Can't We Love Again?

~16.Bölüm: Şimşek~

Mblaqin performansı bitmişti ve çok fazla alkış almışlardı bu beni çok mutlu etti!

music bankin çıkışında da joon u görmek istedim ve krisle sahne arkasının kapısına gittik bu sefer kapıda duba gibi bir amca vardı

"merhaba ben mblaqten joonun arkadaşıyımda girebilir miyim?"

"ahh tabikide girebilirsin biliyorsun bende obama hani amerika başkanı varya o. başka kapıya genç bayan."

kris adamin söylediğine sinirlendi ve sesini biraz yükselterek

"pardon ama size bu kızla dalga geçme hakkını kim veriyor?"

"hahah. hey! sen, çocuk ya şimdi gidersin ya ben bu işi başka yoldan hallederim!"

"joonu çağırın!"

"aaaa yeter be JOON DIYE BIRI YOK ORDA! JOON YOK!"(erdiii)

adam hayvan gibi olduğu için boş bulundum ve ağzımdan

"oha onuda mı yedin?!" diye bir şeyler çıktı.

adam tam ağzını açmıstiki arkadan joon gözüktü

"Ahh Soo Ri işte buradasin iki saattir seni arıyordum gel içeri"

bizim köyün ayısı bir joona bir bana bakıyordu joon bunu anlamış olacakki

"ahh hyung bu benim arkadaşım-ahh hayır hayır kardeşim demek daha doğru olur"

adam kapıyı aralayıp bize yol verdi mblaq üyelerini tebrik ettikten sonra bizi kutlama partisine davet ettiler. Joonun yalvarışları sonucu kabul ettik ve onlarla birlikte bir restoranta gittik. Hepsi çok iyi insanlardı gercekten kanım ısındı onlara :) hatta buna inanmayacaksınız ama kris bütün üyelerle kanka oldu *o* çok eğlenceli bir yemekten sonra onlarla vedalaşıp ayrıldık. krisle evin yolunu tuttuk. yine her zamanki gibi otobüse bindik ama bu sefer otobüs krisin evinin orada durdu. Daha önce krisin evini hiç görmemiştim, doğrusunu söylemek gerekirse merakta etmiyor değilim... sadece krisin bana anlattığı kadarıyla evi biliyordum ve bu bildiklerim evi tanımama yetmişti.

evine yaklaştığımızda bir gariplik olduğunu sezmiştim çünkü bildiğim kadarıyla kris bugüne kadar yalnız yaşıyordu ama evde tüm ışıklar yanıktı 'garip' diye düsündüm.

krise dönerek

"ışıkları neden açık bıraktın?" diye sordum.

"ben açık bırakmadım ki"

elimle evi gösterdim

"ama ısıklar yanıyor"

"neden yanıyorki?"

adımlarımızı hızlandırip eve gittik kapıya geldiğimizde kris bana döndü

"sen tek başına gidebilir misin?"

"evet ama gitmeyecegim"

"he?"

"gitmem seninle kalacağım ve evde neden ısıkların yandığını gorecegim"

"ya içerideki bir katilse ve seni öldürürse ben ne yaparım?!"

"kris... saçmalama"

"off inatcı bir keçi gibisin."

"hehe evet nasıl bildin?"

eve doğru yürüdük kris kapıyı açtı ve içeriye girdi ardındanda ben girdim.

evi çok sadeydi normal bir evdi ama güzeldi. salona doğru yürüdüğümüzde koltukta arkası dönük birinin oturduğunu gördüm.

kris salona girdi ve