Yavaşça dökülen saçlarına baktı genç adam. Aslında dökülen saçlarına değil, hyung'unun saçlarını okşayamayacağına üzüldü küçük. Çünkü çok severdi güzeli onun saçlarını okşamayı ve öpmeyi.İç çekerken derince, aynadaki görüntüsüyle gözleri doldu. İçindeki bu kahrolası ses durmadan "Ya artık seni sevmezse?" diye çığlıklar atıyordu.
Jungkook her defasında bu düşünceleri kafasından atmaya çalışıp, güzel şeyler düşünmeye çalışıyor dik durmak için çırpınıyordu.
Bir tutam daha parmaklarının arasında kalırken, dolan gözleriyle hıçkırığını tuttu küçük. Bu güne kadar hep dik durmuştu, şimdi de durabilirdi değil mi?
Ancak içinde ki o ses bir türlü susmuyordu.
Hastalık acı vericiydi, tedavisi zordu ama belki de en kötüsü hyung'unun artık saçlarını doğru düzgün okşayamayacağı gerçeğiydi. Gözyaşlarını serbest bırakırsa bunun bir kabullenme olacağını düşündü. Ağlamak istemiyordu, gülmek istiyordu.
Belki de en acısı, yaşamak istiyordu.
Saçlarının ağırmasını, torunlarının olmasını.. Bunlar bu kadar büyük istekler olmamalıydı. Yaşayacak günlerini bu hastene odasının sefil duvarlarında harcamamalıydı.
Aynaya baktı son defa, ve hatırladı güzel günlerini. Bir bahar yılı öncesini..
bir bahar yılı önce
Belinde ki ellerle hafifçe sırıttı büyük olan, ve aynada ki görüntülerine baktı. Güzeliz, diye geçirdi içinden. Biz birlikte çok güzeliz Jungkook-ah..
Boynunda hissettiği öpücüklerle gülümsedi Taehyung, "gıdıklanıyorum"
Ama uslanmadan öpmeye devam etti Jungkook biriciğini.
"Taehyung" dedi boğuk sesiyle.
Sevgilisinin sesiyle mest olan Taehyung mırıldandı "Hmm"
Jungkook yavaşça kendine çevirdi güzelini ve çenesine minik bir buse kondurdu, "Bir bilsen, seni ne de çok seviyorum Taehyung-ah" dedi yüzünde minik bir gülümseme oluşurken.
Kalbinde en güzel çiçekler açtı işte o zaman Taehyung' un, bahar geldi soğuk kış yerine, işte o an en güzel gülümsemesini verdi nefesine, "Jungkook" dedi boğuk ama neşeli sesiyle. Karşılık verdi biriciği "Efendim güzelim"
Biriciğinin boynuna doladı Taehyung ellerini "Sevgilim" dedi en güzel şekilde"Sen her beni sevdiğini söylediğinde kalbimde çiçekler açıyor, bu aşk olsa gerek değil mi?"
Jungkook gülümsedi "Evet sevgilim işte bu aşk"
İkisinin kalbi bir olurken Jungkook eline aldı sevgilisinin yüzünü, ve fısıldadı "sen Taehyung çok güzelsin biriciğim.. ama ben" aynaya bakıp gülümsedi "sadece senin kollarında"
İnkar etmek istedi Taehyung çünkü bu bir yalandı.. Asıl Taehyung Jungkook'un kollarında güzeldi sadece..
"Jungkook" dedi güzeli, "Bırak sadece birbirimizin kollarında güzel olalım.."
Başıyla onayladı küçük olan, "peki ya?" Ellerini sevdiğinin yüzünde gezdirdi, "ben hep güzel olmak istersem" diye sordu jungkook sırıtarak.
Taehyung gülümsedi ve elini jungkook'un çenesine koydu "O zaman minik tavşan, sonsuza kadar benim kollarımda olmalısın"
"Hyung" dedi jungkook aldığı cevaptan memnun bir ifadeyle "sonsuza kadar senin kollarında olacağım"
"Söz ver"
"Söz veriyorum hyung"
✿
ancak ben sözlerimi tutamadım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐦𝐢𝐭𝐨𝐦𝐚𝐧𝐢 : 𝐭𝐤
Fanfiction[ は あ な ] "periler ölürken özür dilermiş taehyung.." // texting - story!