ÇIĞLIK

48 1 0
                                    

Kapımın önünde haykıran rüzgar,sanki gökler çökmüş ondan bu feryat... Dünya mı öldü ? Kime bu haykırışları insanlığın? Derinden derine çığlıklar devam ediyor... Dünyayı titreten sesinde bir uğultu... Sevmek hiç bu denli güzel olmamıştı. Orda aşıklar diyarında bir güneş vardır ki aşklarıyla kavururlar.En sevgili kalplerde bir mukaddes sema vardır.
Ve dudaklarım raks ettirsin saf sesimi.Sevmek dile gelsin...Soğusun bütün iklimler ve sıcaklık soğuğa kavuşsun...
Ama kötü  değilim,iyi hiç... Belirsiz bir kargaşanın içindeyim.Bir yanım neşe, diğer yanım fırtına sadece... Ben ise tam ortasında kalmış renksiz gökyüzü ve yarım kalmış bir öykü... Bu bir düş mü yoksa düşüş mü bilemiyorum... Sanırım düştüm...
Fatma'nın kalbinden beynine haykırışlarıydı bunlar. Yaraya yaren basmak ne zordu hele de havalar üşümüş ; bulutlar ağlamışken...
Sus ey gönlüm, sen konuştukça yaram kanayacak... Ve sen yine de sus gönlüm sus ve görme gerçeği kapat gözlerini...
Ne demiş Şems:
"Ey benim yetim gönlüm;
   Bırak gamlı düşünmeyi...
   Gözyaşının hesabını Rabbim sorsun;
   Sen hakkını helal et..."
Fatma irkildi kapının çalmasıyla. Kapıyı çalan Ali'ydi.Hemen kitabı yerine koydu ve "gir" dedi titrek sesiyle...
Gözler çarptı aklın ve kalbin yoluna... Hayale sığar mıydı yeni bir nefes? Karmaşık iklim diye bir şey var mıydı? Kainat kaç bucaktı?
İşte kalpti bu;sorular soruyordu inceden inceden...
Kalpti akardı gözyaşları inceden inceden.Yüreğimde sıcacık bir sevgi ve hatıralar var...Sana hatıram olsun bu satırlarım...Bilirim ki her satırda seni anlatırım zihnimde dönen sıcacık hayalinde.
Derin sessizliğin ardından kalplerin fısıltısı sona ermişti... Ali stresten ne yapacağını bilemiyordu. Aşk ikliminde önce hamken yanıp pişmişti böylelikle terbiye olacaktı aşk! Bir derin mevzunun içine düşmüştü kalp. Doğru yolu bulmak ve ona yönelmek gerekti.

MAHŞERE KADAR SEVMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin