Bölüm | 8

908 63 16
                                    

Mertin söylediği cümleden sonra Kadının kolunu bırakıp yürümeye başladı.
Eylem: Kimi öldürdünüz! Kaçma!
Mert arkasını dönmeden oradan uzaklaştı. Eylem ne düşüneceğini ve ne yapacağını bilmiyordu. Adam iki adımda yanına gelip Kadını sarmaladı.
Fethi: İyi misin?
Eylem: İyim. Belli değil miydi zaten altından böyle şeyler çıkacağı? Benim tek anlamadığım şey onca sene bize nasıl belli ettirmedi?
Fethi: Eylem belki Baban isteyerek bu işlere girmemiştir. Mecbur kalmıştır size söylese zaten Polise gideceğinden emindir. Birkere girip çıkmak istemişdir ama çok geç olmuştur bilemeyiz ki.
Eylem: Fethi ben bu işin peşini bırakmayacağım! Ne olursa olsun adalet yerini bulsun
Fethi: Seninle gurur duyuyorum. Hadi gidelim
Birlikte otelden çıkmışlardı. Hava çoktan karardığı için Fethi kendi evine geçerkenen Eylemde evine girdi. Kapıyı kapatır kapatmaz önüne çöküp avaz avaz ağlamaya başladı. Hayatında hep bir kahraman olarak gördüğü Babasının bulaştığı işler onu büyük hayal kırıklığına uğratmıştı. Gözlerinden akan yaşlarla birlikte içi çekilene kadar kapının dibinde ağladı ve yorgun bedenini uykuya teslim etti.

Sabah çalan telefonu ile uyandı Eylem. Telefona kısa bir bakış attığında dernekten aradıklarını gördü. Sıkıntıyla telefonu açıp kulağına götürdü
Eylem: Efendim?
Dernek Asistanı: Günaydın Eylem hanım. Haftaya sergimiz var çizimleri teslim almam gerekiyor
Eylem: Ben unuttum kusura bakmayın. Ozaman birazdan getiririm ben bazılarını sizin deponuza indirmiştim zaten.
Dernek Asistanı: Peki efendim bekliyoruz sizi
Eylem: Görüşürüz
Eylem telefonu kapatıp banyoya ilerledi. Ağladığı her halinden belli oluyordu fakat kendisini toparlamak zorundaydı. Kısa bir duşun ardından üzerini giyinip defteri eline aldı. Daha merkezi bulamamıştı ama ortada bilinmeyen bir cinayet vardı. Defterin bir sonra ki sayfasını okumaya başladı.

" Merkezi öğrendiğsen eğer ortada bir gizlilik döndüğünü fark etmişsindir. Umarım elini çabuk tutmuşsundur çünkü ayın 17 de instabulda bir defile olacak. Orada tabiki yeniden silahlar için anlaşma yapılacak. Çoğu ortağı isim olarak biliyorsun zaten bulman zor olmaz. Merkezi hala öğrenemediysen eğer o defilede öğrenmeye çalış. İyi yolculuklar."

Eylem: Gizlilik heralde cinayet
dedi kendi kendine. Daha sonra arıştırmalık birşeyler yiyip atölyeye indi. Sergi için hazırladığı tabloları arabasına yükledi. Karşıdan gelen arabayla ister istemez gülümsedi. Aslında anlam veremiyordu Fethi nerdeyse hergün yanında oluyordu. Neden bu kadar yakın davranıyordu bilmiyordu Kadın. Fethi de güler yüzlü bir ifadeyle Kadına yaklaştı.
Fethi: Günaydın. Erkenciyiz bugün?
Eylem: Evet dernekten aradılar sergi için birkaç birşey götürmem gerek. Sende gelmek ister misin? Yolda sana defterin diğer sayfasını anlata bilirim
Fethi: Seve seve
Fethi yüzünde ki geniş gülümsemeyi silmeden arabaya bindi aynı şekilde gülerek eylemde binince derneğe doğru sürmeye başladı.
Eylem: Bir sayfa daha okudum Merkezi bulursanız gizlilik bulursunuz demiş. Heralde cinayetten bahsediyor. Ayın 17 sinde yani yarından sonra bir defile olacakmış. Orada ortaklardan birkaç tanesi buluşup anlaşma yapacakmış. Deftere yazan kişi bizim de gitmemizi istiyor. Şu merkezi bulmamız için ısrar ediyor. Altından büyük birşey çıkacak gibi hissediyorum.
Fethi: Gidip öğrenelim ozaman
Eylem derneğin önüne park edip arbadan indi. Yüklediği tabloları çıkarınca Fethi de uzanıp taşımaya başladı. Birlikte içeri girip üst katına çıktılar
Eylem: Selam Ayşe getirdim eksikleri
Fethi tabloları yana bıraktı
Ayşe: Teşekkürler Eylem hanım. Buraya da teslim ettiğinize dair imza atarsanız
Eylem imzasını da attıktan sonra çıkmak için hareketlendi
Ayşe: Eylem hanım burada sizde katılacaksınız dimi sergiye?
Eylem: Daha tam bilmiyorum Ayşe biliyorsun Nil daha dönmedi sıkılırım ben yalnız başıma. Haber veririm ama katılıp katılmayacağına dair
Ayşe: Peki efendim iyi günler
Eylem Fethile birlikte arabasına döndüğünde Adama kısa bir bakış attı
Eylem: Ee bugün yarın boşuz ne yapalım?
Fethi: Bilmiyorum ki ama akşama bizim mekana gel canlı müzik de olacak yemek yeriz birşeyler içeriz
Eylem: Olur tamam ozaman şimdi de ben seni kaçırayım biryerlere.
Fethi: Bu teklifi sevdim
Birlikte güldükten sonra Arabaya binip yola çıktılar. Eylem kısa sürede biryere park edip arabadan indi
Fethi: Ciddi ciddi sokak çarşısına mı geldik?
Eylem: Evet ya hem ben birşey alıcam belki sende birşeyler bulursun
Birlikte sokak çarşısında dolaşırkenen bir stand da yaşlı bir Adam gördüler. Eylem zaver gülümsemesi ile yanına yaklaştı
Eylem: Ya işte bu! Burayı arıyordum!
Fethi: Taşcı?
Eylem: Onlara sadece taş diyip geçme Fethi hepsinin ayrı ayrı anlamı var. Amca yıldız taşı var mı?
Amca: Yok kızım sonuncusunu dün sattım
Eylem: Yaaa yıllardır arıyorum bir denk gelemedim
Fethi: Ciddi ciddi böyle şeylere inanıyor musun?
Eylem: Sen ne anlarsın ki zaten
Dedi kadın ve diğer standlara doğru yürüdü Fethi taşlara bakarkenen aklına gelen fikirle gülümsedi
Fethi: Amca o yıldız taşı ne zaman elinde olur?
Amca: Yarın getiririm ben oğlum
Fethi: Tamam birtanesini bana ayırır mısın? Ayrıca rengi ne oluyor?
Amca: Güzel bir yeşil oluyor
Fethi: Çok güzel şu mavi taşın anlamı nedir ?
Amca: Krizokol taşı, gerginliği alır
Fethi: Müthiş o taşı da ayırsanız ben yarın hepsini alacağım birde şu sarı.
Amca: Amber taşı. Enerji taşıdır
Fethi: Tamam bu üçünü benim için ayrır mısın? Ben yarın gelip alırım
Amca: Peki oğlum yarın beklerim seni
Fethi: İyi günler
Fethi de hızlı adımlarla Eyleme doğru yürüdü. Eylemse tüm ciddiyeti ile anahtarlıklara bakıyordu.
Eylem: Nerde kaldın ya?
Fethi: Ya öyle birşey gördüm sonra beğenmedim ama
Eylem: Şu bileklik nasıl?
Fethi: Çok güzel
Eylem bilekliğin parasını ödedi ve çantasına attı. Bir kaç saat daha orada oyalandıktan sonra havanın da kararmasıyla Fethinin cafesine gitmek için yola çıktılar. Cafeye girdiklerinde behti amcaya selam verip ön sıralarda bir masaya oturdular. Mekanda oldukca fazla insan vardı ve canlı müzik okestrası güzel bir melodi çalıyordu. Birlikte menüden yemek seçip beklemeye başladılar.
Eylem: Çok acıkmışım ya
Fethi: Sen mi ben mi?
Eylem: Elini versene
Eylem Fethinin eline uzandı. Ardından aldığı bilekliği çıkarıp bileğine taktı. Bileklik deri iple örülmüştü ve ortasında ay vardı. Eylem gülümseyerek parmaklarını bilekliğin üzerinde dolaştırdı. Fethi de Kadını izliyordu. Kısa sürede yemekler gelince Eylem elini çekip mutlulukla yemeğine bakıyordu.
Fethi: Affiyet olsun
Eylem: Birlikte olsun
Diyip yemeye başladılar. Hem keyifle yemek yiyorlardı hemde sohbet ediyorlardı. Kaç saat geçti bilmiyorlardı ama sonunda kalkmaya karar vermişlerdi. Arabayı uzağa park ettikleri için yürümek zorunda kalmışlardı. Yola çıktıkları anda başlayan yapmurla gökyüzüne baktı Eylem
Fethi: Yaz aylarında olacak iş değil!
Eylem: Ya yağmur çok güzel değil mi?
Fethi: Öylede şuan fena ıslanıyoruz
Yağmur gittikce artarkenen Fethi gözlerini etrafta dolaştırıyordu
Fethi: Eylem şu sokağı görüyor musun?
Fethi bir sokağı işaret ediyordu
Eylem: Evet
Fethi: O bina çıkık altına durabiliriz. Oraya koşalım hadi
Eylem: Koşalım der-
Eylemin cümlesi yarıda kalmıştı çünkü adam kadının elini tutup çekiştirerek koşmaya başlamıştı. Eylemde Fethide sokağa koşmaya başlamışlardı. Sokağa saptıkları anda Fethi Kadının elini bırakıp duvara yaslamıştı. Nefesleri birbirine karışırkenen Fethi de gözlerini Eylemin dudaklarına kaydırmıştı
Aklına gelenlerle derin birşekilde gözlerine bakıp Eylemin kulağına yaklaştı.
Fethi: Gözlerin, gecenin karanlığın da kaybolmuşum gibi derin.
daha sonra dudaklarına yaklaştı
Fethi: Dudakların şarap gibi, öptükce şarhoş ediyor beni
Eylemin cevabını beklemeden Kadının dudaklarını dudakların arasına aldı. Nefessiz kalana kadar dudakları dans ederkenen Eylem geri çekildi. Fethi gözlerine bakarak konuşmaya başladı
Fethi: Beni sarhoş ediyorsun Eylem ve ben buna razıyım. Seni seviyorum

Bölüm Sonu

KilitHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin