"Ateşle oynuyorsun Jongin. Çok fena yanacaksın"
"Zaten yanıyorum görmüyor musun?"
"Sen yandığını sanıyorsun." Luhan yarım saatlik görüşme boyunca ilk defa konuşmuştu. "Sehun gerçeği öğrendiğinde alnında 35 kalibrelik bir delik için yalvaracaksın KİM...
Halk ozanı Dadaloğlu'nun da dediği gibi "...ölen ölür kalan sağlar bizimdir."Ölen sekai stanler ölür kalan sağlar bizimdir...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kris ve Chanyeol geldiğinden beri bi miktar gergindik. Kimse bir şey söylemiyordu ama herkes saldırıları düşünüyordu.
"Elimizde ne var?" Sonunda Chanyeol konuştuğunda ona minnettar bir bakış attım. Lay'in gözleri Kris'le buluştu ve Kris kafasını sallar sallamaz orta sehpanın üzerine bir zarf bıraktı.
"Tam olarak başında kim olduğunu bilmiyorum. Birkaç adamı takip ettim ama onlar da öyle lider olacak tipler değiller." Lay sözünü bitirir bitirmez Chen zarfa uzanıp resimler çıkardı.
"Bu Andrey. Adam tam bir üçkağıtçı. Her türlü işe girmiş. Uyuşturucu, dolandırıcılık, kapkaçcılık, kundakçılık ne ararsan." "Bu adamı biliyorum. Takım oyuncusu değildir, tek başına çalışır." "Karargahta çıkan yangında bu adamdan şüpheleniyoruz. Yalnız değildi ama Chen'nin yaptığı taramada onun dnasını bulduk." Luhan Andrey'in resmini sehun ve bana doğru uzattı.
"Bu da onun sevgilisi Valeria." Chen başka bir resmi masaya çıkardı. "Beni vuran kız buydu değil mi?" Kris'in sözleri Chanyeol'da şok etkisi yarattı. "Bu kaltak mı vurdu seni? Bir kız tarafından haklandın yani?" Kris durumumuza kıyasla neşeli kaçabilecek bir kahkaha bıraktı. "Sen bir de onu görsen." "Umarım ölmüştür." "Ölmüş olmayı dilerdi." Chanyeol'a göz kırpttı ve Chen'e devam etmesi için baş salladı.
Chen başka bir adamın resmini çıkarıp masaya bıraktı. "Bunlar Alexander ve çetesi şu sağındaki de Boris." "Geçen hafta barda kavga çıkaran adam bu, Boris. Bunun hakkında söyleyebileceğim tek şey parayla çalıştığı. Son zamanlarda Alex'le birlilte çalışsa da daha fazla ödeyen birine öter." Xiumin açıklarken onu dikkatle izleyen Sehun'a baktım. Kaşları çatışmıştı. Bu halini biliyordum. Bir şeyler düşünüyor olmalıydı. Ne kadar Xiumin'i dinliyor gibi gözükse de aslında dinlemiyordu. "O zaman onu konuşturmakla başlayabiliriz." Chanyeol resime dikkatle bakarken söyledi.
Kris Chanyeol'un burnunu iki parmağı arasına alıp sıkıştırdıktan sonra dudaklarına küçük bir öpücük bıraktı. "Biz onu çoktan bülbül gibi öttürdük değil mi?"'
Lay Kris ve Chanyeol'a iğrenerek bakarken kafasını yavaşça evet anlamında salladı. "Evet Luhan onun yanından geliyordu." "Aslında çok ucuza konuştu. Hiçbir şey istemedi." "Şuan nerde?" "Araba çocuklar onunla birlikte. Emrin kimden geldiğini bilmiyor ama Alexander'ın böyle bir işe başvuracak kadar zeki olmadığını söyledi. Haftasonu terkedilmiş limanda A1573 numaralı depoda buluşmak üzere anlaşmışlar Alexander'la. Büyük ihtimalle diğerleri de orada olacak." "Depoya gittik mi?" "Çok riskli olabileceğini düşündük. Tuzak da olabilirdi. O yüzden Lay keşif gezisine çıkmadı. Çevre kameraları hacklemeye çalıştım ama terk edilmiş bir liman olduğu için kameralar düzgün çalışmıyor. Yeterli görüntüye sahip değiliz."
