Yaz yağmuru yağıyor gökyüzünden yüzüme doğru
Bir şarkı çalıyor, rüzgarın estirdigi yapraklarda
Bir çocuk gülüyor, elinde pamuktan şekeri
Ve sen geliyorsun... Bana geldiğini bilmeden...
Leoni Mishta - Gece KedisiBirinci Bölüm
FelixHazırım. Büyükbabamı ikna etmem zor olsa da başarmış ve yolculuğa çıkmaya hak kazanmıştım. Bavulu evin bahçesine doğru getiren büyükbabamı izledim. Yüzünde bariz derecede üzüntü izleri vardı.
"Girmek zorunda değilsin. Felix vazgeçebilir ve başka birinin gitmesini isteyebilirsin? Olmaz mı?" diye sordu. Aynı cevapları tekrar verdim.
Gitmeliyim. Bu kadar. Belki de uzaklaşmak bana iyi gelir. Düşünmem için zaman kazandırırBavulu arabanın bagajına yerleştirirken, yan taraftan gelen ayak sesleri ile kafamı o tarafa çevirdim. Valeria elinde defterleri ile karşımda dikilmiş duruyordu.
"Gideceğini duydum. Bakmak istedim" dedi ruhsuz bir sesle. Gözleri arabanın arkasına yerleştirdiğim bavula kaymıştı.
"Ne kadar kalacaksın?" diye sorusunu yineledi.
"Bilmiyorum Valeria. Araştırmam bitince dönerim belki. Neyi araştıracak olduğumu bildiğimi de söyleyemem" dedim arabanın bagajını kapattım.
Büyükbabam yanımıza gelip derin bir iç çekti. Ne düşündüğünü biliyordum.
Saygısız ne arıyor yanında?
Sesli söylemediği için şükür ettim."Seni bekliyorum Felix. Beş dakika sonra yola çıkalım" dedi büyükbabam sürücü koltuğuna geçerken.
Valeria ile göz göze geldik.
"Araştırma yapacağın konuyu senin için buldum. Al bu defterde yazıyor hepsi" diyerek defteri bana uzattı.
Defterin başlığında Karanlık Sanat - Gece Kedisi yazıyordu.
Başlık dikkatimi çekmişti.
"Karanlık Sanat mı?" diye sordum. Valeria boş bakışlarını elimdeki deftere dikmişti.
"Vedalaşmak istemiyorum Felix. Lütfen çabuk dön" diyerek bana sarıldı. Ne hissettiğimi anlayamadım. Sadece satılmasına izin verdim.
"Tamam. Kendine iyi bak Valeria. Görüşürüz" diyerek arabaya bindim.
Ne hissettiğimi bilmiyorum ona karşı. Beni terk ettiğinde acı çekmiştim. Fakat şimdi unutmak istiyor, kaçmak istiyordum.
Bu değişiklik bana iyi gelecekti.......
Havaalanında biraz bekledikten sonra bineceğim uçağa doğru yürümeye başladım. İşlemleri hallettikten sonra büyükbabama dönerek sarılmasını bekledim. Kaçınılmaz olan sarılması beni sebebsizce üzmüştü.
Hâlâ beni ikna etmeye çalışıyordu. Başımı hayır anlamında çevirdim. Artık kararımı vermiştim......
Yolculuk boyunca yanımda durmadan konuşan bir kadın vardı. Sürekli gerçek üstü olaylar anlatıyordu.
"Uçağa ilk kez mi biniyorsunuz?" diye sordum bıkkınlık ile.
Yanımda oturan siyah saçlı yirmi beş yaş üstü bir kadındı. Saçları siyahtı ve gözleri ürkütücü görünüyordu. Yüzünün bir bölümü gözlerinin çevresi dövme ile kaplıydı."İnsan aracıyla ilk kez uçuyorum evet" dedi dalga geçiyordu.
Yine de onunla konuşmaya son verdim. Gittiğim yere kadar beni takip edip, başıma dert açmasını istemiyordum
"Merak etme ben seni takip etmem" dedi. Gözlerimi iyice açtım.
Beni nasıl duydu? İçimden konuştuğuma eminim
Bana baktı ve şaşkınca gülümsedi.
Müzik dinlemeye karar verdim aniden kulaklıkları taktım.
Neler oluyor ve bu kadın neden bana gülümsüyor?
Çekici bir adam hiç olmadım ben. Sıradan biriydim. Gözlüklü ve çok çalışkan. Sözünü tutan biri. Gözlerim renkli değildi sadece kahverengi idi. Saçlarım havalı gençlerinki gibi değildi. Kısa kesimli uçlarından hafif kıvırcık görünüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kül Gece
FantasyO bir geceydi. Herkesin göremediği bir güzelliği, kimsenin duymadığı güzel bir sesi ve üzerine işlenmiş bir laneti vardı. O bir kül idi.Herkesin görebildiği kadar yakışıklı, herkesin duyabileceği gür sesi ve üzerine işlenmiş bir gecesi vardı. ...