Kaderin ne zaman ne yapacağı belli olmaz.
Aslında kim olduğunuzu ne zaman öğreneceğiniz belli ollmaz.
Hayatinızı kiminle paylaşaçağınız belli olmaz
Belli olan tek hiçbir şeyin belli olmadığıdırr.
Y/N'nin giydigi kiyaafet medyada. Yazim yanlislari için özürdilerim. Keyifli okumalar.
2 gün sonra~
Kırmızı bir sporcu atleti ve altıma uzun siyah esofman altinı giydim. Saçlarımı tepeden topladım. Sanırım kardeşinin zevki benimkinden daha iyiydi. Koşarak aşağıya indim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Y/N: Ben hazırım Jin çıkabiliriz.
Jin:Tamam.
Ahırın biraz ilerisinde geniş bir çayıra geldik.
Jin: öncelikle derin nefesler al ve kendini odakla. Daha sonra seni mutlu edebilecek herhangi bir şey düşün.
Gözlerimi kapattım. Sanırım annemi düşünmek beni mutlu ederdi. Uzun saçlarını düşündüm. Cocukken beni götürdügü lunapark... beraber dondurma yediğimiz... bana pamuk şeker alması..güven veren bir gülümseme... annemin yaptıgı kimpamlar... annemin kolunu iki adam tutuyordu.. şırınga... annemin yerde yatarken... boğazındaki damarların morarışı... adamın bana yaklaşması... burdan cıkamıyordum.
Jin'in ağzından~
Y/N mutlu gözükmekten çok üzgün duruyordu. Acı çekiyo gibiydi. Onu durdurmak icin yanına yaklaştım fakat birden yerdeki taşlar havalanmaya başladı. Y/N 'ye baktım. Yerden 20 cm yükselmişti.
Jin:Y/N başardın! 2 gündür uğraştığımız şey sonunda oldu!
Y/N gözünü açınca birden yere düştü. Şok olduğu her halinden belliydi. Yanına gidip eğildim.
Jin: Demekki mutlu olduğunda telekinesi özelliğin ortaya çıkıyor.
Y/N:Hayır.. mutlu olduğumda değil üzgün olduğumda..
Yüzüne baka kaldım. Bunu demesini ummuyordum. Elimi omzuna koydum.
Jin:Merak etme Y/N. Duygularını ve güclerini yavaş yavaş kontrol ediceksin. Ayrıca sadece duygularının değil, doğan gereği genetik olarak sana verilen bir güc daha vardır. Herkeste ortaya cıkmaz bu sadece genlerinle alakalıdır.
Y/N: peki senin güçlerin nasıl? Hangi duyguya göre hangi gücün ortaya çıkıyo?
Jin: Ben öfkelendiğimde mavi kıvılcımlar cıkatabiliyorum. Merhamet ettiğimde yaraları iğleştirebiliyorum. Merak edersem geçmişini görebiliyorum. Ve..eger üzgün olursam ışınlanabilirim. Ama gel görki bunlar sadece ikisinde ustalaşabildim. Digerlerini pek kullanamıyorum.
Y/N: Öyleyse bende şu an sadece öfkelendiğimde güçlü, üzüldügümde telekinezi gücüm ortaya cıkıyor.
Jin:evet. Tekrar denemek ister misin?
Y/N:Evet.
Y/N'nin ağzından~
Tekrar tekrar denedim. Gittikçe alışmaya başlıyordum. Vücudum yorgun düsmeye başlamıştı ama yinede devam ettim. 8 saatin ardından, artık ayaklarımin bile üstünde duramıyordum.
Y/N: Jin bu kadari yeterli değil mi? Artık eve dönelim. Hiç gücüm kakmadı.
Jin: Peki tamam. Ama yarın tekrar alıştırma yapmalıyız.
Y/N: Olur.
Eve gittiğimizde kendimi koltukların üzerine attım.
Jin: Gidip aksam yemegi icin bir seyler hazirlim.
Y/N: Tamam. Kizarmiş tavuk yapıcaksın öyle değil mi?
Jin: Sanirim evet. Öyle görünüyo.
Ikimizde kahka atmaya başladık. Mutfaga gecip gerekli malzemeleri cikarmaya başladı. Onu izliyordum. Gercekten cok.. cok karizmatik duruyodu.
{Jin: az once tuz attım mi ben?}
Y/N:evet attın.
Jin: ne?
Y/N: az önce yemeğe tuz attin. Tekrar atmana gerek yok.
{Jin: buda neydi şimdi?}
Y/N: Sen az once ağzını kıpırdattın öyle değil mi?
{Jin: Hayır}
Şok olmuştum. Ben onun zihnini okuyabiliyor muydum? Ikimizde öylece kalakaldık.
{Y/N: Bu çok ürkütücüydü}
{Jin:Hayır bence harika.}
{Y/N: Ne? Simdide sen mi benim zihnimi okuyabiliyorsun.}
{Jin: Hayır Y/N.Telepati kurabiliyoruz.}
Y/N:A-a~ bu çok havalı!!
Yerimden kalkıp Jine doğru koştum. Kollarını açıp beni kavradı. Ikimizde çok sevinçliydik. Bir an durup su anki halimize baktım. Mutfak önlüğü giymiş geniş omuzlu karizmatik biriyle sarılıp sevinç çığlıkları atıyordum.
{Jin: karizmatik olduğum doğru ve mutfak önlüğümunde gayet yakiştığını düşünüyorum.}
{Y/N: Hey! Zihnimden çık!}
{Jin: Devam ettiren sensin ben değilim.}
Ellerimi ondan çekip uzaklaştım. Zihni serin bir meltem ruzgarı gibiydi. Kendimi yavaşça uzaklaştırdım.
Y/N: Oldu mu?
Jin:Evet. Sanırım oldu. Şu an seni hissedemiyorum.
Su an cok mutluydum. Tuhaf ama havalıydı benim için.
