Bölüm 11 : KÜL BEBEK 🌹ATINÇ'TAN
Şimdi,burada benim bile aklımın almadığı halde karşımda. Elinde bir silahla. Benim silahımla.
Onu döndükten sonra gördüğümde beni bir sürpriz karşılamadı. Ne hale geleceğini tahmin edebiliyordum. Bunun için her gün,usanmadan bir zarf gönderdim ona. Zarfı açacak,içinden bileti alacak ve yanıma gelecekti.
Tabi,onun evinde bir düşman yarattığımın farkında değildim. Annesinin,kızının iyi olmadığını bile bile arkasından iş çevireceğine olanak vermemiştim. Hataydı.
Gözlerimi Defne'nin karanlık gözlerinden alıp,Ediz'e çevirdim.Açelya'nın onun elinde olması,risk almama engel oluyordu. Alışkanlığımdan dolayı yüzüme oturan alaycı tavrım sinirlerini bozacaktı ve ben bundan memnuniyet duyacaktım. Tam da öyle oldu.
Silahın tetiğini çekti.
"Onun beni öldüremeyeceğini ikimizde biliyoruz." Gülümsemem genişledi.
"Kendine olan güvenin gözlerimi yaşartıyor, Kahraman." Eski ifademi takındığımda,Defne'nin dikkatle Ediz'e baktığını gördüm ve silahı tutan elim sıkılaştı.
Bir anda Defne silahın kabzasını -tüm gücüyle olduğuna adım kadar emindim.- sertçe Ediz'in kafasına geçirdi. "Ah,kaltak !" Ayaklarımın dibine düşen şerefsize sert bir tekme atıp,kafasından tuttuğum gibi betona geçirdim.
Yakasından tutup ayağa kaldırdığımda,kafasını yana çevirip ağzındaki kanı tükürdü. "Yeter,lütfen yeter." Alayla gülümsedim. "Dur bir daha yeni başlıyorum." Yakasından çekip duvara vurdum. İçimdeki canavarın tek bir zayıf noktası vardı. Defne.
"Bir daha cüret etmeyeceksin." Kafamı yana eğip haline tebessümle baktım. "Tamam mı !" Ağzındaki kanı tükürüp yüzüme baktı. "Düşüncelerim hala aynı. Kızı istiy-" konuşmasına çok bile müsaade etmiştim. Burnunu hedefleyip,sert bir yumruk attım.
Ege'nin bir ara müdahale edecek gibi olduğunu gördüğümde benden önce Açelya davranarak onu benden uzaklaştırdı. Ardı ardına attığım yumruklardan sonra ellerimde bayılan iti sandalyeye oturttum ve tıpkı Açelya'yı bağladığı gibi onu bağladım. Sadece biraz daha sert.
Telefonumu çıkarıp Korkut'un numarasını tuşladım. "Efendim abi." "Halletmen gereken bir iş var. Adresi yolluyorum." Konuşmayı sonlandırıp Ege'ye döndüm. "Çıkıyoruz." Açelya'nın hali onu üzmüş gibiydi ama ne yazık ki ben şefkat gösterecek bir adam değildim.
Silahı belime yerleştirirken,Açelya'nın yürümesine yardım ettiğini gördüm. Kapıyı açıp dışarı çıkarken,Korkut'a adresi mesaj attım. "Onu öldürtecek misin ?" Arkamdan gelen cılız sesin ona ait olduğuna inanamıyordum.
Sanki az önce bir adama silah çeken o değildi.
"Onun leş kanını elime sürmeyeceğim." Bu bir onaydı. Bunu anladığını telaşlanan adımlarından ve sıklaşan nefeslerinden anlamak zor değildi. "Yapma."
"Ne zamandır bana emir veriyorsun ?"
Cevap vermeden önüme geçti ve hızlanarak diğerlerine yetişti. Cebimden sigara paketini çıkarıp,içinden bir dal aldım. Defne'yi kendimden uzaklaştırmak istemesem de,bu durumda en sağlıklısı böyleydi. Siktir,daha ben bile bilmiyordum.
Onu,o şekilde gördüğümde etkilendim.
Ama bu,onu tekrar o halde görmek istediğim anlamına gelmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANGIN
Teen FictionTüm şehri yakacak gibi,cehennem gibi gülüyor. Sanki birazdan kaldırım taşları yerinden oynayacak,bu eski eski binalar üstümüze devrilecek,ağaçlardaki renkli çiçekler bir bir düşecek,sanki şimdi tam burada yer yerinden oynayacak ve Atınç sigarasını...