selamlar Carl severler için farklı bir hikaye ile karşınıza çıkıyorum ❤️
Bu hikaye Carl ve benim tasarladığım Alice'in hikayesi umarım okurken zevk alırsınız❤️
Dün yaşadıklarım hâlâ aklımdaydı. Çıkaramıyordum. Negan bana çok kötü bir teklifte bulunmuştu. Nefes almalarımı zorlaştıracak bir teklifti... Yatakta doğrulmuş oturuyordum. Gözlerim hep dalıyordu. Sadece bir noktaya bakıp duruyordum. 'Kahretsin napacağım ben, Carl'a Rick'e ve Josh'a ne diyecektim.' diye sesli bir şekilde konuşuyordum. Biraz daha durduktan sonra dayanamayıp yatağın ucunda duran kıyafetleri aldım ve giymeye başladım. Biraz zorlansamda gitmiştim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alice'in giydikleri...
Aslında rahatlardı. Ayna da kendime baktığımda kendimi çok cool hissettim. bu kıyafetler iyi gelmişti. Biraz daha kendime bakarken arkada aynaya yansıyan silahı gördüm. Hafif sırıtarak döndüm ve silaha doğru ilerledim. Ve elime aldım. Kontrol ettiğimde boştu. 'Siktir.' diyerek gözlerimi devirdim. Sonrasında dışarı çıkamadığım için canım sıkılmıştı ve silahı tuhaf tuhaf tutarak nişan alıyordum. Rick'ü taklit etmeye başladım. Onun şapkasını nasıl taktığı taklit ettim ve silahla nişan alırken nasıl baktığını gerçekten çok hoşuma gidiyordu Rick'in bu hareketleri. Sonra biraz Maggie'yi hatırladım. Onun gibi davranırken tam o anda içeri birisi girdi, utanç verici... 'Sana yemek getirdim, güzelce ye ve kapıya vur seni biryere götüreceğim.' diyerek yemeği bıraktı ve çıkıp gitti. Gerçekten çok acıkmıştım. Bu yüzden inat etmeyip yemeye başladım...
Şuan da Rick'ten
O adamlar telsizden bizimle irtibata geçmişti. Sadece dediğim yere gelin dediler. Anlamamıştım bu adamlar bizden elimizde olan şeyleri isterken neden bir anda sadece dediğim yere gelin demişti. Bir planları vardı ve bu büyük bir plandı bu yüzden bende diğerlerini toplayıp plan yapmalıydım. Oraya elimizi kolumuzu sallayarak gitmemeliyiz. Eminim ki bir şeyler olacaktı. Vakit kaybetmeden grubu yanıma çağırdım. Ve yapılması gerekenleri anlattım. Beni çok dikkatli dinlediler ve onayladılar. Adamların dediği yere doğru yola çıktık. Bunun öncesinde yapılması gereken herşeyi yaptık tüm hazırlıklar tamamdı.
Bekle kızım seni kurtaracağım...
Carl'dan
Babam yola çıkmadan önce plan yapmıştı. Adamlar bizden bir sürü şey isterken sadece bizim gelmemizi istediler. Anlam veremedik ama altından bişey çıkacağı kesindi. Bende silahımı bıçağımı be yedek kurşunlarımı yanıma aldım. Lazım olacak herşeyi araba yükledik. Babam bana "Senin gelmeni istemiyorum Carl, o adamlara güvenmiyorum sana bi z-" cümlesini bitirmeden "Gelmek istiyorum, onlar bize zarar veremezler." dedim ve arabaya bindim. Gerçekten Alice için herşeye razıydım. Onu kurtarmak için kendimi feda edebilirim. Evet bunu yapabilirim.. Herkes arabalara yerleştikten sonra Alexandria'dan ayrılıp söylenen yere doğru yola çıktık. Herkes hazırlıklıydı. Ben artık Alice'i düşünürken kafamı cama yaslayıp gözlerimi kapattım. Onu hayal ettim. Saçlarını... Gözlerini... Dudaklarını... Onu çok özlemiştim. Ona sarılmak istiyordum. Sarılıp bir daha bırakmamak istiyordum. Geliyoruz Alice seni o yerden alacağız..
Alice'ten
Yemeğim bitmişti, kapıya vurdum ve kadın içeri girdi. Beni kolumdan tutup ittirmeye başladı. Biraz yürüdükten sonra arkası dönük bir adam duruyordu. Yanımda ki kadın hey diye bağırınca döndü elinde siyah bi bez duruyordu. Bi adam gelip ellerimi bağladı. Elinde siyah bez duran adamda gelip o bez parçasını kafamı geçirdi. Artık hiç bir şey göremiyordum. Beni bi sandalyeye oturtup beklemeye başladılar. Bir süre sonra Ayak sesleri gelmeye başladı. Gelen kişi "Kararını verdin mi Alice?" diye sordu. Ben çok düşünmüştüm ama herşey Onları düşündüğüm içindi. Onları seviyordum onlarda zarar gelsin istemiyordum bu yüzden.. "Evet kararımı verdim." dedim. Bu kişi Negan olacak ki "Bakıcaz, umarım doğru kararı vermişsindir." dedi. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Dayanamayıp tırnaklarımı avuç içlerime geçirdim. Çok sert bastırıyordum. Acıyınca bıraktım. Kanamışmıydı göremiyordum. Neyse bu o kadar önemli değildi. Bekleme devam ediyorduk. O esnada Kapıya tıklama sesi geldi ve biri "Hadi acele edin geldiler." dedi. Acaba bu gelenler Rick'mi diye düşünürken kolumdan sertçe tutup götürmeye başladılar...
Rick'ten
Söylenilen yere geldiğimizde şoka uğradım. Burası, burası çok büyük ve güvenliydi. Kontağı kapatıp arabadan indim ve elimle inin işareti yapıp ilerledim. Geldiğimizi görmüş olacaklarki kapıyı açtılar. Kapıyı açtıklarında önümüzde bir grup silahlarıyla duruyorlardı. Biz ilerlemeye devam ettik. Bu adamların herşeyi vardı. Bizi şuanda isteseler kurşun yağmuruna tutabilirlerdi. Biraz daha ilerledikten sonra bi adam çıktı. "Sonunda geldiniz, sizi bekliyordum." Arkadan bi adam ve yanında kafasına siyah bez geçirilmiş birisi çıktı bu Alice olmalıydı. Sinirlenmemek için dişlerimi sıkıyordum. O adam gelip Alice'in kafasında ki bezi kaldırdı. Alice gözlerini açıp bize baktı ve gözleri doldu.
Şuan da Alice'ten
İnanmıyorum burdalar karşımdalar Çok özledim. size sarılmayı ama yapamam. Ben karar verdim ve bunu gerçekleştirmeliydim. Negan bana dönüp "Onlara söylemeyecek misin?" diye sordu. O sırada Rick "Merak etme seni almadan gitmeyeceğiz." dedi. O an yıkılmıştım. Beni bir umut burdan kurtarmak için gelmişlerdi. Ama ben...
Negan ellerimi çözdürüp onlara doğru itti. Dizlerimin bağı çözülmüş gibi duruyordum. Ama bunu onlara söylemeliydim. Önce düz durup derin bir nefes aldım ve kafamı kaldırdım. Carl'a baktım. Bana çok güzel bakıyordu. Ona bakarken gözümde bir damla yaş süzüldü ve artık vakti geldiği için karşıya bakıp "Ben sizinle gelmek istemiyorum. Ben artık burda kalacağım." dedim. Bunları söyledikten sonra arkamı döndüm. Ve yavaş adımlarla Neganın yanına gittim. Negan beni durdurup "Biliyordum." diyerek güldü. Ben ağlamak üzereydim. Durdum ve arkamı dönüp Carl'a baktım bana "Napıyorsun" der gibi bakıyordu. O güzel gözleriyle karşı karşıyaydım. Elini yumruk yapıp duvara yasladı ve elini sıkmaya başladı. Bana çok kötü bakıyordu. Onun bana böyle bakmasına dayanmıyordum. Şuan ona doğru koşup sarılmak kokusunu içime çekmek istiyordum ama yapamazdım. Kararımı vermiştim. Artık Rick ile değildim. Ben Negan'dım.. Carl'a son bir kez daha bakıp ağzımı oynatarak "Seni seviyorum." dedim. Bana hiç tepki vermedi. Elini duvara sertçe vurup arkaya doğru gitti. O an dizlerimin bağı çözüldü ve yere düşerken orda ki kadın gelip bana yardım etti ve içeri götürdü. Rick'e son bi kez bakamadım bile.. ama herşey onları düşündüğüm içindi. Onlara zarar gelirse bende ölürüm. Onların yaşaması benim için yeterliydi. Hızlıca yukarı doğru çıkıp pencereye doğru ilerledim. Rick öylece duruyordu. Negan "Artık gidebilirsiniz." diyerek dönüp yürümeye başladı. "Sizi öldüreceğim." dedi Rick. Negan cevap vermeden içeri girdi. Ben hâlâ bakıyordum. Kararımı değiştiremezdim olacakları biliyordum çünkü.
Rick'ten
Alice'in verdiği cevapla şoka uğradım. Biz onu almak için gelmiştik. Onu kurtarmak istiyorduk. Ama, o bizimle gelmek istemedi. Neden böyle bi karar verdi. Bu adamlar onu tehdit etmiş olabilir diye düşündüm. Aklımdan bir sürü şey geçiyordu ama hiç birini şuan yapamazdım. Çünkü adamlar bizi yok edebelicelek güce sahipti. Alice arkasını dönüp giderken bişey diyemedim, yapamadım. ama Kurtaracağım söz, sana söz veriyorum Alice seni burdan alacağım...
Selamm arkadaşlar bugün yb yazmaya karar verdim arkadaşımında isteği üzerine tabi dndkdjd. herneyse keyifli okumalaaar💙💙💙💙
