Kalmana Sevindim Bücür

1.7K 91 21
                                    

İyi okumalar..

Jiminin sesini duyunca hızla ona döndüm, "Evet buzlar prensi, beğenemedin mi lakabını?" güldü, ama sinirden güldüğü belliydi. "Beni ne kadar tanıyosunda benim hakkımda konuşuyosun!" gür cıkan sesiyle irkilmiştim. Ve lanet olsun ki gözlerim dolmuştu. "Tanımama izin vermiyosun jimin, sana ne yaptım ki benimle konuşmuyosun!?" gözlerinden alev fışkıracak gibiydi. "Grubumuza gelmen yetti. Sakın bizimle ilgili aklından planlar geçirme!" bu ikinci olmuştu. İlk suga oppa demişti, şimdi de jimin. Gerçekten canımı yakıyolardı. Cevap vermeden mutfaktan çıktım ve koşar adımlarla odaya girdim arkamdan kapıyı kitledim ve yatağa oturup ağlamaya başladım. Bir iki dakika sonra telefonum çaldı arayan PD'nim di. "Alo, merhaba PD'nim" sesim boğuk çıkıyordu. "Merhaba mi rae, sesin iyi gelmiyor, iyi misin?" derin bir nefes aldım. "İyiyim PD'nim sadece ailemi özledim. Türkiyeyi. Ondan, siz ne için aramıştınız." "Bende bu konu hakkında konuşmak için aramıştım. Biliyorsun yeni bir gruba girdin ve yakında comebackler başlayacak burdaki aileni görsende türkiyeye gitmek için çok fazla fırsatın olmayacak, o yüzden bugün için 1 haftalık bilet aldım. Türkiyeye" duyduklarıma inanamıyordum. Türkiyeye gidecektim. "PD'nim çok çok teşekkür ederim, siz süpersiniz. Uçağım kaçta?" "Akşam saat 11:30'da. hazırlan sen, daha çok var ama olsun." teşekkür edip kapattım ve düşündüm. Eğer 1 haftalık gideceksem hediye de almam gerekir. Hemen üstümü değiştirdim diz kapağıma gelen bir elbise giydim, saçım zaten örülüydü. Çantamı alıp kapının kilidini açtım ve odadan çıktım. Merdivenlerden indim herles salondaydı. "Ben dışarı çıkıyorum" jin oppa kafasını sallayarak onay verdi. "Nereye?" jimin sormuştu. Göz devirdim. "Sanane?" ayakkabılarımı giyip dışarı çıktım. Acaba annemin haberi var mıydı? Telefonumu çıkarıp hemen annemi aradım. "Alo, anne. Nasılsınız?" "İyiyiz kızım, sen nasılsın?" otobüs durağına ilerlerken cevap verdim. "İyiyim de, türkiyeye gidiyorum. Haberiniz vard değil mi?" karşı taraftan nefes alma sesi geldi. "Biliyoruz kızım. 1 hafta sadece sonra geri geliyosun" güldüm. "Biliyorum anne. Yine de özlerim. Neyse dayanıcaz artık. Ben kapatıyorum." "Tamam kızım dikkat et kendine" telefonu kapattıktan sonra gelen otobüse bindim ve ailem için hediye almaya gittim.




Yorulmuştum yaklaşık 3-4 saattir geziyodum. En sonunda herkes için bir hediye buldum ve yurda geldim. Zile basıp beklemeye başladım. Kapıyı jimin açmıştı. Yüzüne bakmadan odaya çıktım. Oda arkamdan geliyodu galiba çünkü ayak sesleri geliyodu. Odanın kapısına geldiğimde kolumda bi soğukluk oldu. "Gidiyo musun?" jimin karşımdaydı. "Evet, gidiyorum." muhtemelen PD'nim söylemiştir gideceğimi. Bişey söyleyecek gibi oldu sonra vazgeçti ki aşağı indi. Bende elimdeki posetleri bıraktım üstüme pijamalarımı giyip aşağıya indim. Herkes salondayken gideceğimi söyleyeyim dedim. Jungkookun yanındaki boşluğa oturdum ve konuşma yapacağımı belli etmek için boğazımı temizliyormuşum gibi ses çıkardım. "Ee, şey ben gidiyorum." tae dikkatini bana verdi. "Nereye? daha yeni geldin ya?" güldüm "Öyle değil. Türkiye'ye gidiyorum." jungkook beni kendine çevirdi. "Ne demek gidiyorum. Niye? Nasıl? Ne zaman?" yazık çocukcağız yanlış anladı. "PD'nim gitmem gerektiğini söyledi, hem bende özlemiştim Türkiye'yi. Bu akşam uçağım." jungkookun gözleri hafiften dolmaya başlamıştı. Noluyo be. "Ya mi rae! Bizi bırakıp nasıl gidersin!?" güldüm. "Geri gelicem kook merak etme sadece 1 haftalık" aniden sarıldı bende ona sarıldım. "Bi an korktum ya! Bizi bıraktın sandım!"
"Ben sizi nasıl bırakıyım?" aegyo dolu sesimle söylemiştim. Akşam yemeğini yedikten sonra odaya çıkıp valizimi hazırldaım. İşim bitince yatağa oturdum. Kapı çaldı. "Gel" kapı açıldı ve jimin içeri girdi. Yanıma oturdu. "Kalmana sevindim bücür." göz devirdim. "Emin sevinmişsindir."

Diğer bölümde görüşmek üzere beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. 💫💫

8.Üye mi? ~BTS~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin