Selamlar!Ben okulun başlamasına bir hafta kaldığını fark etmiş,tüm yaz tatili ödevlerini yedi günde bitirmeye çalışan Sıkılmış Zümrüdüanka Kuşu,nasılsınız?Son zamanlarda bölümler biraz ciddileşti, farkındayım.Ama gizem,Hazel'ın geçmişi falan.Yazmak hoşuma gidiyor işte.
Neyse,sizi fazla sıkmayacağım,iyi okumalar :-)
12 Şubat
Sabah Canopus'un üzerime zıplaması ile uyandım.Neden lanet bir baykuş seçmedim ki?Hayvan,hayvan olmamak üzerine master yapmış aq.Sokuyorsun kafesine kendi kendine açıyor kilidi.Gözlerimi açtım ve Canopus'u üstümden çekip yatağımdan çıktım.Bugün Pazartesi'ydi.Offf...İki saat iksir,iki saat bitkibilim ve bir saat karanlık sanatlara karşı savunma...Olsun,iki saat te biçim değiştirme var sonuçta.Son dersin biçim değiştirme olması harika bir şey var ya.
Neyse,yatağımdan zar zor kalktım ve kolumdaki saate baktım.
05.34
Wtf?Canopus,ulan sen bana düşman mısın?Beş buçuk ne lan,gören de sanır şafak operasyonuna gidiyoruz.Büyük ihtimalle okuldaki tek uyanık kişi bendim.Bu yüzden direk Jade'in üstüne atladım.Tek uyanık ben olamam,ben uyanıksam kan kardeşim de uyanık olacak.
"Uyan lan!" dedim Jade'in üzerine atlayıp.Jade bana mısın demedi bile,yine uyumaya devam etti.Var ya,bu çocuk ya Google Explorer,ya da bayağı vurdumduymaz.Uyan lan!Okulda sabahın köründe uyanmış tek mal ben olamam değil mi?Bir dakika falan sonra Jade sonunda uyandı.
"Zel,beş dakika uyutmadın var ya." diye söylendi ve oturur pozisyona geçti."Seni tam beş saat uyuttum,kalk şimdi." dedim ona ve yatağından kalkıp sandığıma yöneldim."Umarım ayak serçe parmağın sehpaya çarpar."
dedi ve o da ayağa kalkıp sandığına yöneldi.Sandığımdan cüppemi çıkardım ve direk tuvalete koştum.Üstümü giydikten sonra tuvaletten çıktım ve dolabıma yöneldim.İçinden çantamı ve bugün kullanacağım kitaplarımı alıp gelişi güzel yerleştirdim ve içine bir tüy kalem ve bir şişe de mürekkep atıp çantanın ağzını kapattım.Son kez dolabımda göz gezdirdim ve çantamı sırtıma geçirip dolabın kapağını kapadım.
Jade de çantasını hazırladıktan sonra dışarı çıktık.Koridorlar aşırı sessizdi.Ve bu çok rahatsız ediciydi,sanki Hogwarts terk edilmişti.Jade'e baktım.Gözlerinden uyku akıyordu.Uyandırdığıma pişman oldum,gidecek yatıracağım şimdi şunu.
"Eee?Ne yapacağız?" dedi Jade,aşağı inerken.Gülümsedim ve "Ben bağıran barakaya gitmeyi düşünüyorum,sen?" dedim.Jade sırıttı ve "Sona kalan koftidir!" diyip koşmaya başladı.Ben de onun arkasından bağıran barakaya koşmaya başladım.Yaklaşık on beş dakika sonra Jade beni kapının önünde durdurdu ve,"Ya şamarcı söğüt...O ne olacak?" dedi.Gülümsedim ve "Peter'ın burada cidden yardımı dokunurdu.Gidip Ron'dan Scabbers'ı alsam mı?" dedim.Jade de gülümsedi.
Ardından sırtımı arkamdaki duvara verdim ve "Biraz daha macera yaşarız.Olmaz mı?" dedim.Jade gülümsedi ve koşmaya devam ettik.Şamarcı söğütün önüne gelince öylece kalakaldım.Ne yapacaktık şimdi?Aklıma gelen en mantıklı şeyi yaptım ve ağacı tehdit ettim (?).
(Y/N:Normalde böyle değildir vallahi,ara sıra James saatleri geliyor.)
"Eğer bize saldırırsan üstüne böcek salarım,dalını keserim!"
Jade bana 'ne yapıyorsun amk? bakışı' atınca sustum ve "YOLOOO!" diyerek geçide koşmaya başladım.Dallara çarpa çarpa karşıya geçmiştim.Karşıya geçince geçidin başına geçtim ve ona 'sıkıysa yap bakışı' atıp geçide daldım.Çok dikti ve düz de değildi.Bir sağa,bir sola.Aşağı karın üstü düştüm.Düsünce "Si*tir. diye fısıldadım ve kendimi kaldırdım.Ardından içeriye bir göz attım.Pençe izleri her yerdeydi.Azkaban Tutsağı filmindekinden daha kötü bir durumdaydı.Gidip merdivene yöneldim.Her attığım adımda tahtalar gıcırdamıştı.Merdivene gelince arkamdan bir "Ebeni..." sesi yükseldi.
Jade büyük ihtimalle inmişti.Arkama baktım ve yere sırt üstü düşmüş bir Jade ile karşılaştım."Kalk lan,ciddi konular konuşacağız bugün." dedim ve yukarı çıkmaya başladım.Ve Jade de ayağa kalkıp beni takip etmeye başladı.En üst kata çıktım ve en arkadaki kapıya gidip kapıya yaslandım.Bir dakika kadar sonra Jade de geldi.Onu kolundan tuttum ve çekip içeri aldım.Kapıyı da kapattıktan sonra yere oturdum ve Jade yanıma gelene kadar sustum.Jade yanıma gelince cebimden telefonumu çıkardım ve Jade'e gülümsedim."Eski anılara mı bakacağız?" dedi bana ve kolunu omzuma attı."Evet." dedim ona ve telefonumun tuş kilidini açıp fotoğraflara girdim.Direk sekiz yaşımdaki videolarıma ve fotoğraflarıma gittim.Dokuz yaşımda pek güzel anılarım olduğunu söyleyemezdim.Jade de bunu çok iyi biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkizim|Hazel Potter
FanfictionBen Hazel,Hazel Lily Potter.Dünyanın en manyak insanıyım.Kimse adımdan haberdar değil.Ben yetimhanede tek dostum Jade ile ortalığı karıştırırım ve ceza alırım.Pek te umrumda olmaz aslında.Kim bilir şu ana kadar kaç kere ceza aldım.Bu arada söylemiş...