sordum.

Merida

- Anne benim hikayelerimi kolilere koydun mu?

Gönül Hanım

- Baban onları çöpe attı.

Şoka uğramıştım. Benim kaç yıldır uğraştığım hikayelerdi ben onlar için kaç beyin fırtınası yaptım biliyor musunuz? Çok sinirlenmiştim ve yine bağırmaya başladım.

Merida

- Ne yapmaya çalışıyor bu adam ya! Benim edebiyata ne kadar önem verdiğimi ve o hikayeler için kaç yıl uğraştığımı o da biliyor.

Gönül Hanım 

- Kızım havaalanındayız. Kendine gel!

Anneme cevap vermedim o sırada bizim uçağın anonsu yapıldı. Toparlanıp uçağa bindik. Yolculuk sırasında hep camdan aşağıya bakıyordum neden mi? Çünkü hep merak etmişimdir. 

Uçaktan inince babam bizi karşıladı ama göz teması kurmadım onunla. Hiç konuşmadan eve doğru yol aldık.

Evimiz 12 katlı bir apartmanda 5. kattaydı. Odamı eski evimizdeki gibi düzenledim. Günün yorgunluğunu üzerimden atmak için duş aldım. Çıkıp pijamalarımı giydim.Daha sonra kulaklığımı alıp Yalın'ın favorim olan ''Yeniden'' şarkısını dinlemeye başladım. O sırada uyuyakalmışım.

Tut Elimi!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin