Hava neredeyse kararmak üzereydi. Gün batımı çok güzel gözüküyordu. Terk edilmiş bir binanın çatı katında Ash ile birlikte oturmuştuk. New York yerlisi olduğu için buraları avucunun içi gibi biliyordu. Polisten kaçarken yorulmuş ve buraya saklanmistik.
Neyse ki fotoğraf makinemin başına bir şey gelmemişti onca olaya rağmen. Rahatlamış bir iç çekip makinemi elime aldım ve gün batımını bugünün bir anısı olarak çektim.
"Altın zaman."
Dedi Ash.Şaşkınca Ash'e döndüm.
"Efendim?"
Ash sırıttı ve parmağı ile beni göstererek.
"Siz fotoğrafçılar için günün bu saatleri 'altın zaman' demek."
"Oh! Evet.. Öyle günbatımı her zaman özeldir.."
Elimle fotoğraf makinemi kavrayıp parmaklarımı onun üzerinde gezdirmeye başladım. Oldukça garip bir andı. Nereden başlasam bilmiyordum. Yan gözle Ash'e baktım. Gün batımını izliyordu. Soğuk yeşil gözleri sıcak turuncunun renkleri ile karışmıştı. Yavaşça fotoğraf makinemi kaldırıp onun günbatımını izlerken ki halini çektim.
Fark etmesiyle bana döndü ve başını yana doğru eğdi. Bir yandan da sarı saçlarını karıştırarak.
"Sen beni çekmeyi baya seviyorsun anlaşılan."
Panikle makineyi aşağı indirip gözlerimi kaçırdım.
"Sanırım öyle.. Yani bir model gibisin. Modelsin gerçi.. Ama her fotoğrafçının isteyeceği bir modelsin!"
Ne saçmalıyorum ben boyle? Eiji oğlum daha fazla sıvayamazdın..
Ash yüzündeki sırıtışı bozmadan gözlerini kısarak bana bakmaya başladı. Bu yüz ifadesini görmek bile içimi bir garip yapmaya yetmişti. Yutkundum ve kafamı kaşıyarak."Batırdım değil mi..?"
Dedim mahcup bir ses tonu ile. Dudaklarını büzüp alaycı bir gülümseme ile başını aşağı yukarı salladı. Uzun bir iç çektim ve kameramı dizlerimin üzerine koydum bunu görmem üzerine.
"Şey ben bugün için teşekkür ederim. Orada olman büyük bir şanstı gerçekten benim için.."
Ash kollarını kavuşturarak ciddi bir ifade takındı.
"Evet, sahi sen neden oradaydın?"
Diye sordu bana.
"Ben.. çekim yapıyordum."
Ash tek kaşını kaldırdı inanmamışcasına bana bakarak.
"Bir ara sokakta? Çöpleri falan mı cekiyordun yoksa?"
"Hayır! Aslında bir kedi vardı.. Onu cekiyordum ama sonra kendimi garip bir olayın içinde buldum.."
"Demek tüm hikaye bu."
"Evet.."
Yavaşça bana doğru yaklaşıp keskin gözlerini bana yöneltti.
"Peki sence de.. Hep karşılaşıyor olmamız ve benim resimlerimi çekiyor olman biraz şüpheli değil mi? Eiji Okumura?"
"E-eh? Adımı nereden biliyorsun..?"
"Eğer birisi habire seni takip edip fotoğraflarını çekse ve garip hareketlerde bulunsa sen de onu araştırmak istemez miydin?"
"A-ama daha bu sabah seni gör--"
Ash sanki cümlenin devamını biliyormuş gibi sözümü keserek cevap verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ash x Eiji (Banana Fish Fanfiction)
Fanfiction-Wattpad de ki ilk Banana Fish fan kurgusudur.- Banana Fish adlı animeden uyarlanmış bir fanfiction. Baş karakterler Ash ve Eiji üzerine yoğunlaşılmıştır. Spoiler tehlikesi vardır ayrıca smut da içerebilir.