-" Dur şaka yaptım . Hem sen neden bu kadar sinirlendin ki ? "
-"Çünkü ben seni korumaya çalışıyorum . Sen çok safsın . İyi ile kötüyü ayırt edemiyecek kadar . "
-" Kalbimi kırıyorsun ama ben saf değilim . Beni iyi tanıyamamışsın çünkü körsün gerçekleri göremiyecek kadar . " deyip ordan uzaklaştım .
Zaten işim bitmişti . Daha fazla Emir ' i görmek istemiyordum . O bana saf demişti . Anlamıyorum bunu neye dayanarak söylüyordu . Belkide söylediği kötü bir şey değil di ama ben bunu hakaret olarak algılamıştım . Kalbim kırılmıştı . Ben gerçekten hastalığımdan dolayı hassas bir yapıya sahiptim .
Eve vardığımda duygularım karmakarışıktı . Kalbim kırılmıştı yorulmuştum . Üzerimi değiştirip uyudum .
Alarmın çalmasıyla uyandım . Okul için hazırlanıp okula gittim . Okula vardığımda sınıfa girdim . Ardımdan sınıfa Emir girdi ve arkamdaki sıraya oturdu . Ada bugün okula gelmemişti . Ablaşılan bugün okulda yalnızdım .
Sınıfa Edebiyat hocamız girdi . Ve hemen derse başladı . " Çocuklar bu derste kompozisyon çalışması yapacağız . Konuları kendiniz belirleyin . Dersin son on dakikasında listeden kaldırıcağım kişiler kompozisyonunu okuyacak . Yazmaya başlayın . "
Hoca bunları söyledikten sonra aklıma daha önce internette okuduğum kısa bir diyalog geldi bunu konu olarak kullanabilirdim . Konu : Kırılan kalp yine sever mi ?
Diyalog böyleydi :
-" kırılan kalp yine sever mi ? "
-" sever "
-" niye Sen hiç kırık bardaktan su içtin mi ? "
Bu diyalogta bize kırılan kalbin tamiri olmayacağını gösterir . Diye kompozisyonu yazmaya başladım . Bu konu hakkında içimden gelen herşeyi yazdım . Kalbim kırılmıştı benim belkide bu yüzden bu kadar çok yazabilmiştim . Tam 30 dakika boyunca yazdım .
Hocada " Artık süreniz doldu . Rüya senden başlayalım . Oku bakalım . "
Hoca böyle söyleyince okumaya başladım . Ben okumayı bitirince hoca " aferin güzel bir konuya değinmişsin " dedi . Arkadan gelen bir ses hocanın sözünü kesti . " Hocam ben arkadaşımıza katılmıyorum . " ses arkamdan geliyordu . Bu Emir ' in sesiydi . Arkama döndüğümde " Bence kırılan kalp yine sevebilir . " dedi gözlerime bakarak . Ben de " sen niye hiç kırık bardaktan su içtin mi ? " diye sordum . Soruma soruyla karşılık verdi. " peki sen bardak kırıldı diye su içmekten vazgeçtin mi ? " . Hoca konuşmamızı bölerek " Çocular herkesin fikri aynı olmak zorunda değil görünüşe göre siz farklı fikirlere sahipsiniz . Birbirinizin fikirlerine saygı duymak zorundasınız . Şimdi ikinizde oturun . "
Bir hocadan azar işitmediğim kalmıştı . O da oldu . Ders bitmesine 1-2 dakika kala nöbetçi öğrenci beni müdür çağırdığını söyledi . Dersten çıkıp müdürün yanına gittim .
Müdür odasının kapısını çaldım . Gir komutu geldiğindede içeriye girdim . İçeride babamı görüncede şaşırmadım değil . Babam bugün için izin kağıdı almıştı . Birlikte okulda çıktık .
" Baba noldu neden izin kağıdı aldın ? " diye sordum . " kızım bak ben gidiyorum . " dedi . Anlamamış gibi sordum . " Gidiyor musun nereye ? "
-" kızım bak bana çok güzel bir iş teklifi geldi bu teklifi değerlendirmek için yurt dışına gitmem lazım . Ama oraya seni götüremem . " babam bunları söylerken göz yaşlarımı tutamadım . " Sen de beni bırakıp gideceksin değil mi ? Annem gibi beni bırakıp gideceksin ardında bıraktıklarına bakmadan . Annem ölmedi baba annem ölmedi bizi terkedip gitti . Ben bunları niye sana söylüyorum ki sen biliyordun ama benden saklıyordun . Artık çocuk değilim baba ben 16 yaşındayım . Annemin yaşadığından benim niye hiç haberim olmadı ? " artık göz yaşlarım daha fazla akıyordu . Resmen yıkılmıştım . Artık yalnızdım . Kendi ayaklarımın üzerinde durmayı öğrenecektim . Benim bu sözlerim babama o kadar ağır gelmişti ki yanıt vermedi . " Baba ne zaman gideceksin bari ona cevap ver beni ne zaman yalnızlığa terkedeceksin ? " diye sordum . " kızım ben bugün gidiyorum . 1 saat sonra uçağım var . Ama sen evde yalnız kalamazsın diye seni yurda yazdırdım . " dedi . " Baba hani beni asla bırakmayacaktın hani beni seviyordun sözlerini nasıl unuttun baba . Senin sözlerini unuttuğun kadar hızlı unutur muyum ben seni ? "
Bunları babama söyledikten sonra hızla koşmaya başladım . Caddeye fırladığımda az daha araba çarpıyordu ki araba ani bir frenle dibimde durdu . Ve bana önüme bskmadığım için bağırmaya başladı . Bu da bardağı taşıran son damla olmuştu . " yeter ya üstüme gelmeyin artık bıktım . Senin bu arabanmı değerli yoksa bir insanın canımı . Duyarsız olmayın artık . " deyip arabaya tekme atmıştım . Çok sinirliydim . Yaşadıklarım artık fazlaydı . Arabanın arka kapısından çıkan daha önce hiç görmediğim biri bana "sen ne yaptığını sanıyorsun sana kimle uğraştığını göstereceğim ."deyip beni zorla arabanın içerisine soktu .
Bölüm sonu . Multimediaya fotoğraflar kattım . 1. sini NER_SVC adlı kullanıcının yaptığı bir kapak var 2. side facebook ' ta wattpad kitap kapakları sayfasının yaptığı bir kapak var ikisinede teşekkür ediyorum . Beğendiğiniz kapağın numarasını yoruma yazın . Hangisi daha çok beğenilirse o kitap kapağı olacaktır . Bol vote bol yorum :)
