Uyandığımda Jisung yanımda oturmuş saçlarımı okşuyordu. Saçlarını mı boyatmıştı o? Bana gülümsedi ben de öldüm.
Js: Uyanmışsın. Iyi misin?
Mh: Sanırım evet. Ama sen saçlarını mı boyattın?
Js: Hayır. Neden?
Mh: Aralarında yeşil var?
Js: Woojin hyung tavuk için teşekkür hediyesi olduğunu söyleyip zorla yaptırdı.
Mh: Anladım. Yakışmış. Ama bir daha yapma.
Js: Neden?
Evet kıskanmıştım.
Mh: Seni başkalarının böyle görmesini istemiyorum. O kadar yakışmış ki insanlar kötü niyetli düşünebilir. Bu halinle iyi bir insanı bile üstüne aldırabilirsin.
Jisung'un kulakları kızarmıştı. Utanmıştı. Bir insan her haliyle aynı anda hem seksi hem de tatlı nasıl olabilirdi ki?
Js: Ya u-utandırmasana!
Mh: Seni başka şekilde de utandırabilirdim. Buna şükretmelisin bence.
Daha fazla kızarmıştı ve artık onu altıma almakta direnememeye başlamıştım. Ama zaten bugün dikişleri alınacaktı. Sonra istediğim kadar yapabilirdim.
Mh: Bugün dikişlerin alınacak unutmuşum. Hazırlanıp gidelim.
Js: Son zamanlarda fazla bayılıyorsun. Seni de Changbin hyunga göstermeliyiz.
Mh: Haklısın sincabım. Gidelim.
Dolabıma ilerledim ve bir pantolon çıkarttım. Üzerime de Jisung'un bana hediye ettiği gömleği giyecektim ki onu Jisung'un çoktan aldığını gördüm.
Mh: Onu giymeyi düşünüyordum.
Js: Ama ben de giymek istiyorum.
Aklıma gelen şeyle yarı çapkın yarı iddialı bir şekilde gülümseyip Jisung'a döndüm.
Mh: Peki o zaman bir yarışma yapalım.
Js: Ne yarışması?
Mh: Tişörtünü ilk çıkartan gömleği alır.
Js: Tamam... Başladı!
İkimiz de tişörtümüzü çıkarttığımızda Jisung'u belinden tutup kendime bastırdım. Bedenlerimiz birbirine deyiyordu. Jisung'un şaşırdığını bakışlarından anlayabilirdiniz.
Js: K-k-kim kazandı?
Mh: Aşk kazandı.
Dudaklarımı dudaklarına bastırdım ve sert olmayacak fakat yumuşağın yanından bile geçmeyecek şekilde öpmeye başladım.
Jisung'un elinden düşürdüğü gömleğin sesini duydum. Hemen ardından kollarının boynuma dolandığını hissettim. Dudakları dudaklarımın üzerinde hareket etmeye başladığında ölmek üzereydim. Öyle yumuşak ve sakince öpüyordu ki aklımı kaybedebilirdim.
Nefes almak için dudaklarını dudaklarımdan çektiğinde eğilip gömleği aldım ve üzerime geçirdim.
Js: Ya ama hile yaptın!
Mh: Öpüşürken aklımı başımdan alıyorsun Jisung.
Tekrar kızarmaya başladığında yaklaşıp boynunu öptüm ve onu kırmızı suratıyla yalnız bırakıp salona gittim.
O da hazırlanıp yanıma geldiğinde hastaneye doğru yola çıktık. Yolu yarıladığımızda Jisung bana seslendi.
Js: Minho, sen hastanenin yolunu hatırlıyor musun?
Mh: Bu yoldan değil mi?
Js: Hayır doğru yol. Ama gidiş ve geliş yolları farklı ve biz kazadan sonra hiç hastaneye gitmedik.
Mh: O zaman hafızam hala geri geliyor! Ben senin ağzını yerim!
Js: Evde yersin burada olmaz tavşancık.
Mh: Geldik zaten şimdi yiyemem. Bu arada sanırım bişeyler daha dönüyor beynimde. Ama ulaşamıyorum.
Js: Az kaldı sevgilim. Hatırlayacaksın.
Hastaneye gidip ilk önce Jisung'un doktoruyla görüştük. Dikişleri almak için odaya götürdü. Ben de o arada Changbin'in yanına gittim.
Kapıyı çalıp içeri girdiğimde Felix'le kucak kucağa oturup gülüşüyorlardı.
İçeri girip kapıyı kapattım. Duymamışlardı.
Mh: Öhm öhm... Bu odada kamera falan yok mu?
Felix aceleyle Changbin'in kucağından kalkıp üzerini düzeltti ve yanıma geldi.
Flx: Hyung~ Hoş geldin. Neden geldin?
Mh: Jisung bugün dikişlerini aldırıyor o yüzden geldik. Ve doktorumla konuşmam gerek.
Cb: Bir sorun mu var?
Mh: Aslında son zamanlarda fazla bayılmaya başladım. Bir sorun olabilir mi diye soracaktım.
Cb: Bir sorun olduğunu sanmıyorum ama yine de birkaç test yapmam lazım. Benimle gel. Bebeğim ben birazdan geliyorum.
Flx: Peki aşkım.
Testleri yaptırmaya giderken Jisung da yanıma geliyordu.
Js: Birşeyi mi var hyung?
Cb: Bilmiyorum. Test yaptırmaya gidiyoruz.
Js: Ben gelmesem olur mu? Canım acıyor da.
Mh: Tamam bebeğim. Felix Changbin'in odasında istersen oraya gidebilirsin.
Js: Tamam.
Jisung odaya gitti. Changbin ve ben de test yaptırmak için MR odasına gittik.
_____
Şiyammmmm!
Normalde Minho'nun neler hatırladığını anlatacaktım bu bölümde. Planım öyleydi ama hikaye böyle gitti ben de bozmak istemedim.
Minho sizce neler hatırlamaya başlıyor?
Neyse.
Kendinize iyi bakın 💛💛💛
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zihin Oyunu -MinSung-
Teen Fiction"Benim yüzümden kalbin acıyor değil mi? Peki öpücükler kalpteki yaraları da iyileştirir mi?"