The Walking Dead Carl X Alice

Bölüm 15: 'Hoşçakal.'

Medya: Rose

Carl'dan

Dün gece evin önünde sabaha kadar oturdum. Gökyüzüne bakıp Alice'i hayal ediyordum. Bazı şeyleri gözden geçirdim, Alice'in bunu isteyerek yapmadığını düşündüm ve bunun böyle olduğunu biliyordum. Havanın aydınlanmasına yakın uyuduğum için çok geç kalktım.
Kalktığımda babamlar toplanmıştı ve bazı şeyler konuşuyordu. Önemli şeyler, bu yüzden beni içeri almadılar. Şuan öyle bir ruh hali içindeyim ki biryerlere zarar vermek, ağlamak istiyordum. Ama bunları yapamam. Alice için güçlü olmalıyım çünkü o da böyle yapıyordur.
Çok özledim, sarılmak istiyorum kokusunu içime çekmek istiyorum elini tutup bırakmamak istiyorum ama o kadar zor ki artık burda değil yanımda değil uzaklarda çok uzaklarda. "Seni ordan alıcam Alice bekle olur mu" diyerek bulunduğum yerden ayrıldım.

   ************************

Alice'ten

Finn, Noah ve Beth beni gizli bi alanları olduğunu söyleyerek çağırdılar. Gittiğimiz yer o kadar güzeldi ki hemen orda bulunan koltuğa geçip oturdum. Finn de yanıma oturup kolunu uzattı. Noah ve Beth karşımıza oturup bize bakmaya başladılar. Ben kolunu uzattığı yerden uzaklaşıp yaslandım. Beth "Ee hadi napalım sıkıldım ben." dedi. Finn bana dönüp "Artık anlatacak mısın?" diye sordu.
"Evet zamanı geldi anlatıyorum." diyerek başladım. Yaşananların  öncesinde neler olduğunu nasıl tek kaldığımı ve bu olaylardan sonra kimin bana sahip çıktığını neler yaşadığımı kimlerle tanıştığımı en küçük ayrıntısına kadar anlattım. Beth "Ya ben çok üzüldüm umarım bunları tekrar hatırlatıp seni üzmedik" diyince gözlerim doldu ve "Hayır böylesi daha iyi oldu daha fazla kişiye anlatıp rahatladım." diye karşılık verdim. Finn bana dönüp elimi tuttu ve "Artık biz varız Alice, yaşananları unut tamam mı biz seninleyiz ve herşeyin üstesinden beraber gelicez ben senin yanındayım." dedi.
Bu sözleri bana Carl'ı hatırlattı. O da bana aynı şeyleri söylemişti ve aslında başarmıştı da çünkü onunla konuştuğumda mutlu oluyordum ya da yan yana otururken içim kıpır kıpır oluyordu. Onu düşündüm ve Elleri ellerimde olan Finn e bakıp geri çekildim. Kim bilir Carl bunu görse nasıl bi tepki verirdi kızar mıydı. Bence kesinlikle çok kızardı diye düşündüm.
"Çok sağolun iyi ki varsınız." diyip gülümsedim.

   ****************************

Ortamda herkes sessizdi. Ve Noah'nın konuşmaya başlamasıyla sessizlik son buldu. "Sen bize sevgilim yok dememiş miydin?" diye sordu. Şaşırarak "Evet, neden?" diye karşılık verdim. "Şu anlattığın çocuk, onu anlatamaya başlayınca gözlerinin içi gülmeye başladı Alice. çocukla sevgili değil misin?" diye sorunca gözlerimi kocaman açtım. Gerçekten o kadar belli etmişmiydim. Onu anlatırken içim sızlamıştı. Özlemiştim.
"H-hayır değiliz ama, yani şöyle ki ben onu çok seviyorum Herşeyden çok, o beni seviyor mu bilmiyorum ama bildiğim tek şey onun için herşeyi yaparım." ağzımdan bu kelimeler dökülürken Finn'e baktım ve elini çok şiddetli bir şekilde sıktığını gördüm. Soracakken Beth "Çok romantik ya, ama şuan neden yan yana değilsiniz? "diye sordu ona dönüp "Çünkü başka çarem yoktu." dedim ve başımı eğdim.

Tam Rose nerede diye soracakken birden yukarıdan bağırtı sesleri gelmeye başladı dikkate almadık ama sonradan "Rose" diye bağıran birini duyduk ve hemen yukarıya çıktık. Seslerin geldiği yöne gidince kalabalığın birşeyi izlediğinü gördük.
Önümüzde duran insanları kenara çekip gittiğimiz de merdivenlerin kenarlığında Rose duruyordu. Beth "Rose sen-sen orda napıyorsun in aşağı." diyip yaklaştı. Rose "Yaklaşma sakın yaklaşma" diyince Beth durdu.

"Rose iyi misin in aşağı lütfen hadi şuan yaptığın şey çok tehlikeli hadi ver elini." diyince "Neden iniyim aşağı, bu boktan dünya da yaşamak istemiyorum tamam mı burdan atlayıp özgür olmak istiyorum, annemin yanına gitmek istiyorum. Rahat bırakın beni." Dedi.  

"Ölmek bir çözüm değil Rose, ölmek çözüm olsaydı şuan burda kimse olmazdı. Biz burda bu olayların bir son bulacağı ümidiyle yaşıyoruz, affet beni ama buna izin vermem. " diyip yaklaşmaya başladım. Elimi uzatıp " Hadi ver elini in aşağı, anneni çok seviyorsun değil mi onun için yaşamalısın. " dedim İşe yaradığını düşündüm ve Rose elini uzattı tam elini kavrayacakken " Hoşçakal. " diyip kendini arka üstü boşluğa bıraktı. Tutmak için koştum ama ne yazık ki çok geçti. Rose'un aşağı düşüşünü izledim. Gözlerimi kapatıp "Neden yaptın ki?" dedim. Arkamı döndüğümde Beth'in yerde ağladığını ve Noah'nın ona sarıldığını gördüm.
Beth'in yanına gidip "Üzülme Beth o annesinin yanında." diyip sarıldım oda karşılık verdi. Gözlerimi açtığımda Finn'in gittiğini gördüm. Hemen arkasından koştum "Hey iyi misin" dedim bana bakıp "Neden hep sevdiğim insanları kaybediyorum Alice, artık çok sıkıldım bu olaydan ölmek istiyorum." diyince. Kaşlarımı çatıp "Sen az önce beni dinlemedin herhalde ölmek bir çare değil Finn anlıyorum sevdiğin insanları kaybetmek çok zor bunu bende yaşadım ama sağlıklı düşünmen lazım merak etme o şuan annesinin yanında." dedim. Finn arkasını dönüp odasının kapısını açtı ve içeri girip kapıyı kapattı. "Bir şeye ihtiyacın olursa seslenmen yeterli yan odada kalıyorum zaten duyarım, biraz uyu." dedim tam kendi odama ilerlerken kapı açıldı ve omzundan beni döndürüp bana sarıldı. Şok olmuştum  bana şuan sımsıkı sarılmıştı. Bu durum beni rahatsız etmemişti bu yüzden ellerimi sırtına götürüp karşılık verdim. Beklemediğim bir anda "Seni seviyorum Alice beni bırakma." dediğini duydum. Gözlerimi kocaman açıp karşımda ki duvara bakmaya başladım. Finn beni seviyor muydu. Ama neden, biz ne ara böyle yakın olmuştuk diye düşünmeye başladım. Sarılırken birden geri çekildi ve "Ben özür dilerim bi anda sarılmamalıydım." diyip içeri geri girdi ve kapıyı kilitledi. Hâlâ şaşkın bir şekilde duruyordum. Kendimi toparlayıp odama geçtim ve yatağıma oturdum. Finn çok üzülmüştü bana bi anda sarılıp beni sevdiğini söylemişti. Tabii ki de beni sevdiğini söylemesi doğal bir şeydi ama bunu söylerken sarılması ve sesi çok farklıydı. Ben onu arkadaş olarak görmeye başladım bunu ona nasıl söylicem. Onu üzmeden ve olaylar daha fazla ilerlemeden önce söylemeliyim. Evet yarın bunu yapacağım. Yoksa herşey daha kötü olacak...

    **************************

Üstümde ki kirlenmiş kıyafetleri çıkartıp duşa girdim. Uzun zamandır duş almadığım için bu sefer uzun sürmüştü.
Kurulandım ve çıkıp yeni kıyafetlerimi giydim.

Yatağıma girip uzandım ve Carl'ı aklıma getirdim. Her gece onu düşünüp yatıyordum ve gözlerimi kapatıp tekrar  birlikte olduğumuzu hayal ettim...

Selam arkadaşlaarrr ablanız kral geldi xnöddmdö bölümü beğeneceğinizi düşünüyorum yani umarım beğenirsiniz. 💜

>>>Bu arada Rose'un intiharı ile ilgili yorumlarınızı bekliyorum ve Finn'in Alice'e sevdiğini söylemesi size neleri düşündürdü yorumlara yazmayı unutmayın ♥️♥️♥️♥️<<<

YB İÇİN OY VERMEYİ UNUTMAYIN ❣️