Peki ya hiç yanınızdayken de özledinizmi ? Ben özledim. Hemde çok ama inanın çok zordu.
Onu çok iyi tanımam bağzen zararlı çıkıyordum. Mesela bir örnek vericem sizlere. Metrodayız, bir adam tolgaya dik dik bakıyor. Tolga burnunu hafifçe kaşıdı. Aha gizem büyük bir sorun çıkıçak. Dedim ve tolga o hiç birsey demeden "Tolga boşver sakın birsey yapma" dedim ve "nerden cikardın bunu şimdi" dedi kızgın bir sesle. Anlamıştım. Burnunu o şekilde kaşıyorsa 5 dakika Sorna etrafta kimse kalmıyordu. Sürekli yapma bisi etme bişi diyorum diye bana kızdı . Ama gene yaptı yapacağını. Işte bağzen onu tanımam fazla endişelenip hızlı ve cok konuşmama vesile oluyordu, buda tolgayı sinirlendiriyordu.
Artık değişmiştik eski masumiyet, utanma ve çekinme kalmamıştı. Bilmiyorum ama ben sanki eski bizi özlüyordum. Size o anki duygularımı anlatmakta zorluk yaşıyorum suan umarım anlıyorsunuz dur beni. Sevgim, aşkım asla değişmemişti ama o zamanki utanmaktan konuşamadığımız zamanlar farklıydı be. Bence uzun süreli ilişkiler illaki flört dönemini özlüyordur. Yanı bir varsayım, olmayada bilir. Zamanında o kadar çok dokunmak istediğim kişiye şimdilerde ise sım sıkı tutuyorum ellerini. Artık kitabımız adının nerden geldiğini acıklama zamanı geldi. Ben sürekli tolgaya "Elini Ver" diyordum. Fazla utangaçtı ve elimi tutmaktan bile utanıyordu.Ha yalan yok yeri gelince vurduğum bile olmuştur ama sorna butun gun öpüyor ve özür diliyordum. Anlıcanız artık karı koca gibiyiz tabiri caizse. Artık o dövmeli tamamen benimdi. "O çoçuk sana bakmaz" diyenler şimdi 1. senemizi tebrik ediyorlar. Hayat çok şaşırtıcı, büyük konuşmamak gerek...