Bagzi seyler gözünün önündedir ama fark edemezsin. Dikkatini çekmez o an. Ama ya sonra ? Hersey değişir. Zaman durur, kalbin atmaz, göz kirpamasin.
Uykudan uyanmış, evde gene sorun çıkmıştı. Güne mutsuz uyanmaktan hiç hoşlanmazdım. Öyle böyle derken okula gec kalmamak içinde çabalıyordum tabikide. Koştur koştura otobüse binmiştim. Okula geldim ve çok yorgun ve mutsuz olduğum için direk kafami sıraya koymuştum. ''O ne ya öyle? Kim sarsıyor beni ? " diyip kafami bir kaldırdım ki enes
-Uyan uyan bisi diycem sana.
-Ya rahat birak beni uyucam.
-Yanliz senin dövmeli çocukla okula geldik. Demesiyle bir yandan sok olmuş bir yandan da inanmiyordum. ''Nasil oldu nasil beraber geldiniz benim hakim da bisi dedi mi "diye endişeli sorular sordum. Oysaki metroda denk gelmişler. ''Demek dövmeli metroyla geliyor!" Diye düşünmüştüm. Acaba bende metroyla gitsem denk gelirmiydik? Denk gelsek nolucakki gidip yanına bisi diyemezdim. Sinifimdaki herkez ''O çocuk sana bakmaz" tarzında cümleler kuruyolardi. Bir arkadaşım dövmeliyi bizim guruba alicam demişti, ben ise o çocuk sizin gibi insanlarla takilmaz demenle ya peki sana bakarım dediklerinde susup oturmustum. Öğle molasindan sorna Sıla okula gelmişti. Dovmeliyi göstermek için heyecanlıydım. Tenefus zili çaldıktan sorna hemen onların sınıfın oraya gittik. Ikide bir sınıfın önünden geçiyor duruyor oyalaniyorduk. Umarım gelip ters bisi soylemez diye icimden geçiriyordum. Zaman nasil gecmisse çıkış zili calmis ben ona bakmaya hayla doymamıştım...
