26

1K 79 8
                                    

Jungkook

5 saat geçmişti ve Yoongi hâlâ yanımdaydı.

Şuanlık her şey iyi gidiyordu.Son  5 saat içinde daha da yakınlaşmıştık.

"Yoongi."

Yanına gittim.

"Hmm? "

Telefondaydı ve bana bakmıyordu.

"Bırak şu telefonu canım sıkılıyor. "

Telefonu yanına koyup bana baktı.

"Bir şey yapalım mı? "

"Evet,sıkıldım! "

Sırıttı.

"Fesat düşüncelerini yok et Yoongi! "

"Jungkook eğlence makinesi değilim. "

Bana döndü ve burnumu orta parmağı ve işaret parmağı arasına aldı.Parmaklarını çekti.

"Banyo yapacağım saçım kirlendi biraz.Gitmek istersen söylemene gerek yok direkt git."

Dudaklarıma minik bir öpücük bıraktı.

"Tamam buradayım ben."

*****

Banyo yapmış ve üstüme hardal rengi olan sweat giymiştim. Altıma da gri bir eşofman giymiştim.

Islak olan saçlarımı karıştırıp etrafa sıçramasına neden oldum.

"Jungkook, gelebilir miyim? "

Kapıyı tıklatıp sormuştu.

Kapıyı açtım.

Tavşan dişlerimi gösterip sevgilime gülümsedim. O da bana güldüğünde kollarını bana dolamış ve konuşmuştu.

"Saçlarını kurutalım. "

Kafamı göğsünden çekip ona kaldırdım. O da bakmış ve gülümseyişimden öpmüştü.

Ondan çekilmiş ve kurutma makinesini almaya gitmiştim. Geldiğimde Yoongi yatağa oturmuş ve gözlerini odamda gezdirdiğini gördüm.

Beni gördüğünde konuşmuştu.

"Gel. "

Bacaklarını arasına oturmamı istiyordu. Kurutma makinesini verip bacaklarının arasına yerleştim.

Kurutma makinesini açmış ve saçımı nazik bir şekilde damarlı olan elleriyle kurutmuştu.

Makineyi kapatıp belimden tutup beni kucağına yerleştirdi. Ensemi öptü.

"Jungkook gitmek istemiyorum. "

Bu sefer boynumu öptü.

Göğsüne yaslanıp yüzüne döndüm.

"Yanımda kal. "

"Olmaz kıyafetlerim falan evde. "

"Ben gelebilirim. "

'Ciddi misin' diye bakmıştı

Kafamı salladım.

"Sadece okul kıyafetimi ve çantamı alacağım. Sorun olmayacak."

*****

Yoongi'nin evine gelmiştik.

"Çantanı ve kıytafetlerini bana ver. "

Dediğini yapıp salona geçtim. Büyük bir evi Yoongi'nin tarzındaydı.

Yerde gördüğüm pembe çorabı görüp seslendim.

"Yoongi pembe sevdiğini bilmiyordum. "

Aşağı inmişti.

"Ah, onlar Namjoon'un.Dün buradalardı. "

Gülmüştüm.

Çorabı alıp ayağıyla bir kenara attı.

Koltuğa oturup beni yanına çekmişti.

Burnumu öptü ve beni kucağına aldı.

Bu sefer boynumu öpmeye başladı.Biraz daha aşağı inmiş ve köprücük kemiğimi ele geçirmişti.

"Y-yoongi ah!"

Zevk veriyor olabilirdi ama bu bizim ilk günümüzdü! Fazla hızlıydı.

"D-dur Yoongi. "

Benden uzaklaşmış ve hırslanmış gözleri ile bana bakmıştı.

"F-fazla hızlısın. "

Göğsüm inip kalkıyordu.

Dudağını yalamış ve sırtını koltuğa yaslamıştı.

"Hızlı mıyım? "

İstemeden yutkunmuş ve kafamı sallamıştım.

"Özür dilerim... "

Ellerini belime koydu ve cümlesine devam etti.

"Beni düşünemeyen birine dönüştürüyorsun. "

Bu dediğine gülmüştüm.

Esnemişti, esnerken dişleri gözükmüş ve kediye benzemişti.

Saat 10 du ve uyumamız bizim için iyi olabilirdi.Erken kalkıyorduk.

"Uyuyalım kedi. "

"Uyuyalım tavşan. "

Tavşan mı? Neyse.

Beni kucağında taşımak için hareketlenmişken bu ani hareketi yüzünden ellerimi omzuna koymuş ve sıkı bir şekilde tutmuştum.

Odaya gelmiş ve uzanmıştık. Uyandığımda Yoongi'nin ellerini belimi bulmuştu. Bacaklarımı beline bağlamıştım ve sıkıca sarılmıştım. Galiba ona aşık oluyordum.

Alteration/Yoonkook✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin