Baba naber yaa

17.Bölüm

Hayy gayss !!!

"Eee gençler nereye gidiyoruz ?" dedi Emre.Bildiğiniz gibi maçı kazandığımız için (hundarca gülme) kutlamaya gidiyorduk en son.

"Sanki gidebilecek başka bir yer var da her zamanki kafeye gidelim işte" dedi Hazar.Ona neyse hıammına!! Ben Hazara 'sen hayırdır' bakışları atarken yeni gelmiş olan arkadaşım Sıla da hiçbir şeyden habersiz sanki bize deli sikmiş gibi bakıyodu.O kafeye bir daha hayatta gitmezdim hayatımın sikilmiş günleri o kafeye gidişimden sonra olmuştu.

"Ben oraya gitmem!"

"Sen bana karşı çıkar mı oldun acaba ?!"

"Ben o kafeye bir daha gitmem Hazar!"

"O kafeye gidicez dedim Ceylin itiraz etme hakkın olmadığını çok iyi biliyosun !"

"İnadına mı yapıyosun bunu hayatımı bok çuvalına sokman yetmezmiş gibi bide gelmiş burda üstünlük taslıyosun ! BEN O KAFEYE GİTMEM!!!"

"Sizi öldürücem hepinizi öldürücem beni buraya getirdiğinize inanamıyorum! Lanet olsun göt kafalı Emre bari sen bişey söyleseydin ya bu günün güzel geçmesi gerekiyodu ilk defa bi mutlu olim dedim onun da içine sıçtınız."

Emre:"Yeter kızım bi sus be 1 saattir azın burnun durmuyo geldiysek nolmuş sanki bak hiç birini gördün mü kimse yok rahat rahat kendi halimizde takılıyoruz işte ne dırdır yaptın bee!"

"Bana diyene bak be 2 saattir konuşan ben değilim sanki bende fazla laf söyledin otur oturduğun yerde valla Cemreyi çağırır bi tane de senin kafana çaktırırım ha !"

Hazar:"Yeter kesin sesiniz Emrenin de dediği gibi buraya kutlamaya geldik şimdi kesin sesinizi de doğru düzgün oturun!"

Ceylin:"Aman ne eğlence konuşmamıza bile izin vermiyosun ki nasıl kutlama yapalım?"

Sıla:Ayy Ceylin bi şeyden de mutlu ol be valla tüm enerjimi aldın ya !"

Ceylin:"Tamam susuyorum daha da konuşmam kutluyın siz kendi aramızda."

Emre:"Al işte küstürdünüz kızı!"

Hazar:"Çocukluk yapma Ceylin."

Ceylin:"Çocukluk yapan ben değilim kafa dağıtalım dedik hemen iş oldunuz e o zaman eğlenelim dedik beni yine bu kodumun kafesine getirdiniz şimdi de benden mutlu olmamı bekliyosunuz !"

Sıla:"Allah aşkına neyi var bu kafenin ?" Tabi bişey bilmeyene göre güzel bir kafedir burası.Hüzünlendim yine aqu. Küçük Emrah moduna girip kafamı Sılaya çevirip "sonra anlatırım" dedim.

Biraz daha oturunca aslında abarttığım kadar kötü olmadığını düşündüm. Bende sohbete katılmaya karar verdim.

Şimdiye kadar ne Arası Nede onları tayfadan kimseyi görmemiştim.Neyse hiç soş ağzımı açm......Hay ben azıma sokayım ya valla bir daha azımı açmican yani bu nedir arkadaş ya valla 'ne güzelmiş' dediğim insan 1 saat yaşayamaz aqu.

Kapıdan giren Tuğberke nasıl baktıysam artık bütün masa dönmüştü ona. Aslındaaaa neden olmasın ki ?! Hüğağağağağağağağğa.Ben piç simayl yaparken Tuğberk bizim masaya gelmişti.Gözlerinin odağı olan ben hala piç simayl yapmakta olduğumu fark edip onu şirin (allah çarpmış gibi) gülümsemeye çevirdim.

Tuğberk:"Tebrik ederim prenses maçta çok iyiydiniz özellikle de sen." Ay ben senin azını burnunu saçını başını göt...öhöhöh sakin.

Ceylin:"Teşekkür ederim şans perileri salondaydı asıl onlara teşekkür etmek lazım." Öğğğğ kendimden iğrendim aqu şans perisi nedir ! daha klişe olamazdım yaneeee.Neyse. Ben bunları düşünürken Tuğberk piç simayl yaparak arkama bakıyodu.Noluyo lan ?! Arkama bakında karpuza dönmüş suratla Tuğberke bakan Hazarı gördüm.Ohhh bok ya Hazar sen buraya zorla getirirsen beyle olur.

Tuğberk:"Ee siz napıyosunuz burda kutlamaya geldiniz sanırım?"

Ceylin:"Aynen öyle. Sen ne yapıyosun?"

Tuğberk:"Kimler var kimler yok diye bakıyodum öyle seni görünce tebrik etmek istedim."

Hazar:"Tebrik ettim hadi git şimdi!"

Tuğberk:"Sende mi burdaydın Hazar?"

Hazarı ilk defa bu kadar sinirli görüyordum sanki bişey yapmamak için kendini zor tutuyomum gibi.Aslında neden kendini tuttuğunu anlamış değilim başka birisi olsa çoktan üstüne atlamıştı ama söz konusu Tuğberk olunca hiç birşey yok.

Hazar:"Evet burdayım ve sende şimdi gidiyorsun."

Tuğberk:"Aslında sizin için de sorun olmazsa bende biraz sizinle oturmak isterim sonuçta kutlama değil mi bu kalabalıkla daha eğlenceli olur ."

Emre:"Biz kalkıyoruz yanlız başka zamana artık." Anlaşılan Hazarın sinirini fark eden bir tek ben değilmişim.Hoff ne diye konuşuyosa sanki ne güzel olay çıkacağdı .

Tuğberk:"O zaman bir dahaki sefere sizi güzel bir yere götürmek isterim Ceylin neresi olduğunu biliyor gerçi."deyip bana göz kırptı.kızarıp bozarırken Hazar birden ayağa kalktı.

Hazar:"Hadi gitmiyo muyuz !" Belli ki bağırdığının farkında değildi.Cebinden para çıkarıp masaya attı sonra kolumdan tuttuğu gibi ayağa kaldırdı beni.Kolunu omzuma atıp beni kendine çekti. Yohammmına.İnadına yapıyo bu çocuk bunu şimdi tim şehir öğrenecek.

Hazar:"Görüşürüz Tuğberk."

Tuğberk:"Görüşürüz Hazar.Ve prenses kesinlikle en kısa zamanda görüşelim."

Ceylin:"Görüşürüz."

"Ben sana ne dedim Ceylin ! benimleyken başkalarıyla görüşemezsin demedim mi bide gitmiş herifle sözleşiyosun sen beni deli mi ediceksin?!"

"Ben sana ne dedim o kafeye gitmeyelim dedim ama sen ne yaptın yine burnunun dikine gittin yani bu senin seçimindi beni dinleseydin onunla karşılaşmicaktık buraya gelmekte ısrar ederlen bunları göze almış olduğunu düşünüyordum."dedim meydan okurcasına.Kendi istemişti sonuçlarına katlanacak.Nıhahahaja.

"Sen benim sevgilimsin Ceylin o kafeye gitmiş olmamız onunla böyle konuşabileceğin anlamına gelmez!"

"Çakma sevgilin!"

"Sikerim çakmasını sevgilim misin sevgilimsin atlatma beni burda!"

"Atlatsam nolcak seninde gücün bana yetiyo dimi Tuğberke gelince sus pus kalıyosun!!". Hazar şaşırmış gibi duruyordu ne söyliceğini bilemez gibi .

"Sahi söylesene Hazar Tuğberkle aranda ne var neden ona orda hiç birşey yapmadın başkası olsa çoktan üstüne atlamıştın." Sorular yeni yeni kafama geliyordu Tuğberk kimdi Hazarın onunla işi neydi?

"Hiç...hiç birşey yok sadece o kadar insanın içinde olay çıkarmak istemedim."

"Hadi ama Hazar bunun senin için gerçek bir engel olmadığını ikimiz de çok iyi biliyoruz."

"Beni ne kadar tanıyosunda böyle bir karara varabiliyosun?"

"Bu karara vermem için seni tanımama gerek yok ama çok istiyosan eğer bir hatırla bakalım kim beni alışveriş merkezinin ortasında o kadar insanın içinde yalnız bırakan kimdi acaba ?!"

"Aynı şey değil." dedi dişlerinin arasından.

"Doğru aynı şey değil orda beni bok gibi bırakman hiçbirşeyle karşılaştırılamaz ! Ne var biliyoru musun bu iş çok uzadı ne olucaksa olsun artık polisler falan da umrumda değil bu SEVGİLİCİLİK OYUNUDA BİTTİ benden bu kadar en kısa zamanda görüşmeyi de keselim."

Emreler şok olmuş gibi bakarlarlen Hazar hiç tepki vermiyordu.

"Ceylin saçmalama böyle bişey yaparsanız dosyalar yeniden açılır ve iş sizin başınıza kalır kimse olayı bizim gördüğümüz yönüyle görmüyor sadece suçu birine atığ işi kapatmaya çalışıyor eğer ayrılırsanız direk suçlu gösterilirsiniz" dedi Emre.

"Ne yapayım yani ölene kadar bununla sevgili mi kalayım bende bi insanım Emre ve artık yoruldum."

"Biliyorum ama sadece birkaç gün daha sabret."

"Sadece birkaç gün ve ben gidiyorum bu mükemmel kutlama için de hepinize teşekkür ederim(!)".

-BROSSS