Şuan bir kapının önünde koltuğuma sinmiş gergin bir bicimde oturuyorum sağımda Newt solumda Melisa karşımda Mert onun yanında Buğra olacak şekilde oturuyorduk içerideki test odasında Caner vardı. Test oluyordu hangi gruba seçileceğini deniyorlardı. Sadece 5 grup olduğu için gruplar yaklaşık 100'er kişilikti bizim tayfanın hepsi birinci gruptaydı aklıma bir soru geldi Mert ve Melisa'nın kimin çocukları olduğunu bilmiyordum belki kafam dağılır diye sordum:
-Mert, Melisa ben sizin kimin çocukları olduğunuzu bilmiyorum ya söylesenize siz bu kampa kim olarak geldiniz ?
Melisa konuşmadan Mert ikisi adına cevap verdi
-Benim babam Dionysos şarap tanrısı, hey Armeda öyle bakma (çünkü ona inanmayan ve şaşırmış bir bakış atmıştım) bu kampa geldiğimden beri partilerimle bilinirim ben nam-ı değer Parti Prensiyim. Melisa ise (ona göz ucuyla baktı) onun babasıda Apollo kehanet, güneş, müzik, sanatın tanrısı o ise nam-ı değer Parti prensesi aslında daha çok benim prensesim, dedi ve Melisa'ya göz kırpıp sırıttı Melisa utancından kıpkırmızı kesildi sonra bana döndü o konuşamadan ben konuştum:
-Siz birlikte misiniz? Ellerimle sırayla ikisini işaret ettim Mert kocaman bir gülümsemeyle konuştu:
-Armeda tanıştırayım yanındaki dünyalar tatlısı kız benim sevgilim olur.
Melisa daha çok kızardı konuyu değiştirmek için bana döndü O konuşmadan ben konuştum:
-Mert bir şey soracağım?
-Sor
-Madem senin bir sevgilin var ve bu kampta yaşıyorsun peki neden lise hayatım boyunca benimle uğraştın?
Mert gerçekten şaşırmışa benziyordu sonra kendini toparladı ve ciddi bir sesle konuştu:
-Poseidon istedi, bu kampa yeni geldiğim zamanlarda Poseidon beni ziyaret etti ve bana bir kızı olduğunu ve benim onu korumamı istediğini söyledi bana sana yakın durmamı ve her gün sonunda ona rapor vermemi söyledi bende yaptım. Yani Poseidon'a karşı çıkamazdım
-Peki öyleyse neden arkadaş olarak yaklaşmadın yani birlikte çok iyi anlaşabilirdik
-Poseidon senden uzak durmamı, beni sevmeni istemediğini söyledi (tam ağzımı açıyordum ki o devam etti) çünkü zamanı gelmeden senin bir yarıtanrı olduğunu bilmeni istemedi.
Anlamış gibi başımı salladım ve ağzımı açtım o sırada Newt lafa dalış yaptı:
-Mert, Melisa, sen ve Poseidon'dan yeteri kadar bahsettik şimdi sen bana anlat bakalım Armeda Caner'le aranda ne var?
Kızarma sırası bendeydi soruyu cevaplamaktan beni Buğra kurtardı:
-Evet Armeda sen bugün neden onu kahvaltıya çağırmaya geldin.
Ne yaptın Buğra beni daha karmaşık bir duruma soktun Melisa konuştu bu sefer:
-Ooo demek o yüzden bugün bizimle inmedin (sonra Newt'e baktı) duyuyor musun Newt, Armeda bizi ekip sevgilisiyle inmiş
-Melisa o benim sevgilim değil, dedim ama bana alaylı alaylı baktı Mert ağzını açmıştı ki kapı açıldı ve Caner yüzünde kocaman bir sırıtışla odadan çıktı.
-Kaçıncı gruba seçildin, diye sordu Buğra
-Birinci gruba, dedi ve bana baktı tam konuşacakken test odasının kapısı açıldı ve robotik bir kadın sesi duyuldu
-Armeda Altın, Armeda Altın test odasına bekleniyorsunuz
Diğerlerine şöyle bir göz gezdirdim ve içeri girdim içerisi tamamen beyaza boyanmıştı küçük bir yerdi sonra bir duvarı kaplayacak şekilde ayna yerleştirilmişti oradan beni izledikleri aşikardı. Sonra robotik ses yeniden konuştu:
-Birazdan yapılacak olan testte yalnızca ruhsal gücünüz ölçülecektir hazırsanız başlayalım
Derin bir nefes aldım gözlerimi kapadım ve konuştum:
-Hazırım
Sonra gözlerimi açtım az önceki beyaz oda gitmiş karşıma bir sahil gelmişti sahilin köşesinde annem yürüyordu çok heyecanlandım ve bağırdım:
-Anne anne (ama bana bakmıyordu) anne iyi misin ?
Hâlâ bakmıyordu yanına gitmeye karar verdim ve ayağımı oynattım ama hareket edemedim yere ayaklarıma baktım beni tutacak bir şey yoktu ama hareket edemiyordum anneme bakmaya devam ederken arkasında tabancayla yürüyen bir adam gördüm tabancayı annemin tam kalbine hedef almıştı sonra silahı sıktı ve annemi vurdu o anda birçok duygu hissettim korku üzüntü şaşkınlık neler olduğunu anlamıyordum bir çığlık attım:
-Anneeeeeeeeee
Sonra arkadaki deniz dalgalandı yükseldi yükseldi dev bir tsunami gibi tüm her yeri kapladı boğulacağım diye korktum ama hiç bir şey olmadı sonra sular çekildi ve birden kumsal kayboldu bir asfalt yolla karşılaştım çok işlek bir yere benziyordu bir araba üzerime doğru geliyordu yerime bağlanmış gibi hareket edemiyordum sonra araba yaklaştı ve içimden geçti bir araba daha öyle geldi ve geçti arabalar ve insanlar ben yokmuşum gibi içimden geçiyorlardı bir anda karşımda Newt'i gördüm yol ortasında durmuş öylece bana bakıyordu beni fark etmişti gülümsedi.
Sonra birden bir araba geldi ve ona çarptı o yere öylece düşerken bana bakıyordu insanlar başına toplanıp küçük bir grup oluşturmuştu sonra o üzüntüyle çığlık atmaya başladım etrafımdakiler bana bakıyordu sonra etrafıma sular birikmeye başladı sonra sular beni içine aldı ve büyük bir küre oluşturdu küre ben içindeyken yükseldi yükseldi sonra alçaldı ve beni nazikçe yere indirdi. Ben indikten sonra sular önce her yeri kapladı dev bir akvaryum gibi ondan sonra tüm sular bir anda çekildi ve kendimi o beyaz test odasında buldum yandaki aynaya baktım ve dedim ki "bu ben olamam" benim deniz mavisi gözlerim siyah lacivert karışımı korkunç bir hal almış saçlarım masmavi olmuştu.Benim siyahın en koyu tonu olan saçım şu an deniz mavisiydi ve en önemlisi giydiğim kot ve tişört gitmiş yerine önü dizlerimin üstünde arkası ayak bileklerime değen mavinin her tonunun işlendiği bir elbise belirmişti. Üzerine bir motif işlenmişti tüm vücudumla aynaya dönüp üzerindeki motife baktım göğüslerimin ucunda başlayan ve elbisenin bittiği noktaya kadar olan bir asa. Üç ucu vardı bunu hemen tanımıştım Poseidon'un üç başlı mızrağı o kadar güzel olmuştum ki kendi kendime dedim ki
"Bu ben değilim"
Çünkü karşıda gördüğüm kişi dünyanın en güzel ve en güçlü kişisi gibi duruyordu.
■■■■■■■■■■■■■
Bölümü nasıl buldunuz?
Devamında ne gibi şeyler olmalı?Tahminlerinizi yazın lütfen
Oy vermeyi unutmayın
Instagram hesabımı takibe alın:Pinksea-55
ŞİMDİ OKUDUĞUN
POSEİDON'UN KIZI (tamamlandı)
FantasiYıllar önce, bundan tam 18 yıl önce bir kehanet görüldü Olimpos'un baş büyücüsü tarafından. Üç büyüklerin soyundan gelen iki yarıtanrı hakkında bir kehanet Armeda Altın Bu kehanetin baş karakteri, bunca yıldır hiçbir şeyden haberi yokken bir anda...