sixteen

3.4K 170 70
                                    

"Sonra, Mingyu, bana her şeyi bildiğini söyledi. Yerim ona anlatmış."

Benim evimde, benim yatağımda, mezuniyet kıyafetlerimizle, başım Jungkook'un göğsüne yaslıyken ve onun kolu bedenimi sararken mırıldana mırıldana sohbet ediyorduk.

Çok iyi hissediyordum.

Jungkook, beni orada savunmuştu, benimle gurur duyduğunu söylediğinde bir anlığına benden hoşlanmaya başladığını düşünmüş sonra büyük bir hayal kırıklığı yaşamamak adına bu düşünceyi kafamdan atmıştım.

Fakat,

Sırtındaki bedenimle dairemin şifresini girip beni vestiyere oturttuktan sonra topuklularımı çıkartmak için eğilmiş ve tepeden bile ne kadar güzel göründüğünü düşünmeye itmişti.

Ayakkabılarımı düzgünce rafa yerleştirirken gideceği gerçeğiyle suratım düşse de kapıyı kapatıp bana elini uzatması düşen suratımı hemen toplamama neden olmuştu.

Hoplaya zıplaya peşinden giderken ufak kıkırtısını ve "Miden düzeldi sanırım." cümlesini işitmiştim.

Mırıldanarak onu onaylarken bedenlerimizi yatak odasına sokmuş ve elimi bırakarak önce ceketini daha sonra kravatını çıkartmıştı.

Yaklaşık bir dakika süren bu zaman diliminde onu izlerken gözlerinin gözlerime değdiğini ve öyle kaldığını geç fark etmiştim.

Elini tekrar uzatarak başıyla yatağı işaret etmiş ve ikimizin öylece uzanmasını sağlamıştı.

O vakitten bu yana Yerim hakkında konuşuyorduk ve sinirlerim gittikçe bozulmaya başlıyordu.

"Neden sürekli Yerim'den bahsediyorsun?"

Tavana diktiği bakışları beni bulduktan sonra "Sen de öyle yapıyorsun." dedi ve umursamadığı gerçeği daha da sinirlerimi bozdu.

"Sorduğun için onu anlatıyorum, Yerim'le alakalı bilmediğim bir şey mi var?"

Kolu arasından sıyrılıp ellerimle yataktan destek alırken dikelen bedenime dikti bakışlarını.

"Yerim'le bir geçmişiniz mi var Jungkook?"

Gözlerini devirdikten sonra ben gibi dikelerek sırtını yatak başlığına yasladı ve "Saçmalıyorsun, Rae." dedi.

Kıskançlıktan gözüm dönmeye başlamıştı ve bu huzurlu anımızın kavga ve gürültüyle bitecek olması beni yapacaklarıma karşı engellemiyordu.

Hızla ayağa kalkıp giyinme odama giderken arkamdan seslenmesini bekledim fakat yapmadı.

Üstümdeki elbiseyi hızla çıkarıp kenara attıktan sonra dolapta ilk sırada duran pijamaları çektim ve giymeye başladım.

Kırışırsa ya da kirlenirse diye korktuğum, servet yatırdığım elbisemin şuan yerde, ters çıkarılmış bir şekilde duruyor olması bile beni etkileyemiyordu.

Odadan çıkmak için arkamı döndüğümde kapı pervazına yaslanmış ve kollarını birbirine bağlamış olan Jungkook yüzünden duraksadım.

"Ne zamandan beri oradasın?"

Sanki bilmem kaç sene önce sütyenli halimi görmemiş gibi davranmam ayrı bir ironiydi.

Yüzündeki ufak gülümseme bir anlığına Yerim'i ve kıskançlığımı unuttururken bana yaklaşan bedenine rağmen olduğum yerde dikilmeye devam ettim.

Bana dokunmaya kalkarsa kıçına tekmeyi basacaktım çünkü bu şekilde kızgınlığımı alamazdı ve dikkatimi dağıtama-

Pekala.

My Own♧JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin