Tek dileğim Jungkook'un sağ sağlim burdan çıkmasıydı....
Adamlar bize ilerlerken birden bire adamların arkasından gürültü sesleri gelmeye başladı.Gürültü git gide artıyordu.Adamlar hızlı bir şekilde gürültünün geldiği yere bakmak için arka tarafa gittiklerinde ise burdan çıkmak için bir yol arıyordum.Bir işe yaramayacağını bildiğim hade sandalyede hareket etmeye başladım.Çırpınmaya devam ettim.Tahmin ettiğim gibi hiçbir işe yaramıyordu.Çaresizlikten gözlerimden düşen damlalara engel olamadım.Kafamı geri atmam ile kafam serbestçe hareket etmişti.Böyle olmaması gerekiyordu.Aklımdan onca seneryo birden film şeriti gibi geçerken ağızımda ki bantın çıkarılması ile şok yaşamıştım.Ardından ayaklarımı ve ellerimi çözdü.Bu bu yoongi'ydi.Yoongi bana daha da yaklaştı.İstemsizce kendimi hafif geri çektim.Yoongi kısık sesle;
"Jungkook dışarda adamları oyalamakla uğraşıyor hani elini çabuk tut ve çık burdan"
Ne olduğu hakkında tek ufak bir fikrim yoktu.Yoongi'nin hapiste olması lazımdı.Ama çoktan çıkmışa benziyordu.Aklımdan,kalbimden geçen tek şey Jungkook'un yanına gitmekti.Ona birşey olursa asla kendimi affetmezdim.Hemen ilerdeki tozlu,etrafında örümcek ağları olan pencereye yakınlaştım.Evet Jungkook oradaydı.Ama gördüm şey karşısında hiç düşünmeden pencerenin yanında ki kapıdan kendimi dışarıya attım.Bir adam Jungkook'a silah uzatmış birşeyler söylüyordu.Birkaç tanesine kulak misafiri olmuştum.
"Mirasını bize vericeksin yoksa ölürsün amcan gibi"
Jungkook'un gözleri dolmuştu.Bu miras amcasından ona kalan tek şeydi.Vermemesini anlayabiliyordum.Adam ardından beni farketti.Elinde tuttuğu silahı üzerime tuttu.Tuttuğu gibi Jungkook yanıma koştu.Bana sarıldı.Gözünden damlalar düşmeye başladı.Alınlarımızı birleştirdi;
"Gitmen gerek" dedi.
"Kalmam gerek" diye ekledim.
İkimizinde gözünden damlalar akıyordu.Damlalar şiddetini hızlandırırken.Asla duymak istemediğim.Ama duyduğum.Belki de bu sesin işittiğim son ses olucağını tahmin edebiliyordum.Bu ses karşısında titremeye başladım.Jungkook'a baktığımda gözleri kapalıydı.Korktuğum şey başıma mı gelmişti.Eğer geldiyse bedenim ve psikolojim bunu kaldıramazdı.Evet duymaktan ölesiye korktuğum ses silah sesiydi...
Kafamı korkakça soluma çevirdim.Gördüğüm manzara karşısında donup kaldım.Ben öylece karşıya bakarken.Jungkook'un da karşıya baktığını farkettim.Adam yere düşmüştü.Hemen arkasında elinde silahı olan yoongi vardı.Ne tepki vereceğimi ne yapacağımı şaşırmıştım.Olaylar git gide tuhaflaşırken Yoongi elinde olan silahı telaşlı bir şekilde yere fırlattı.Ardından da siren sesleri gelmeye başladı...
———
"Sonra ne oldu"
"Kafamı çevirdiğimde ise yerde yatıyordu"
Diye ekledim.Az olan japoncam ile idare edebilmiştim.Polis sorguyu bitirirmişçesine ayağa kalktı.Jungkook ifadesini bende önce vermiş beni bekliyordu.Yanına gittiğimde ise beni sıcak kollarının arasına kalmıştı.Karakoldan dışarı çıkacakken yoongi elinde kelepçe ile yanımızdan geçti.Karakola gelirken herşeyi anlatmıştı.Babasının bu işte parnağının olduğunu söylemişti.Babasının yerine binlerce kez özür dilemişti.Karakoldan çıkıp arabaya bindik.Jungkook herzaman ki gibi bunu da halletmişti.Şaşırdık mı ? Hayır.Anahtarı deliğine sokmuş tam çevirecekken bildirim sesi geldi.Jungkook mesaja bakıp.'ohh' dedi.Merakla Jungkook'a bakarken.Jungkook birden ellerimden tuttu.
"Düğünümüze babam ve annemde gelicek" dedi.
"Çok sevindim" dedim.
Jungkook'un annesi ve babasıyla iyi anlaşıyordum.Bu güzel haberle birlikte otelin yolunu tuttuk.
———
Ellerim heyecandan terlemeye başladı.En son ki olayı atlatmış ve düğün günümüz gelmişti.Hızlıca ellerimi ceketimin üzerine sürdüm.Ardından duyduğum ses daha çok panik olmamı sağlamıştı.
"Düğünün başlamasına 5 dakika kalmıştır."
Kapıma gelen tıklama sesi ile kafamı kapıya doğru çevirdim.
"Gir" dedim.
Ardından gözlerim kamaştı.Gelen kişi sadece 5 dakika sonra kocam olucak kişiydi.Bundan sonraki hayatımı onunla geçireceğim kişiydi.İkimzide nefeslerimizi tutmuş birbirimize bakıyorduk.İkimzide büyülenmiştik.Jungkook başıyla dıraşıyı gösterdi.Başımı öne eğip jungkook yanına gittim.Ardından koluna girdim.Odadan çıkarkendi kapıyı kapattım.
———
"Sonsuza kadar evet" dedim.
"Kalbimin son atışına kadar evet" dedi.
Kollarım otomatik olarak Jungkook'un boynuna dolandı.Bütün flaşlar patlıyordu.Bir yandan da alkış ve ıslık sesleri geliyordu.Jungkook'ta ellerini belime doladı.Hızlıca kendine daha çok çektikten sonra dudaklarıma yöneldi.Dudaklarımız ayrıldıktan sonra aile cüzdanını elime verdiler.Cüzdanı kaldırarak Jungkook'la gazetecilere bir kaç poz verdik.
Evet sonunda evlenmiştik.Bu gerçekti.Artık biliyordum.Hayaller gerçekleştirmek için vardır.Jungkook'la yavaş yavaş salonun ortasına doğru yürümeye başladık.Yavaş bir müzik çalıyor ve biz dans ediyorduk.Hayallerimim yanından geçemeyeceği kadar mükemmel bir düğün olmuştu.Tokyo'ya olmamıza rağmen herkes gelmişti.Çok keyifli bir düğün olmuştu.
Tek,özel,ilk ve sondu.———
Saat gece yarısı geçmiş.Neredeyse herkes gitmişti.Bizde ailelerimizden izin isteyip Jungkook'la odamıza doğru ilerlemeye başlamıştık.Saat geç olduğu için etrafta kimse yoktu.Yürürken Jungkook birden bile ayaklarımdan tutup beni kucağına aldı.Asansörün önüne gelmiştik.Jungkook düğmeye bastı ve kapı açıldı.Ardından asansöre bindik.Asansörde ki aynadan yansımamız da baktım.Cidden sonunda mutluyduk.Kata ulaşmış ve asansörün kapısı açılmıştı.
Odaya girdiğimizde yorgundum.Jungkook bunu anlamıştı.Ve beni yere bırakmıştı.Çantada ki pijamalarımı elime aldığım zaman Jungkook elimde olan pijamaları kendi eline aldı ve Yatağın üzerine bıraktı;
"Hadii ama ilk gecemiz..ilk"
Biraz daha söylenmeye başladı.En sonunda
"Off iyi peki" dedi.
Arkasını döndü biraz ilerlediği zaman bileklerimden tutup kendime çektim.Dudaklarımızı bir daha ayırmamak umuduyla birleştirdim....
UMARIM GÜZEL BİR BÖLÜM OLMUŞTUR.OKUDUĞUNUZ İÇİN ÇOOOOK TEŞEKKÜR EDERİM❤️❤️❤️❤️♥️♥️♥️♥️❤️❤️❤️❤️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Forever | jikook
Fanfiction"Sadece onunum,sadece jeon jungkook.." ~JJK+PJM ~ukemin [fotoğraf editi the_jikook a aittir]