Öncelikle,kısa bir sürenin sonuna geldik.
Bu hesabı 2013 yılında açtım. O yıldan beri burada hikaye okuyorum. Okuduğum çoğu hikaye mutlu sonla bitiyor.
Peki bu ne kadar gerçek ? Cidden her şey okuduğunuz kitaplarda ki gibi mi ?
Ben bir yazar değilim. Elimden geldiğince betimleme yapmaya çalıştım. Fakat,sadece içimde ki şeyleri döktüm. Bir yazar olsaydım,günde 5-6 bölüm yayınlamazdım.
Ceyda,gerçek birisi. Bunu uzatmak istemiyorum. Sadece gerçek birisi. Anıl,gerçek birisi.
Saf sevgiyle beslenmişti Anıl. Tanrı tarafından ona bahşedilmişti aşk şarabı. O da yudumlamıştı yavaş yavaş.
Fakat şarap etkisini yitirdi. Anıl,hasta bir insandı. Manik depresif ile boğuşurken,etrafında bir çok insan kaybetti. Ceydasını kaybetti özellikle. Vücudu bunlara daha fazla dayanamayıp öldü.
Asla ''aa şu kadar okunayım,insanlar beni okusun'' moduna girmedim. Buraya kadar geldiyseniz,ciddiye alıp okumuşsunuz demektir kitabı.
Unutmayın,kimse sizin aşkınıza siz dünya tarafından kabul gören güzellik algısına girmedikçe cevap vermeyecek.Çünkü,kimsenin umrunda değilsiniz.
Her zaman mutlu olun,üzgün olmak için dünya çok kısa bir yer. Acılar,her zaman olacak. Herkes mutlu olamaz,herkes üzgün olamaz. Sürekli gülün. İnsanlar tarafından size söylenenleri aldanmayın. Çirkin misiniz ? Güzel olsaydınız,bu kimin için önemli olacaktı ? Kısa mısınız ? Uzun olsaydınız bu kimin için önemli olacaktı ?
''Seversin dünyayı doludizgin..'' der Nazım Hikmet.
Sevin dünyayı dolu dizgin.