Karanlığa Giden Yol

Adım adım

            

"Merhaba Harry. Yine karşılaştık." Dedi Ravenna sakince.

"Sanada merhaba Ravenna. Gitmene izin vereceğimi mi sanıyorsun?" dedi Harry alaylı bir tavırla.

"Bilemiyorum, senin tercihin tabi. Değer verdiğin insanları kaybetmek istiyorsan gitmeme izin vermezsin." Dedi Ravenna.

"Hiçbir şey yapamazsın Ravenna. Bitti bu saçmalık. Diğer seherbazlar gelmek üzeredir." Dedi Harry, kendinden emin bir şekilde.

"Tabi şu an bir şey yapamam fakat belki-Kafasını yana eğdi- önceden ufak birkaç önlem almış olabilirim." Dedi sırıtarak.

"Dalga geçmeyi bırak Ravenna."

"Ben dalga geçmiyorum Harry, İstersen çocuklarına bir soralım. Ah, şimdi hatırladım, beni yakaladığın için çocukların bir daha gün yüzü göremeyeceklerdi dimi?" dedi Ravenna alayla.

"Eğer onların kılına bile zarar verirsen seni-"

Ravenna Harry'nin sözünü kesti.

"Bilemiyorum Harry, her şey sana bağlı. Beni bırak, yerlerini öğren." Dedi Ravenna.

"Yalan söylemediğinden nasıl emin olabilirim?" dedi Harry kuşku dolu bir sesle.

"Bunu bilemezsin tabi, ama düşün Harry, ya doğruyu söylüyorsam? Bu riski alabilir misin? Aile her şeydir, senin yerinde olsam -ki benzer bir durumda olduğum söylenebilir- onları kurtarırdım, fakat dediğim gibi senin bileceğin iş."

Harry düşündü. bu riski alabilir miydi? Eğer doğruyu söylüyorsa çocuklarını kurtarmak zorundaydı.

"Peki Ravenna, sen kazandın." Dedi Harry bitkin bir sesle.

"Doğru kararı vermene sevindim." Dedi Ravenna

"Çocuklarım nerede Ravenna?" dedi Harry sabırsız ve sinirli bir ses tonuyla.

"Sakin ol Harry." Dedi ve devam etti;

"Sırlar Odası'nın nerede olduğunu ve nasıl açıldığını unutmadıysan onları kurtarabilirsin. Lakin hızlı olman gerek, zamanları daralıyor, hala nefes alabiliyorlarken yetişmeni tavsiye ederim. İyi eğlenceler, sana katılamayacağım maalesef, acelem var biraz. Malum aile işleri önemli." Dedi Ravenna ve sınırdan geçip Bella ile birlikte cisimlendi.

            

***

Ravenna ve Bella, Malfoy Malikanesi'nin önüne cisimlenmişlerdi. Ravenna'nın istediği gibi, malikaneyi koruyan kalkanların güçleri arttırılmıştı. Koridorları hızlıca adımlayıp büyük salona doğru gidiyorlardı. Eğer bu gece her şey planlandığı gibi giderse Lord Voldemort geri dönecekti.

Büyük salon koridorun sonundaydı. Ravenna önde, Bella'da hemen arkasında hızlı adımlarla kapıya ulaştılar, kapı açıldı ve içeriye giriş yaptılar.

Her şey Ravenna'nın buyurduğu gibiydi. Salonun tam orta yerinde kocaman, dikdörtgen bir havuz vardı. Bu büyük havuz yerden 15cm yukarıdan başlıyordu ve içerisindeki unicorn kanı parıldıyordu.

Havuzun çevresini, yere serpilen küller çevirmişti. Sadece havuza girilebilmesi için bir açıklık bırakılmıştı.

Havuzun sağ ve sol taraflarına 3er tane çizgi olarak serpiştirilmiş kül şeritler bulunuyordu. Bu şeritlerin her biri bir ölüm yiyene bağlıydı.

Ravenna memnun görünüyordu, her şey olması gerektiği gibiydi.

"Efendim." Dedi arkasından bir ses. Ravenna arkasını döndü. Ona seslenen kişi Draco'ydu. Draco sözlerine devam etti;

"Gece, unicorn kanını almaya gittiğimizde, çatışma esnasında Harry Potter maskemi düşürdü ve yüzümü gördü." Dedi yalnızca ikisinin duyabileceği bir fısıltıyla.

"Peki." Dedi Ravenna. Ne kadar sinirlenmiş olsada bunu belli etmedi. Şu an ilgilenmesi gereken daha önemli bir konu vardı.

"Dışarıda ve koridorda olanlara haber et, herhangi bir saldırıya karşı hazırlıklı olsunlar."

"Peki efendim." Dedi Draco ve Astoria'nın yanına doğru ilerledi ve kulağına bir şeyler fısıldadı. Ardından Astoria salon kapısını aralayıp kapının ardında duran iki ölüm yiyene haber verdi. Draco'da salonun sağ tarafında bulunan ve büyünün güvenliğinden sorumlu olan 3  ölüm yiyen ile konuştu ve ardından Ravenna'nın arkasındaki yerine geri döndü.

Her şey hazırdı, artık zamanı gelmişti. Ravenna Bella'ya doğru döndü ve başını onay verircesine salladı.

Büyük salonun sağ duvarında bulunan 3 büyük pencerenin perdeleri aynı anda kapandı. Duvarlarda bulunan meşaleler aynı anda alev aldı. Salonda bulunan ve Ravenna'nın ve büyünün güvenliğinden sorumlu olan 5 ölüm yiyen ve Astoria arkasını döndü.

            

Bellatrix, Ravenna'dan dişlerin bulunduğu çantayı aldı ve Draco'yla beraber hemen sol taraflarındaki masaya doğru ilerledi. Çantadaki 7 dişi çıkarıp masaya yerleştirdiler.

Ravenna, cebinden ucu kıvrımlı olan bir hançer çıkardı. Hançerin kabzası ve kılıfı altındandı. Kabzada elmaslarla birlikte, 2 yuvarlak ve 1 dörtgen şeklinde olmak üzere 3 tane büyük zümrüt bulunuyordu. Hançerin kılıfında ise aynı şekilde bir çok elmas ve ucunda damla şeklinde bir zümrüt vardı. Kılıfın ortasında ise fleur de lis etrafına sarılmış bir yılan vardı.

Bu hançeri Karanlık Lord, Ravenna'ya hediye olarak yapmıştı.

Hançer bir süre için istenilen büyüyü emme özelliğine sahipti.

Ravenna yavaşça kılıfı çıkardı ve masaya koyması için Bella'ya verdi. Bu sırada Draco sonuncu dişteki zehri toprak kaba akıtmayı başarmıştı.

Ravenna masaya doğru ilerledi ve hançeri kabzasından tutarak toprak kabın içerisindeki zehre soktu. Gözlerini kapatıp birkaç sözcük mırıldandı ve ardından hançeri yavaşça kabın içinden çıkardı. Kapta tek damla bile zehir kalmamıştı, hançer, hepsini içine çekmişti.

Ravenna, onun için bırakılan açıklığa doğru yürüdü. Küçük bir baş hareketiyle Bella'yı çağırdı. Zehirli hançeri ona verdi ve kaftanının düğmelerini seri bir şekilde açmaya başladı. Ardından kaftanını omuzlarından indirip yere düşmesine izin verdi.

Ravenna kollarını öne doğru uzattı. Bellatrix elindeki hançeri Ravenna'nın bileğinden başlayarak kolunun ortasına kadar çekti, aynı şeyi sol koluna da yaptı. Ardından Ravenna'nın saçlarını sırtından çekti ve boynundan başlayıp tüm omurgası boyunca hançerle kesti.

Ravenna kesiklerin acısından çok zehrin vücuduna yayılırken verdiği yanmayı hissediyordu. Sanki tüm vücudu alev almış gibiydi.

Kollarını indirip havuza doğru yavaşça ilerlemeye başladığında, havuzun sağ ve sol yanında bulunan 3 kül şeride bağlı olan ölüm yiyenler asalarını bu şeritlere doğrultup gerekli sözcükleri söylemeye başladılar. Ravenna havuza doğru ilerlerken zehrin artık tüm vücudunu kaplayıp onu öldürmek üzere olduğunu anladı. Yavaşça havuzun içine girdi ve ardından gözden kayboldu.

Evett, çok uzun bir aradan sonra yeniden beraberiz. Umarım bölümü beğenmişsinizdir.

Fantastik Canavarlar ve Grindelwald'ın suçları filmini nasıl buldunuz? Ben pek beğenmedim açıkçası. Film hakkında sohbet etmek isterseniz yorumlara yazabilir veya özelden mesaj atabilirsiniz, ben konuşmayı çok isterim :)