18.Bölüm

133 9 2
                                    

Birisinin saçımla oynadığını hissettim.Gözlerimi açmamla birlikte belimin altından gelen ağrıyı hissettim.Ardından kafamı kaldırmam ile Jungkook'un saçımla oynadığı gördüm.İstemsizce gülümsedim.Jungkook'un gözlerime baktım.Gözlerinden mutluluk akıyordu.Belliydi.Birazdaha saçlarımı okşadıktan sonra anlımı öptü.Tekrardan saçımı okşamaya başladı;

"Günaydın sevgilim a pardon müstakbel eşim"

Yanaklarımın kızardığına adım gibi emindim.Jungkook yorganın altında olan elimi tuttu.Yorganın dışına çıkardı ve öptü.Biraz doğruldum.Jungkook kolunu omzuma attı.İyice birbirimize kenetlendik.Onunla sabaha uyanmak cidden çok güzel bir duyguydu ve bu duyguyu bir kaç ay sonra hergün yaşayacaktım.Ahh çok mutluydum.Bu kadar mutlu olmaya alışkın değildim.Jungkook bana döndü;

"Acıktın mı?"

Dedi.Ellerimi karnıma götürdüm.Birkaç saniye sonra karnımdan gurultular gelmeye başladı.Jungkook'a yavru köpek bakışı attım.Jungkook sırıtmaya başladı;

"Ben giyinip birşeyler hazırlayacağım.Sen de giyin ve dinlen"

Dünden sonra ikimizde yorulduk daha doğrusu ben yorulmuştum.Jungkook giyindikten sonra odadan ayrıldı.Ben hala yatakta uzanıyordum.Dün olanlar aklıma geldikçe yatakta tepiniyordum ve çığlık atmaya başladım.Biraz daha yatakta oyalandıktan sonra giyinmeye dolabın önüne doğru gittim.Evde sadece ikimiz olduğumuzdan dolayı üstüme Jungkook'un bana bol gelen gömleklerinden birini geçirdim.Ardından yatağı toparladım.Aşağı kata indim.

Mutfağa girdiğimde jungkook tavadan tabaklara yemekleri koyuyordu.Jungkook'a arkasından sarıldım.Ardından bana döndü ve beni tezgahın üstüne oturtturdu.Ağızıma yaptığı yemekten bir lokma koydu;

"Nasıl güzel mi?"

Çok endişeli bakıyordu.Bu hali beni güldürdü.Düşünür gibi elimi çeneme götürdüm;

"Hmm bu biraz.."

Jungkook'un gözleri faltaşı gibi açıldı dikkatini bana verdi;

"Evet bu biraz?"

Gülümsedim.Ardından ellerimi jungkook'un yanaklarına götürdüm;

"Fazla mükemmel sanki"

Jungkook'ta gülmeye başladı.Yanaklarında olan ellerimi tuttu ardından da öpücüklere boğdu.İkimizde gülmeye başladık.Yüzlerimiz elimizde olmadan yakınlaştı.Burunlarımız değdi.Gözlerimi kapattım.

Kulağıma gelen sesle açmam bir oldu.Zil çalıyordu.Jungkook'un yanağını öperek;

"Ben bakarım sen yarım kalan işlerini hallet" dedim.

Kapıya doğru yöneldim.Kapıyı açtığımda karşımda Taehyung vardı.Üstümde sadece bol gömlek olduğu için taehyung az çok tahmin etmiş olmalıydı ki gözleri doldu ardından;

"Galiba rahatsız ettim" dedi.

Ellerimi enseme götürdüm.Ne diyeceğimi bilemedim;

"Eee şeyy—"

"Kim gelmiş müstakbel eşim?"

Jungkook'un sesi geldi ve birkaç saniye sonra da kendisi.Taehyung iyice şoka girmişti.Jungkook'la bana bakarak;

"Mmm-müstekbal eşş?"

Jungkookla birbirimize bakakaldık.Ne diyeceğimi bilemedim.Jungkook'u dürttüm.Jungkook elimi tuttu sonrasında ise Taehyung'a bakarak;

"Ee şey evet,ilk öğrenen de sen oldun" dedi.

Taehyung'un gözünden birkaç damla yaş akmıştı.Onu bu şekilde görmek beni de üzmüştü ama yapabileceğimiz birşey yoktu.İkimizde birbirimizi seviyorduk.Ama cidden onu böyle görmek beni de üzmüştü.Taehyung Jungkook'a bir kutu uzattı;

"Baban bunu sana vermemi söyledi."

Jungkook kutuyu inceledi.Ardından;

"Sen ve babam? Birde bu kutu ne alaka?" Dedi.

Taehyung endişeli bir şekilde bize baktı;

"Öyle oldu işte neyse mutluluklar" dedi.

Arkasına bile bakmadan ilerledi.Bizde kapıyı kapatıp mutfağa kahvaltı yapmaya gittik.

———

Bütün gün evde dinlenmiştik.Beraber keyifli vakit geçirmiştik.Saat akşam olmuştu.İkimizinde en sevdiği drama başlamak üzereydi.Koltuğa geçtik.Üzerimize yorgan aldık.Birazda cips ve kola.Jungkook'un omzuna başımı koydum.Etrafa göz gezdirirken gözüm kutuya takıldı.Doğruldum;

"Kutuya bakmayacak mısın?" Dedim.

Jungkook'ta doğruldu.Sehpanın üzerinde duran kutuya elini uzattı,aldı.Bana bakarak;

"Tamamen unutmuşum" dedi.

İlk önce kutunun üzerini kaplayan ambalajı çıkardı.Kutu mat siyah renkliydi.Ardından kutuyu açtı.Kutunun içerinde katlanmış not vardı.Notu açtı.Okumaya başladı.Notta;

"Sevgili oğlum..
Beni asla hayal kırıklığına uğratmadın için teşekkür ederim fakat bu sefer ben seni hayal kırıklığına uğratacağım..
Sen benim bu dünyadaki en önemli varlığımsın.Seni kaybetmemek için suç işlemek zorunda kaldım.Bazı adamlar şu anda senin peşinde..
Sen şu anda bunu okuduğunda ben yurtdışında olacağım.Lütfen bu notu okuduğunda evden ayrıl.Herşeyini Yenile ve bir süre ortalıkta dolaşma..."

Jungkook'la beraber ikimizde birbirimize hayretle bakmaya başladık.Jungkook'un eli titriyordu.Notu defalarca defa okumuştu ama okumaya devam ediyordu.

Yarım saat geçmişti.Stresten evde dolanmaya başladım;

"Ne duruyorsun işte bana geçelim,korkuyorum"

Jungkook bana baktı.Ayağa kalktı.Omuzlarımı tuttu;

"Merak etme hiçbirşey olmayacak bugün bizde kalalım yarın size geçeriz"

Ardından sarıldı.Pek belli etmese de o da endişeliydi.Bunu gözlerinden okuyabiliyordum.İçime sinmese de;

"Peki tamam öyle yapalım" dedim.

Dramamızı kaçırmıştık.Ama tekrarı vardı.Eskis gibi koltuğa oturduk.Yorganı üzerimize çektik.Dramayı seyrederken kapıya vurulma sesleri geldi.İkimizde birbirimize baktık.Jungkook eliyle 'dur' işareti yaptı.Kapıya yaklaştı ve delikten baktı.Jungkook'a bakarak;

"Kim?" Dedim.

Jungkook bana döndü.Yutkundu.Tekrardan kapıya baktı.Ardından;

"Galiba peşimde olan adamlar" dedi.

Jungkook'la birbirimize bakakaldık.Sonrasında kulağımıza bir adamın sesi geldi;

"Orda olduğunu biliyoruz.Aç kapıyı!!"

Jungkookla ikimiz birbirimize bakakaldık.Ne yapacağımızı bilmiyorduk...





BU BÖLÜM DE BÖYLE OLDU UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİMM💕💕💕💕💞💞💞💞💞💞

Forever | jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin