Speak Now

966 20 1
                                    


--

I am not the kind of girl who should be rudely bargin in on a white veil occasion.
Ben bir düğüne kabaca girip o düğünü bozacak türde bir kız değilim

But you are not the kind of boy who should be marrying the wrong girl
Ama sende yanlış kızla evlenebilecek türde bir erkek değilsin

I sneak in and see your friends
Gizilice içeri giriyorum ve senin arkadaşlarını

And her snotty little family, all dressed in pastel
Ve onun süslü küçük hepsi pastel rengi giyinmiş ailesini görüyorum

And she is yelling at a bridesmaid,
Ve o bir nedimesine bağırıyor,

Somewhere back inside a room
Arkadaki herhangi bir odadan

Wearing a gown shaped like a pastry
Pasta şeklinde bir gelinlik giyiyor

This is surely not what you thought it would be
Bu şüphesiz olmasını düşündüğüm şey değil

I lose myself in a daydream where I stand and say
Kenidimi kalkıp şunları söylediğim bir hayalde kaybettim

"Don't say yes, run away now
"Evet deme, kaç şimdi

I'll meet you when you're out of the church at the back door
Arkadaki klise kapısından çıktığında seninle buluşacağım

Don't wait or say a single vow.
Bir vaat* bekleme ya da söyleme

You need to hear me out"
Beni duyman gerek

And they said, "speak now"
Ve onlar dedi ki, "şimdi konuş"

Fond gestures are exchanged
Aşırı zevkleri değiş tokuş edilir

And the organ starts to play a song that sounds like a death march
Ve organ ölüm yürüyüşüne benzeyen bir şarkı çalmaya başlar

And I am hiding in the curtains
Ve perdelerin arkasına saklanıyorum

It seems I was uninvited by your lovely bride-to-be
Güzel gelinin tarafından davet edilmemişim gibi görünüyor

She floats down the aisle like a pageant queen
Koridorda bir gösteri kraliçesi gibi süzülüyor

But I know you wish it was me
Ama onun ben olmasını dilediğini biliyorum

You wish it was me, don't you?
Benim olmamı diliyorsun, değil mi?

"Don't say yes, run away now
"Evet deme, kaç şimdi

I'll meet you when you're out of the church at the back door.
Arkadaki klise kapısından çıktığında seninle buluşacağım

Don't wait or say a single vow
Bir vaat bekleme ya da söyleme

You need to hear me out"
Beni duyman gerek

And they said, "speak now"
Ve onlar dedi ki, "şimdi konuş"

"Don't say yes, run away now
"Evet deme, kaç şimdi

I'll meet you when you're out of the church at the back door
Arkadaki klise kapısından çıktığında seninle buluşacağım

Don't wait or say a single vow
Bir vaat bekleme ya da söyleme

Your times is running out"
Zamanın azalıyor"

And they said, "speak now"
Ve onlar da dedi ki, "şimdi konuş"

I hear the preacher say
Vaizi duyuyorum diyor ki

"Speak now or forever hold your peace"
"Şimdi konuşun ya da sonsuza kadar susun"

There's a silence, there's my last chance.
Bir sessizlik oldu, bu benim son şansım

I stand up with shaking hands
Titreyen ellerimle ayağa kalktım

All eyes on me
Bütün gözler üzerimde

Horrified looks from everyone in the room
Odadaki herkes dehşetli bakışlara kapılmış

But I'm only looking at you
Ama ben sadece sana bakıyorum

I am not the kind of girl who should be rudely bargin in on a white veil occasion.
Ben bir düğüne kabaca girip o düğünü bozacak türde bir kız değilim.

But you are not the kind of boy who should be marrying the wrong girl
Ama sen de yanlış kızla evlenebilecek türde bir erkek değilsin

So don't say yes, run away now
Yani evet deme, kaç şimdi

I'll meet you when you're out of the church at the back door
Arkadaki klise kapısından çıktığında seninle buluşacağım

Don't wait or say a single vow
Bir vaat bekleme ya da söyleme

You need to hear me out
Beni duyman gerek

And they said, "speak now"
Ve onlar dedi ki, "şimdi konuş"

And you say, "let's run away now
Ve diyorsun ki "şimdi kaçalım

I'll meet you when I'm out of my tux at the back door
Arka kapıda smokinimi çıkarttığımda seninle buluşucağım

Oh baby, I didn't say my vow
Bebeğim, vaatimi söylemedim

So glad you were around when they said, speak now"
'Şimdi konuş' dediklerinde etrafta olduğun için çok mutluyum"








Vaat*: Yabancı ülkelerde nikahlarda eşlerin birbirine verdiği sözlere deniyor. Türkçe de söz olarakta çevriliyor ama bu şekilde kullanımı daha doğru.

Vaiz*: Yine yabancı ülkelerde papazın nikahta, elinde kutsal kitabı tutarak okuduğu 'meâl'lere denir.



Taylor Swift-Speak Now (Taylor's Version) (Türkçe Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin