~17.Bölüm: Ya ölmediyse? ~

258 21 5
                                    

sabah uyandığımda hala yağmur yağıyordu havaya bakınca saatin daha erken oldugunu düsundum ve telefonuma uzanip saate baktım. hakliydim saat daha 5:30 tu. sağıma baktığımda yanımda bir bebek gibi uyuyan Krisi gördüm. Yüzünü incelemeye başladım bütün ayrıntılarıyla. Gerçekten muhteşem bir yüzü var... Onun yüzünü incelerken yine uykuya daldım ve bu sefer beni uyandıran şey çalan telefonum oldu hangi lanet olası insan arıyordu?!? Biraz yuvarlandıktan sonra telefonuma baktım arayan kişi abimdi, sanırım krisle şuan ne halde olduğumuzu görse beni kardeşlikten reddederdi... 18283719. Çalıştan sonra telefonu açtım

"Aloo!?!?"

"Yah Lee Soo Ri!?! Bu kaçıncı arayışım neden telefona bakmıyorsun!"

"Uyuyordumda ondan. Evet sadede gelelim?"

"Sana söylemem gereken önemli şeyler var annem yanında mı?"

"Hayır , ne söyleyeceksin?"

"Babam seni arayıp onun öldürüldüğünü söylemişti ya

"Evet?"

"İşte şuan burada çok garip şeyler oluyor bazıları onu tekrardan gördüğünü söylüyor, ölmediğini savunuyorlar ama diğerleri ise onun öldüğünü cesedi herkesin gördüğünü söylüyor"

"Peki ya sen?" Sesim titremeye başlamıştı ve kriste uyanmış beni izliyordu

"Emin değilim ama bende onu görmüş olabilirim soo ri kendine dikkat et gerekmedikçe dışarı çıkmamaya çalış, yakın bir zamanda Seule geleceğiz temelli olarak"

"Peki ya changsun'un ailesi?"

"Onlarla birlikte geliyoruz tabiki onları yalnız bırakamayız."

"Anladım... Sonra yine konuşuruz"

"Tamam bay bay."

Kris sorgulayan gözlerle bana bakarken bende kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum bu nasıl olabilir o ölmüştü nasıl geri gelebilir?

Kris kendini yatakta iterek yanıma geldi saat hala erkendi 6 da uyanan bir abiye sahip olduğum için şanslıydım?!?!

"Prenses? Sorun nedir?"

Saçlarımı okşayarak sordu

"K-kris o o ölmemiş köyde onu görmüşler..."

Krisin gözlerinde dehşete düştüğünü gösteren bir ifade vardı

"N-nasıl yani prenses? O ölmüştü hani."

"Bilmiyorum ama çok korkuyorum kris"

"Şhh ben yanındayken hiçbir şeyden korkmana gerek yok bunu sana söylemiştim."

Kollarını bana sardı ve devam etti.

"İşte ben seni her şeyden koruyacağım çünkü sen be im sahip olduğum tek ve en güzel varlıksın, sen benim meleğimsin sana kimsenin zarar vermesine izin vermeyeceğim."

Bende ona sarıldım.

"Teşekkür ederim..."

Bu şekilde uzandık ve uyumaya devam etmeye çalıştık . Ne kadar belli etmesede kriste endişelenmişti. Sanırım ilerisi sadece iki lise öğrencisi olan bizim için fazla karmaşık olacak, tıpkı geçmişimiz gibi...

Eveeet bu çook çook kısa bölümü sizinle paylaşıyoruuum aslında bu bölüm hiç içime sinmedi yani hem kısa hemde saçma olduğunu düşünüyorum ama inanın son zamanlarda aklım çok karışık ve yarında dershanem başlıyor... Hikayenin başlarını unutmaya başlıyorum :O sanırım yakın bir zamanda final yapabilirim hem okul açılacak hemde 2 hikayeyi bir arada götüremiyorum birde tabi tadında bırakmak gerekiyor :) hepinizi çok seviyorum daha fazla bekletmemeye çalışacağım!!!

Can't We Love Again?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin