12.Bölüm Uzak durmalıyım

19 3 3
                                    

Güneşin sıcaklığı tenime değmiş yakıyordu beni, gözlerimi açtığımda Toprağın bana sarıldığını fark ettim o kadar yakındık ki, nefesini nefesimde hissediyordum. Dudakları dudaklarıma çok yakındı, ilk defa bu kadar yakından bakıyordum onun yüzüne bu kadar güzel miydi peki... Uyurken tıpkı bir melek gibiydi, kokusunu içime çekebileceğim kadar yakındı bana, kolları üzerimdeydi bacağının birini üstüme atmış deli bir şekilde uyuyordu cidden deli bu kız ama çok da sevimli, yüzüne değen güneşi elimle engelledim ve onun uyuyuşunu seyrettim uzunca bir süre, uyandığının farkına vardığımda elimi hızla çekip gözlerimi kapattım...

Gözlerimi açtığımda Savaş'la burun burunaydım bu bu nasıl mümkün olabilir ki, ilk defa bu kadar yakındık ayağım kolum onun üstündeydi, yüzü yüzüme çok yakındı burnunun ucu burnuma değiyordu. Başımı geri çekip ona bakıp " bu kadar masum bir yüzü olduğunu bilmiyordum acılar dolu bir yüzdü " onun ki, onun hiç rahatsız etmeden kolumu onun üzerinden çekmemle uyanması bir olmuştu...

"Ş..şey biz nasıl böyle uyuduysak anlamadım rahatsız ettim seni galiba Savaş ben biraz deli uyurumda"

"Sorun değil ufaklık" ikimizde bir süre birbirimizin yüzüne bakamadık hatta hiç konuşmadık bile dün okula gitmemiştik. Bu yüzden Savaş'a okula gitmemiz gerektiğini hatırlattım.

"Gidelim mi artık"

"Hadi bin ufaklık, bunu tak kafana"
Ellerim titriyordu ne oluyordu bana kaskı takmamamıştım bile beni o halde gören Savaş beni kendine çekip kaskı takmaya çalıştı. Bi an gözlerimiz birbirine kenetlenmişdi onun gözlerinin içine ilk defa bu kadar yakından bakıyordum. Gözlerini hemen kaçırıp "hadi ufaklık geç kalıyoruz" o saklasada ben onun gözlerindeki acıyı görmüştüm ve hiç bişey söylemeden motorsiklete binip gitmiştik..

Toprak'la hiç konuşmadık yol boyu gözlerimdeki hüznü acıyı ondan saklamaya çok uğraşsamda sanki o bunun farkına varmamıştı ama hiç birşey de söylemiyordu. Hem gözleri bana çocukluğumdan kalma birini hatırlattı annemi...
Onun gözleride bu kadar güzeldi...

Yol boyu hiç konuşmamıştık, okula geldiğimizde Deniz yanıma gelip..

"Hey..! Nerdesin Toprak yüzünü gören cennetlik özlettin kendini hem neden telefonun kapalı senin, Naz'da bende çok endişelendik dün neden gelmedin"
Yere bakan başımı kaldırıp Deniz'e baktım.

"Özür dilerim size haber vermeliydim ama dün moralim çok kötüydü" endişeli bir ses tonuyla

"Ne..? Ne oldu anlat yine babaanen mi yoksa..?" Deniz'e cevap verecektim ki Sude ve Can'ı birlikte görmüştüm uzaktan sarılıyorlardı gözlerimle yine şahit olmuştum onlara ama artık buna son vermeliydim. Onlara hak ettiği gibi davranmalıydım... Okulun kapısına doğru gelirken ayrı geliyormuş gibi yaptılar ve onları görmediğimi düşünen Can yanıma gelip elini omzuma koyarak..

"Hey, sevgilim nerelerdesin sen" sinirliydim aslında gözlerimi devirerek

"Sonra konuşalım" arkama bakmadan oradan uzaklaşmıştım. Savaş ve Deniz beni takip ettiler, Can'sa mal gibi kalmıştı sinirlenmişti farkındaydım da bilerek yapmıştım...

Hayallerin PeşindeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin